Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Adil İnsan
Başkaları için yaşayan, başka yaşayışların gayeleriyle hareket eden insan, adil insan değildir. Adil olabilmek için, hür yaşayabilecek kadar kuvvete kavuşmak, benliğinde bu kuvveti yaratmak lazımdır. Mazlum yaşamaya razı olan, adaletsiz insandır. Adil insan, istismar etmeyen ve istismar edilmeyen insandır; zorbalığa karşı gelen insandır, hakikatı kuvvet yapan insandır. Ancak bu insan, hareket ahlakının samimi sahibidir.
Whuuuuuuuu
İnsanın hürriyetini yalnızca diğer insanlar elinden alabilir. Hür olabilmek için insan kardeşlerinden serbest olmalı. Özgürlük budur. Başka hiçbir şey değil.
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
Dağlara, yere ve göğe teklif edilip de yüklenilmek istenmeyen emaneti insan yüklenmiştir. Üstelik bunu da dağın, yerin ve gögün şahitliği altında yapmak durumundadır. Bu anlamda aslında dünya da insan için bir ceza değil, haddini bilmenin ve affı talep etmenin bir neticesi olarak sunulan imkândır. İnsanın ahdi yeryüzünde tınısını ikame eden bir halife olarak her işinde hür iradesiyle Rabbinin mükemmelliğini izhar etmektir. İmar ederken, inşa ederken, irtibat kurarken, temas ederken, sanatını icra ederken, musiki meşk ederken, çalışırken, okurken, yazarken, uyurken, kısacası her yaptığı işte Rabbinin eksiksiz mükemmelliğinin derinliklerini keşfedebilmek ve bu keşfi yaparken de halifeliğin ona bahşetmiş olduğu engin veludiyetin imkânlarına vasıl olabilmek.
''Başkaları için yaşayan, başka yaşayışların gayeleriyle hareket eden insan, âdil insan değildir. Âdil olabilmek için, hür yaşayabilecek kadar kuvvete kavuşmak, benliğinde bu kuvveti yaratmak lâzımdır. Mazlûm yaşamaya razı olan, âdaletsiz insandır. Âdil insan, istismar etmeyen ve istismar edilmeyen insandır; zorbalığa karşı gelen insandır, hakikati kuvvet yapan insandır. Ancak bu insan, hareket ahlâkının samimî sahibidir.''
_Devlet, milletin kendisidir. Milleti, idare edenler devlet değildir. Çünkü irade milletindir. Millet, asildir. Millet işlerini yönetenler, onun temsilcileri olabilir. Bu sistemin uygulanmasında göz onunde bulundurulacak en onemli nokta, milletin siyasi, sosyal, eğitim ve gelişme derecesidir. _Devlet, her parcası diğerinin gorevini hazırlayan veya
_Hayat öylesine sürprizlerle doludur ki, sırtındaki küfeyi alır kiminden, elmasları yükler taş yerine. _Onların zırvalara inanmalarının sebebi, cahillikleri. _Sefil egolarının değer ölçüleriyle ölçüp, gerçeğe, güzele ve iyiye ağızlarından salyalar saçarak nutuk çekiyorlar. _Köle tiplerden oluşmuş hiçbir devlet yasayamaz. Köleden doğan yine köle
Reklam
Neden mutlu değiliz?
Bir insanın huzuru ve mutluluğu, kendi içinde bir düzen kurmasına bağlıdır. Pek çok kimse, iç dünyalarında bir nizam, bir düzen kuramadıkları için sıkıntılı, bunalımlı, stresli oluyorlar. Yunus ne güzel söylemiş: “Bunca varlık var iken gitmez gönül darlığı.” diye. Huzur, içte sağlanan bir dengenin mey­vesidir. Dünya bir mukayese âlemidir, imkân
Ahlak ve özgürlük
Genel olarak ahlâkçılar, insanın ahlâklılığı nisbetinde hür olduğuna inanırlar. Bize göre, bu ancak bir anlama göre doğrudur: Ahlâklı adam, ancak bu karakteri devam ettiği sürece ve bu karakterinin şiddet ve kudreti ile orantılı olarak çevresinde bulunanların tepkilerinden korunmuş olur. Esas itibarile ahlâklılık, tabii ve kişisel
Sayfa 70-71
"Başkalarına karşı hür olabilmek için evvelâ insan kendi nefsine karşı hür olmalıdır. Kendi nefsinin esiri olan birisi hür olamaz."
İŞTE SİZE BİZİM MİLETLİ ANAKSİMANDROS!
Anaksimandros hakikaten hâlâ yaşamaktadır. İnsanlığın ufuklarını açıp büyük keşif gezilerini yapanlar, bir Kolomb, bir Vasco de Gama, bir Macellan; Ay'a insanı gönderen büyük bilimciler; pratik faydaları arasında olan kömürü, petrolü, nükleer yakıtları insan emrine verenler , çiçek, verem, kuduz, felç gibi insanlığı kemirmiş hastalıkların
Reklam
Hürriyet insanı asil yapar
... Tanrı kötülük yapan insanlara müdahale etmiyor diye şikâyet etmek, O'nun insan tabiatına bahşetmiş olduğu harikulâdeliğe, ahlâkiyat kabiliyetine ve fazilete şikâyet etmek olur. İnsan için en büyük onur, kendi kendinden memnun olmaktır ve biz kendimizden memnun olmaya layık olmak içindir ki, hür yaratılmış ve ihtiraslarımızın önüne vicdanımızla set çekebilecek yetenekle silahlanmışız. Tanrı bize daha nasıl bir cömertlik yapabilirdi? Kötülük yapma gücüne sahip olmasaydık, iyilik yaptığımız zaman ödüllendirilmeye hak kazanabilir miydik? İnsanı kötü yapmaktan men etmek için hayvan mı yapmak gerekti? Hâşâ Tanrım hâşâ! Hür, iyi ve mesut olabilmek için beni insan suretinde yaratmış olmandan asla şikayetçi değilim.
Biz ne için ve kim için çalıştığını bilen insan istiyoruz. Gözlerini kapayıp vazifesini yapan cemiyet gönüllüsü, köle ahlâkı yaşatan bu namuslu adam bizim için hem şuursuz, hem de tehlikeli bir oyuncu, bir zorbaya esir ve bir esire zorba olabilir. ... Başkaları için yaşayan, başka yaşayışların gayeleriyle hareket eden insan, adil insan değildir. Adil olabilmek için, hür yaşayabilecek kadar kuvvete kavuşmak, benliğinde bu kuvveti yaratmak lazımdır. Mazlum yaşamaya razı olan, adaletsiz insandır. Adil insan, istismar etmeyen ve istismar edilmeyen insandır; zorbalığa karşı gelen insandır, hakikati kuvvet yapan insandır. Ancak bu insan hareket ahlakını samimi sahibidir.
“Başkaları için yaşayan, başka yaşayışların gayeleriyle hareket eden insan, âdil insan değildir. Âdil olabilmek için, hür yaşayabilecek kadar kuvvete kavuşmak, benliğinde bu kuvveti yaratmak lâzımdır. Mazlûm yaşamaya razı olan, âdaletsiz insandır. Âdil insan, istismar etmeyen ve istismar edilmeyen insandır; zorbalığa karşı gelen insandır, hakikati kuvvet yapan insandır.”
Başkaları için yaşayan, başka yaşayışların gayeleriyle hareket eden insan, adil insan değildir. Âdil olabilmek için, hür yaşayabilecek kadar kuvvete kavuşmak, benliğinde bu kuvveti yaratmak lazımdır. Mazlum yaşamaya razı olan, adaletsiz insandır. Âdil insan, istismar etmeyen ve istismar edilmeyen insandır; zorbalığa karşı gelen insandır, hakikati kuvvet yapan insandır. Ancak bu insan, hareket ahlâkının samimi sahibidir.
Sayfa 31 - Dergâh YayınlarıKitabı okudu
_Tanrı, ışığı yaratmıştır. Demek ki ilk Üstad-ı Azam Mason, Tanrı’nın kendisidir. _Adem Baba, ilk masonlardandır ve Tanrı tarafından Cennete mason olarak kabul edilmiştir. Bu, masonluğun eylem olarak değilse de bir oluş kudreti olarak daima var olduğunu söylemenin bir tarzıdır. Çünkü masonluk, insan ruhunun ilk ve eski bir ihtiyacına cevap
43 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.