Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
152 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
İyi Bir Hikaye Yazarı
Emel'e isimli hikayede birden fazla edebi metod deneyen yazar bir memleket meselesi, bir kürtaj, bir darbe ile konusu ile birlikte bizi duygusal bir deryaya sokuyor. Edebi bir şov var. Çok etkileyen ve insanın içini titreten bir hikayeydi Emel'e. Bir içses, bir gazeteden haberleri sırayla okuma, bir ölümü hatırlama gibi konulara girdiği
Mutedil Dalgalı
Mutedil DalgalıÖmür İklim Demir · Yapı Kredi Yayınları · 2022632 okunma
200 syf.
10/10 puan verdi
Çok İçten
Kitap sanki evde annemle çay içip dedikodu yapıyormuşuz hissi uyandırıyor. Öyle içten öyle samimi. Acaba aynı hikayeyi bir de karşı taraftan dinlesem ne söylerdi acaba diye düşünürüz ya hani işte onun roman olmuş hali.. çok başarılı yalın samimi bir içses konuşuyor bizlerle adeta.. kitabın içinde kaybolup gitmemek mümkün değil
Söyleme Bilmesinler
Söyleme BilmesinlerŞermin Yaşar · Doğan Kitap · 20234,423 okunma
Reklam
651 syf.
7/10 puan verdi
·
11 günde okudu
Bendeniz Banu bu kitap için en iyi kurgulanmış postmodern roman örneklerinden biri olduğunu düşünüyorum. Kurgusu, olay örgüsü, güçlü karakterleri ile şaşırtıcı, okuru alıp götüren bir roman. Öncelikle belirtmemde fayda var ki Sahilde Kafka, alışılmış roman tarzının çok ötesinde, Batılı tarzda yazılmış ve varsayımlar, gerçek-düş yanılsamasını
Sahilde Kafka
Sahilde KafkaHaruki Murakami · Doğan Kitap · 20209,8bin okunma
448 syf.
9/10 puan verdi
Ölü Tanrı’nın Şarkısı Yorum
Mitoloji hayran yanın bu kitabı gerçekten sevdi. Miyoloji tarzı kitaplar bu zamana kadar çok fazla okumamıştım (içses: böyle kitap buldun da biz mi okumadık!) Yazarın dili oldukça sade ve akıcı. kitap bir su misali okutuyor zaten kendini. 441 sayfadan oluşan kitabı ortalama iki veya üç günde bitirdim. Yazar bu kitapta var olan mitolojik
Ölü Tanrı'nın Şarkısı
Ölü Tanrı'nın ŞarkısıDilara Özçelik · Ren Kitap · 2023363 okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
·
5 saatte okudu
Nobel ödüllü yazar Annie Ernaux ile tanışma kitabım Olay, geçmişte Kürtaj adıyla basılmış. Yazarın Fransa’da kürtajın yasak olduğu dönemde, üniversite öğrencisi iken hamile kalma ve uzun uğraşlar sonucu bebeğini aldırma sürecini anlatıyor kitap. Olayları anlatırken araya parantez açarak o olayla ilgili içsel düşüncelerini adeta bir içses gibi dillendiriyor ve bu benim çok hoşuma gitti. İncecik ama çarpıcı bir kitaptı. Dediğim gibi yazardan okuduğum ilk kitaptı. Ben yazarın üslubunu çok sevdim, sırayla tüm kitaplarını almayı planlıyorum.
Olay
OlayAnnie Ernaux · Can Yayınları · 20231,379 okunma
128 syf.
7/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Tezatlar içinde uyumak...
Depresif, karanlık, içsel ve eleştirel bir kitap. Yazar ana karakterinin doğumundan yetişkinliğine kadar, kendi ve toplum ile yaşadığı bunalımları, ikilemleri ve adaptasyon sorunlarını içses ile aktarıyor. Bu konuda biraz biraz yeraltı edebiyatına göz kırpan bir yapısı da var kitabın. Soyut, somut istisnasız her konuyu ve özellikle toplum içinde birey/birey içinde toplum çıkarımları ile aktarması güzel yanlarından biriydi. Ancak asıl rahatsız edici unsur; sürekli olarak her çıkmazda intihar temasını (ki yazarın hayatını araştırdığınızda bir sürpriz olmuyor bu) öne çıkarması, depresif ve negatif bir bünyenin kaçınılmazı gibi sunulmasıydı. Söz konusu bilinen durumu ile ilgili olarak çözüm noktasında mizahi dışavurumunun sadece sosyopat kişiliğine +1 eklemekten öteye gitmeyeceğini biliyor olması, ruh halinin bir o kadar mazoşist gerçekliğini kabullenmeyişi oluyor. "İnsanlığımı da işte böyle yitirdim ey ahali" demiş...
İnsanlığımı Yitirirken
İnsanlığımı YitirirkenOsamu Dazai · İthaki Yayınları · 202333,7bin okunma
Reklam
160 syf.
10/10 puan verdi
·
3 günde okudu
#yabancılarlabiryaz #ijintachitononatsu #taichiyamada #taiçiyamada #strangers Merhabalar kapağına hayran olduğum bir kitapla geldim. #ithakiyayınları #karanlıkkitaplık serisinden #japonedebiyatı ndan bir kitap. Harada, eşinden boşandıktan sonra ofisinde kalmaya başlar. Büyük, işlek bir caddenin kenarında olan ofis binasının gereğinden daha sessiz olduğunu fark eder. Binada bir kadın ve kendisinden başka kimse yoktur. Birlikte çalıştığı yapımcı eski karısıyla birlikte olmak için Harada ile yolları ayırır. Artık eski karısına kini, yapımcısına şaşkınlık hisseden Harada bina kadar sessiz hale gelir. Ebeveynlerini kaybettiği eski semtine uğramaya karar veren Harada bir tiyatroda aynı babasının öldüğü zamanki haline benzeyen bir adamla tanışır. Adam onu tam da annesine benzeyen kadınla yaşadığı eve götürür. Çift kendisine çocukları gibi davranmaktadır. Hatta Harada onlara anne, baba diye seslendiğinde de bozuntuya vermezler. 48 yaşındaki adam kendisinden yıllarca küçük bir çifte "anne baba" desin olaylarda aşırı çarpık bir yan olduğu okura hissettirilmeye çalışılmış. Ancak yazar sizi büyük bir ters köşeye götürüyor. Anlatım çokça içses ve karakterin kendi içindeki muhakemeleri içeriyor. Japon edebiyatından tanıdık olan o duyguları fazla açıklamadan tüm duyguları yaşamaya çalışma durumu hakim yine. Aslında Harada öyle normal bir insan ki bir kitap karakteri olması şaşırtıyor. Düşünceleri filan aşırı normal. Japon edebiyatında sık rastlanan bir karakterizasyon. Kei ve Harada'nın ilişkisini çok gerçekçi buldum. Sonu şok edici bitti. Ve bence japon korkusundaki intikam olgusu iyi işlenmiş.
Yabancılarla Bir Yaz
Yabancılarla Bir YazTaichi Yamada · İthaki Yayınları · 2022222 okunma
160 syf.
9/10 puan verdi
Gündelik hayatın içine karışırken bazen bilinçli bazen gizil gözlemler yaparız. Yazar bu gözlemleri harmanlayıp karaktere yerleştiriyor ve anlatım başlıyor. Karakterin içinde insanları gözlemliyor, yorumlar yapıyor, sorular soruyorsunuz. Monolog tarzında ilerleyen romanda Traudel adlı karakterin içsesine dönüşüyorsunuz. Genazino güçlü değerlendirmelerle özgün bir roman ortaya çıkarmış. Elbette içses varsa varoluş sancıları kaçınılmaz oluyor. Daha önce okuduğunuz arayış romanlarına dair izler yakalayabiliyorsunuz. Bu türde akıcılığı yakalamak bence zor ve yazar bunu çok güzel başarmış. Keyifli okumalar.
Mutsuzluk Zamanlarında Mutluluk
Mutsuzluk Zamanlarında MutlulukWilhelm Genazino · Ayrıntı Yayınları · 20204,085 okunma
272 syf.
9/10 puan verdi
·
25 günde okudu
Sizde de var değil mi? O hiç susmayan sesten… Sokrates’in daimon’u… Anksiyetenin sesi… Aslında derdimiz onu tamamen susturmak değil. O ses olmasa hayatta kalmamız inanın çok zor olurdu. Derdimiz; o sesin kontrolünü elimizde tutmak. Derdimiz; o sesi yapıcı ve verimli kullanabilmek. Çünkü bazen çok acımasız olabiliyor! İşte ‘Geveze: Kafamızın İçindeki Dırdırcı Ses ve Onu Dizginlemenin Yolları’ tam da bu konuda bize yardımcı olmayı vaadediyor. Bilimsel çalışmalar ve deneylerle etkinliği kanıtlanmış içses kontrol araçlarını anlatıyor. Bu sayede hem kendimize hem de çevremize, dostlarımıza yardımcı olabileceğimiz bir alet çantamız olacak. Hangi aletin sizde hangi koşullarda işe yaradığını bulmanın yolu ise, deneme - yanılma. Eğer benimki gibi biraz dırdırcı, geveze bir içsesiniz varsa ve özeleştiri yapmanın dozunu kaçırarak kendinizi hırpalıyorsanız, hatta zaman zaman içses bir felaket tellalına, çok karamsar bir kahine dönüşüyorsa okumanızda yarar var.
Geveze
GevezeEthan Kross · Domingo Yayınevi · 2021320 okunma
166 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Kitap bir içses konuşması şeklinde. Bir yazar adayının(Cemil) bekleyiş sürecindeki kendiyle baş başa kalışlarından oluşuyor. Bir nevi kişisel aforizmalar. Kendisi de kitabında bu eleştiriyi şu sözlerle yapmış aslında : "Günümüzde pek çok yazarın kitabı aforizmalar toplamından başka bişey değil. Artık romanın, öykünün kendine özgü dünyasını bulamıyoruz." şeklinde. Sinek ısırıkları diye adlandırdığı şeyler galiba içsesimizin bize söyledikleri olsagerek. Gerçi kitap adını Cemil'e çocukken babasının söylediği" Sinek ısırığı gibi acımayacak" 'şeklindeki ifadesinden almış. Hepimiz acıyan şeyleri az göstermek isterken bulmaz mıyız kendimizi.? O vakit sinek ısırıklarının müellifinden de bu acıyan sıradanlıkları dinlemek isterseniz kulak verin derim.... İyi ısırıklar:)
Sinek Isırıklarının Müellifi
Sinek Isırıklarının MüellifiBarış Bıçakçı · İletişim Yayınevi · 20213,500 okunma
Reklam
·
Puan vermedi
Ruhunu şeytana emanet etmek :Yer Altından Notlar
Karaktere karşı çok az bile olsa herkes sempati besleyebileceği bir karakter çünkü onda biraz bile olsak kendimizi buluyoruz çünkü herkesin bir "eksi şeytanı " var. Hani o stresli, sinirli anlarda o sizi işe yaramaz gibi hissettiren his, içses. Sizi sadece ama sadece üzen ve geride kalmanıza saçma kararlar vermenize mal olan içses. Ve her zaman yanlış söylemesine rağmen bir şekilde doğruyu söyleyebilen şeytan.Bu karakter ile sizi umarım ayıran özellik onun eksi şeytanıyla yönetilmeye müsade etmesi. Bundan kaynaklı iç çatışması aslında şeytanın benliğini tamamen yok etme çabası. Ayrıca karakterin kendini eksi şeytanına emanet ettiği her saniye hatta bir milisaniye bile huzura eremeyecek. Bana göre şu "ruhunu şeytana satmak" gözünün içine dövme yapıp kesmek değil şeytan ise normal şeytan değil bence ruhunu şeytana satmak kafandaki sesin hiç susmaması sürekli huzursuzluk ve eninde sonunda delirmektir.
Yer Altından Notlar
Yer Altından NotlarFyodor Dostoyevski · Gençlik ve Spor Bakanlığı · 2019128,3bin okunma
408 syf.
8/10 puan verdi
·
14 günde okudu
Yazarın bu kitabı ilk olarak 2021 yılında @bloomsburypublishing de yayınlandı Türkçe değil Elif Şafak eskiden sevdiğim bir yazardı artık sadece kitaplarını seviyorum. Anlatım tarzı hoşuma gittiği için kitaplarını okuyorum. Popüler yargının tersine ben Havva'nın üç kızı romanını diğer romanlarından daha çok sevmiştim. Bu kitaba gelirsek, Yunan
Kayıp Ağaçlar Adası
Kayıp Ağaçlar AdasıElif Şafak · Doğan Kitap · 20231,557 okunma
339 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
İçses
İngiliz ve İrlanda edebiyatının önemli bir isimlerinden olan James Joyce’nin, gerçek yaşamını esas alan otobiyografik romanı Sanatçının Genç Bir Adam Olarak Portresi kitabı üzerinden değerlendirme yapacağız. Her kitap gibi, bu kitapta yazıldığı dönemin koşullarından, içinde bulunulan kültürelden bağımsız değildir. James Joyce, 1882 İrlanda doğumlu yazar, şair ve edebiyat eleştirmenidir. Kendine özgür geliştirdiği edebiyat teknikleri ile edebiyat dünyamızda yerini almıştır. Önemli eserlerinden biri olan Sanatçının Genç Bir Adam Olarak Portresi kitabında kendi gelişiminin ve zincirlerinin kırışının öyküsüdür. Bu kırış sırasında çıkarılan sesler, gidilen yollar, içinde bulunduğu koşulları ele alıyor. Belki anlatılan biraz hepimizin hikayesi.. Romanın başkarakteri kendisidir, Stephan Dedalus. Stephan’ın sanatçı olma yolunda yaşadığı süreçleri, karşılaştığı engelleri, kimlik arayışını, içsel çatışmasını, dönemin dini ve egemen olan milli düşüncelerine baş kaldırışının da hikayesidir. Yazar tüm bunları yazarken, İrlanda toplumunun içinde bulunduğu koşulları, çürümüş mitsel anlayışları, dinsel ve siyasi baskıları da ele alır. .. Benim en sevdiğim yerler, iç monologların olduğu kısım oldu. sanki kendim yazmışım gibi hissettim. içses içses. İlgili olanlar okuyabilir. bazısı sıkıldım fln demiş fakat bana akıcı geldi.
Sanatçının Bir Genç Adam Olarak Portresi
Sanatçının Bir Genç Adam Olarak PortresiJames Joyce · İletişim Yayıncılık · 20181,070 okunma
112 syf.
·
Puan vermedi
İnsanın iç dünyası kimi zaman dışarıya göre biraz ilginç, biraz korkunç, biraz uçuk ya da saçma gelebilir. Kitabın içinde yazarın iç dünyasından bir kesit olduğu için her okuyucu kendi seksüel anlayışına göre yorumlar. Konu 62 yaşında saygın bir akademisyenin genç üniversite mezunu öğrencisiyle girdiği seksüel ilişkiyi anlatırken monologlarını içeriyor. İçses olarak anlatılıyor. Bu yüzden garip ayrıntılara dalıyor. Göğüs fetişizmi ön planda yer alıyor. Tabi sorgulamaları, geçmişinden yaşadığı birliktelikler, ailesi gibi iz bırakan etkenleri de dahil ederek bir bütünlük içinde ele alıyor. Monologları aktarım güçlü ve sıkmıyor. Biraz daha betimleme ve detay sevdiğim için ve bu anlatım tarzında daha iyilerini okudupum için eksik hissettiğim yerler oldu. Ama sıkmadan yeni bir okuyucu deneyimi kazandırıyor. Keyifli okumalar.
Ölen Hayvan
Ölen HayvanPhilip Roth · Monokl Yayınları · 2017166 okunma
250 syf.
·
Puan vermedi
Derler ki; sınırlar ne ve kim olduğumuzu anlatır bizlere. Derler ki sınırlarımız bizi yalıtmaz, bizi dışarıdaki dünyaya bağlar. Bazılarının sınırları keskin ve net. Ama bazılarının içinde bir kimsesizlik bir boşluk, bir gariplik var. Bazılarının içi güçlü bir benle sessiz ve sakin, bazılarının içi boşluk, doluluk içinde boşluk, karmaşa, neredeyim,
Psikeart - Sayı 66 (Kasım - Aralık 2019)
Psikeart - Sayı 66 (Kasım - Aralık 2019)Psikeart Dergisi · Art Yayın Grubu · 201926 okunma
33 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.