"Düşünme bunları. Düşünürsen işini yapamazsın. Unutma, kabiliyet, Allah'ın bahşettiği bir hediyedir. Biz hediyeye layık olmak için didiniriz. Gerisine kafa yormayız."
"Ama ustam, korkmuyor musun..."
"Sultanın gazabından korkulmaz mı? Elbette ben de senin kadar korkuyorum. Fakat çabalamamın sebebi bu değil. Şayet mükafat yahut ceza ihtimali olmasa daha mı az çalışırdım? Sanmam. Ben ilahi bir armağana hürmeten çalışıyorum. Her zanaatkar, her sanatçı Tanrı 'yla bir mukavele imzalar."
Suratını butuşturdu Cihan. Nasıl yani?"
"Sana bir sır vereyim" dedi Sinan. "İster küçük ister büyük.... yaptığın her binanın altında, farz et ki kainatın kalbi atmakta. Sen Arzın Merkezinin üstüne inşa ediyorsun. Öyle düşün. O zaman daha özenle, şefkatle çalışırsın.
Sayfa 170 - Doğan Egmont Yayıncılık ve Yapımcılık Tic. A.Ş.Kitabı okuyor
Bazı aşklardan yeniden doğarak çıkarız, yolumuz ulaşır ilahi aşka. Bazen de aşk çölünde parça parça ölerek mahzun kalırız. Biz dünyanın aşk mağdurlarıyız. İlahi kader bizi bin türlü belaya düçar etse de, bezm-i elestte dediğimiz beladan vazgeçmeyiz. Arafta kalmak gibi bir tercihimiz yok bizim. İlla aşk. İlla bela.
Sinan Yağmur
Bu alem, ne de olsa yalnızlık yeri değil, sohbet, dostluk ve eğlenme yeridir. Fakat İlahi güzellikten veya ondan haber getiren nurlu bir yüzden mahrum olursak hayatın tadı tuzu kalmaz.
Yüreklerde kök bağlayıp yaşayan
Bir güzel ülküdür gönül verdiğim.
Ezelden ebede müjde taşıyan
Bir güzel ülküdür gönül verdiğim.
Yesi'deki kutsal aşkın mayası
Malazgirt'te Alparslan'ın rüyası
Söğütteki has kilimin boyası
Aşk için ölmeli aşk o zaman aşk...
İki denizin kavuşması Meracel Bahreyn..Ateş ve Su,Fırtına ve Meltem in ..
Şems,içindeki aşkı anlayan onu karşılayabilecek olan maşukunu arar,ateşinde pişecek ve fırtınasına çare olacak bir maşuk, bir hamuş..
Bu yolda başını vermeye hazırdır ve dilediğine sonunda kavuşur..
Mevlana,Şems ile karşılaşana kadar bir alim,Konya nın sevgilisi, başmüderrisi.Onu Celaleddin olmaktan öteye Mevlana yapacak olan onun sınırlarını aşıp manevi aşkı içinde harlayacak Şemsin gönül ışığı,uğruna baş feda edilmiş olan bir pınar.
Tabi aralarındaki ilahi aşkı anlayamayan Mevlana yı paylaşmayan dönemin Konyası..
Kitap biyografik bir roman olarak başlıyor ve Şemsin,Mevlana yı bulmasına kadar olan bilindiği kadarıyla şahsiyetini, kimliğini ve aşkını yaşayabileceğini maşukunu arayışını anlatıyor.Mevlana ile olan ilişkisini bu iki tasavvuf ehlinin birbirlerinden nasıl beslendiğini,mana alemine dair gördüklerini,yer yer kıssalar eşliğinde aktarıyor.Tabi manevi aşkı ileri boyutta yaşanması kem gözlerin nazarına dokunur ve neticede ahde vefa yerine gelir ve Şems şehit edilir.Aktarılan Şems ve Mevlana arasında manevi boyutta alamler arasına geçişe uzanan kelimetullah aşkıdır ama anlayamayan maddi alemde insanlar arasında ile nazar ve kıskançlık ile karşılık bulur.
Kitabın gayet sade ve anlaşılır bir dili vardı yazar yararlandığı kaynaklar itibariyle gayet düzenli bir şekilde kitabı sunmuş ve yer yer kıssalar ile anlatım desteklenmiş çeşitlenmiş.Tasavvufi bir anlatımda güzel bir eser olmuş.Herkese iyi okumalar.
Aşkın GözyaşlarıSinan Yağmur · Karatay Akademi · 201018,9bin okunma
Hayatları boyunca hiç gerçek doğal ortamında bir maymun görmemiş, şehir ve çiftlik hayvanları dışında hayvan tanımayan, ıslah edilmiş bitkiler dışındaki bitki yaşamından bihaber, canlılığın devasa ve mikroskobik boyutlarıyla ilgili tamamen bilgisiz, kitaplardan haberdar oldukları dışında yaşamın zenginliğini deneyimleme şansı bulamamış insanların; "İnsan" ve "Ahlak" hakkında konuşacağı her şey, ortaya atacağı her fikir, eksik ve kusurlu olmaya mahkumdur.
Velev ki bu bilgiler köken itibariyle ilahi bir kaynaktan geliyor olsun; bu dünyayı hakkıyla ve zamanının bilgisiyle öğrenmekten uzak duran insanların bu mesajları anlaması muhaldir.
Fâtıma aşktır. Aşk-ı Muhammed'dir. Peygamberler Peygamberi Muhammed Efendimiz ile Ehlibeyti arasındaki sırrı ve ilahi bağlantıyı gönül âleminde yaşayabilmektir.
"Sezgisel zihin ilahi bir hediye, mantıksal zihin ise sadık bir hizmetkardır. Biz hizmetkarı onurlandıran ve hediyeyi unutan bir toplum yarattık"
Albert Einstein