Asırlardan beri süre gelen “devlet” hakkında yazılan bütün eserlerin yazımlarının aslında birer cevap olduğunun gerçeği su götürmezdir. Aristoteles’ten günümüze kadar yazılan bütün bu eserler aslında “Devlet” isimli bu esere cevaptır.
Platon MÖ 428 - 348 tarihleri arasında yaşamış ileri görüşlü Yunan düşünce adamı, ekstremisttir. Platon
John Ruskin’in 1864 yılının Aralık ayında “Susam” ve “Zambaklar” başlıklı iki bölümden oluşan kitabı, “Hayatım boyunca ışığa çıkarmaya, göz önüne sermeye çalıştığım, öğrenmekten ve öğretmekten sonsuz bir mutluluk duyduğum, insan hayatı için temel olan gerçekleri dile getirdim.” dediği yazıları bir araya getiriyor.
Ruskin, konferansının
''Kişinin içinde yaşadığı topluma karşı duyduğu hoşnutsuzluğun neden olduğu daha iyi yaşam arzusudur ütopya.''*
Utopia, Thomas More'un kendi ''ideal devlet''ini oluşturduğu, içinde birçok tartışmalı konu barındıran, yeni bir türe ismini veren, önemli bir kitaptır. Utopia'da More, hem kendi
Minimalizm altmışlı yıllarda bir sanat akımı olarak ortaya çıkmış şimdi ise altın çağını yaşamaktadır.
Tüketimin her kanaldan pompalandığı bu dönemde "Az her zaman daha çoktur" sloganıyla hayatımıza giren minimalizm dünyada müthiş bir trend yakaladı.
Daha çok ile mutlu olmak daha fazlasına ulaşma arzusu giderek değişmeye başladı.
Yine Atatürk incelemesi ile karşınızdayım. Diyebilirsiniz ki "Bu da Atatürk'ten başka bir kitap incelemiyor", isyanınızda haklı olsanız bile elimde değil, çünkü Atatürk tarih sayfalarına sığan bir insan değildir. Onun, çatık kaşlı tarihin dışında kalan nice yönleri vardır. Bunları ancak okuyarak, araştırarak, anlatarak öğrenebiliriz.