‘‘Bir zamanlar bir adam ile kadın vardı. İkisi birbirini çok sevmesine rağmen ailesi kavuşmalarına izin vermiyordu. Beraber kaçarak evlendiler. Parasızlık, işsizlik ve türlü sorunla mücadele ettiler. El ele verip her şeyin üstesinden gelmeyi başardılar. Bir çocukları oldu, adını ‘‘Umut’’ koydular. Çocuk 16 yaşına geldi. Adam ve kadın boşandı.’’ Aysel tepkisizdir, Burak konuşmaya devam eder. ‘‘Bir zamanlar hapishanede bir mahkûm vardı, 40 yaşında cinayet sebebiyle hapse girdi. İlk ay bütün aile fertleri onu ziyarete geldiler. Zamanla önce uzak akrabaları, sonra en yakınları ve hatta kardeşleri bile ziyarete gelmeyi bıraktılar. Eşi onu terk etti, çocukları da unuttu. Fakat annesi tam 20 yıl boyunca onu ziyarete gelmeye devam etti. Sonunda anne yüksek tansiyon sebebiyle vefat etti. Adamın bir daha tek bir ziyaretçisi olmadı. Hapiste işlediği bir cinayet yüzünden müebbet hücre cezasına çarptırıldı. 12 yıl boyunca yalnız başına hücrede yaşadı ve öldü. (Soluklanır) Sanırım evrenin bir kuralı var. Kütle çekim gibi, izafiyet gibi bir kural… Bu öyle bir kural olmalı ki tanrı bile bu kurala dokunmuyor: Gereksiz acı… Bazı insanlar sert ve adil olmayan hikâyelerin içinde yaşıyorlar. Dört yaşında tepesine roket düşen çocuk ya da kendini korumak için eli silahlı bir pisliği öldüren hemşire, hiçbir şeyden haberi olmayıp zehirli gaz soluyan bir Orta Doğu vatandaşı ya da gündüz vakti sokak ortasında çete çatışmasının ortasına denk gelen bir Amerikalı…
"Bir toprak parçasını çitle çevirip 'Burası benimdir' demeyi ilk düşünen ve kendisine inanacak kadar saf insanları bulan ilk insan sivil toplumun gerçek kurucusudur. Küreğe mahkum edilen veya hendeklere atılan; ve 'Bu sahtekarı dinlemeyin; yeryüzünün meyvelerinin herkese ait olduğunu ve yerkürenin hiç kimseye ait olmadığını unutursanız, mahvolursunuz!' diye arkadaşlarına bağıran kişi dinlenmiş olsaydı, insan ırkının karşılaştığı bunca suç, savaş, cinayet, bu kadar sefalet ve dehşet engellebilirdi?"
Reklam
Yokuş
Etrafımda sadece Öldürülmek İsteyen Bir İnsan, Öldürmek İsteyen Bir İnsan, boş bir Tabut, açık bir Mezar ve bu dördünün istekleri var. Öldürülmek İsteyen İnsan onu öldürecek olan kişinin duygularını, Öldürmek İsteyen İnsan ise öldürdükten sonra hangi duyguya sahip olacağını merak ediyordu. Tabut kullanılmak, Mezar da bir an önce kapanmak istiyordu. Bu dört istek birbirine ne yapacaklarını bilmeden bakıyor, öylece duruyordu. Bu duruşun bitmesi içinse ilk olarak Öldürmek İsteyen İnsan’ın harekete geçmesi gerekiyordu. Çünkü bütün bu istekler onun hamlesiyle başlayacaktı. Bu yüzden diğer üçü beklerken o, yanında duran cinayet fikriyle konuşuyordu.
Yokuş
Etrafımda sadece Öldürülmek İsteyen Bir İnsan, Öldürmek İsteyen Bir İnsan, boş bir Tabut, açık bir Mezar ve bu dördünün istekleri var. Öldürülmek İsteyen İnsan onu öldürecek olan kişinin duygularını, Öldürmek İsteyen İnsan ise öldürdükten sonra hangi duyguya sahip olacağını merak ediyordu. Tabut kullanılmak, Mezar da bir an önce kapanmak istiyordu. Bu dört istek birbirine ne yapacaklarını bilmeden bakıyor, öylece duruyordu. Bu duruşun bitmesi içinse ilk olarak Öldürmek İsteyen İnsan’ın harekete geçmesi gerekiyordu. Çünkü bütün bu istekler onun hamlesiyle başlayacaktı. Bu yüzden diğer üçü beklerken o, yanında duran cinayet fikriyle konuşuyordu.
Onu ilk gördüğümde benim için yaratılmış olduğunu fark ettim.
Sayfa 145Kitabı okudu
Özür dilerim, Madam. Ama İngiliz kadınlarının çoğu giyinmekten anlamıyor, örneğin sizi ilk gördüğüm akşam giydiğiniz elbiseyi de hatırlıyorum. İlginç bir deseni vardı elbisenin.
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.