Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Fıkhi mezhep olarak Şâfiiliği ve itikadî mezhep olarak da Eş'arîliği öğreten nizâmiyeler bu sahanın en önde gelen şahsiyetlerini yetiştirmişlerdir. Ebû İshak eş-Şîrâzî, Cüveynî, Gazâlî gibi şahsiyetler Nizâmiye'nin büyük müderrisleridir. Bunlar hem Şâfiî mezhebinin hem de Eş'arî kelâmının büyükleridirler. Eş'arîlik, Mu'tezile'ye karşı çıkmış bir mezhep olarak teorilerini Mu'tezile'ye ve felsefecilere karşı geliştirmiştir. Eş'arî doktrininin en büyük takipçisi İmam Eş'arî den sonra Bâkıllânî olmuştur. Bâkıllâní'nin görüşleri de İmâmü'l-Haremeyn el-Cüveynî tarafindan geliştirilmiştir. Cüveyni den sonra bayrağı Gazâlî devralmıştır. Gazâlî sadece Eş'arî kelâmını devam ettirmekle kalmamış, Eş'arîliğin nihaî zaferini de temin etmiştir.
Sayfa 289Kitabı okudu
Ben gördüm ve bildim ki, İmam Şâmil'den, Bediüzzaman Said Nursi'ye, İmâm'ı Azam'dan İmam-ı Şafii'ye, Buhârî'den İmam Hanbelî'ye dek olan bu şahsiyetleri biz dinî bilgilerinden dolayı tanımıyoruz. Tarihe kazınmalarının sebebi bilgilerinin zeminindeki güçlü karakterleri. İmam Buhârînin Buhara padişahının çocuklarına özel ders vermeyi reddettiği için sürgün edilmesi, İmâm'ı Azam ve Hanbeli'nin Emevî halifesinin halka dayattığı Mutezile itikadını onaylamamaları, bu sebepten zindana atılmaları... Nice eğip bükenler silinip gitti ama tarih onları bize taşıdı. "Ne istiyorsa onu deseydin, değdi mi bütün kariyerini harcadığına? Şimdi bir de zindan hükmü giydiğin için apoletlerin de sökülecek üç kuruşa muhtaç kalacaksın. Herkes arkandan atıp tutacak, itibarını kaybedeceksin." demiş midir anneleri? Kıymetli anneleri öyle günü kurtarma derdinde "aman elimi suya sabuna değdirmeyeyim" eğitimi vermiş olsalardı, hiç yaşanmamış beş bin olayın içtihadını yapan, sabahlara kadar uzun teravih namazları kılan bir İmâm'ı Azam yetişir miydi?
Reklam
Davetçilerin Yolu
Selabî şunları söylemektedir: İmtihana tâbi tutulmak yeryüzü hakimiyetiyle sıkı bir şekilde bağlıdır, Süinnetullah bir ümmetin çeşitli merhalelerden geçerek, içindeki cevherin, hadiselerin yumağında yoğrulması sonucunda kötünün iyiden ayrılmasıyla yeryüzü hakimiyetinin gerçekleşeceği şeklindedir. Bu, islam Ümmetinin de tâbi olduğu bir yoldur. Allah (c.c.) bununla, Mü'minleri imtihana tâbi tutmak, onları denemek, imanlarını saflaştırmak istemektedir ki ardından sağlam bir şekilde yeryüzü hakimiyeti gelsin. Bu hususta bir adamın sorması üzerine İmam Şafiî'den bir açıklama gelmiştir: Adam, imam Şafiî'ye Yeryüzüne sağlam bir şekilde hakim olmak mı daha faziletlidir, yoksa imtihana tâbi tutulmak mı?" diye sorunca, İmam, "İmtihana tâbi tutulmadıkça hakimiyet gelmez, çünkü Hz. Nuh'u, Hz. İbrahim'i, Hz. Musa'yı, Hz. İsa'yı ve Hz. Muhammed'i (Allah'ın selamı hepsinin üzerine olsun) imtihan etti." dedi. Sabrettiklerinde Allah (c.c.) onları yeryüzüne sağlam şekilde yerleştirdi. Hiç kimse bu acıdan kurtulacağını zannetmesin. ○ halde imtihan edilme şeklindeki sünnetullah yeryüzü hakimiyetine giden yolun gereklerindendir, "Andolsun ki içinizden cihad edenlerle sabredenleri belirleyinceye ve haberlerinizi açıklayıncaya kadar sizi imtihan edeceğiz." (Muhammed 31) Bunu gerçekleştirmek için sabır, sebat ve Allah'a sımsıkı sarılmaktan başka bir tercih hakkı yoktur. "Ey Rabbimiz! Üzerimize sabır yağdır. Bize cesaret ver ki tutunalım. Kâfir kavme karşı bize yardım et! (Bakara 250)
Sayfa 85 - Zafer ve iktidar vaad edilen nesilKitabı okudu
Said Nursi'nin her suale cevabı varmış(mış).
HER SUALE CEVAP VERMEK, HİÇ KİMSEYE SORU SORMAMAK Sormaz ki bilsin, sorsa bilirdi. Bilmez ki sorsun, bilse sorardı. Atasözü "Herhangi ilme sorulan suale bila-tereddüd derhal cevap verirdi."(1) "Sorulacak suallere cevap vermeye hazır bulunduğu gibi kimseye sual sormayacağını da beyan ederek bu kararda yirmi sene sebat
Sayfa 56 - Süleymaniye vakfıKitabı okudu
İmam Şafii'den, günümüz insanına güzel bir nasihat; "Bütün tartışmalarda galip gelmeye çalışma! Bazen kalpleri kazanmak, tartışmayı kazanmaktan daha evlâ olabilir."
Reklam
İmam Şafii'den, günümüz insanına güzel bir nasihat; "Bütün tartışmalarda galip gelmeye çalışma! Bazen kalpleri kazanmak, tartışmayı kazanmaktan daha evlâ olabilir."
İmam Şafii'den, günümüz insanına güzel bir nasihat; "Bütün tartışmalarda galip gelmeye çalışma! Bazen kalpleri kazanmak, tartışmayı kazanmaktan daha evlâ olabilir."
SAHABE'NİN İCMASINDA HİLAFETİN FARZİYETİ
Sahabe RadiyAllahu Anhum Rasulullah Sallallahu Aleyhi ve Sellem'in vefatından hemen sonra bir halifenin seçilmesinin gereği üzerine icma etmişlerdir. Sahabe icması Ebu Bekir, Ömer, Osman ve Ali RadiyAllahu Anhum'a yapılan biatlarla da tekerrür etmiştir. Nitekim Sahabe'nin bu icmasındaki kesinlik şu olayla da teyit edilmiştir:
Sayfa 47 - Köklü değişim yayıncılıkKitabı okudu
Hårünürreşid'den sonra hilafete geçen oğlu Memün zamanında Kudüs'te yaşanan depremde Mescid-i Aksa'da bulunan dini yapılar tekrar zarar gördü. Halife Memûn bizzat ilgilenerek Kubbetü's-sahre dâhil olmak üzere birçok yapıyı onardı Kudüs'te gerçekleştirilen bu tamir faaliyetleri sayesinde aralarında Şafii mezhebinin kurucusu İmam Muhammed b. İdris eş-Şafii'nin de bulunduğu birçok âlim Mescid-i Aksa'ya ziyarette bulundular
Reklam
EMANET VE EHLİYET İLMİHALİNDEN-İSLAM FIKHININ KAYNAKLARI-SÜNNET
32 Önce sünnet kelimesi üzerinde duralım. Lugat manası; "adet, makbul olsun veya olmasın takip edilen yol, yüz, yahut yüzün görünen kısmı, siret, tabiat" manalarına gelir. Cahiliyye döneminde Araplar "Sünnet" kelimesini takip edilen (çiğnenmiş) yol manasına kullanıyor ve biliyorlardı. Sahabe-i Kiram, Resûl-i Ekrem
409 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.