Meme kanseri kadınların en sık yakalandığı kanser ve diğer kanserlerin aksine gençken de yakalanılabiliyor. Diğer kanserlerde olduğu gibi ne kadar erken evrede fark edilirse süreç o kadar sağlıklı ilerler dolayısıyla ne kadar geç fark edilir ve teşhis konulursa öldürücülüğü o kadar şiddetli olur. Bunun farkındalığı toplumda ne sıklıkta onu bilmiyorum o yüzden belki bilmeyenler vardır diye uyarma gereği hissettim. Erken fark etmenin yollarından biri de elle muayene. Hem basit hem de kıymetli olan bu uygulamayla erkenden bir anormallik sezdiğinizde bunu aile hekiminiz veyahut diğer hekimlere bildirebilirsiniz. Ne yapıp edip bir yerden elle kendi kendinizi muayene etmeyi öğrenin hatta sosyokültürel düzeyi daha düşük olan aile bireylerinizdeki kadın bireyleri de aynı şekilde muayene edebilirsiniz. Muayene oldukça basit. Ve her banyodan banyoya 1dk sürecek bu işlemi kendi üzerinizde yapabilirsiniz. Sizin için bulursam iyi anlatan bir link, bu iletiye ekleme yaparım inşallah.
Şurada ayrıntılı ve güzel bir şekilde anlatılmış : memorial.com.tr/saglik-rehberi/...
Urve b. Zübeyr anlatıyor: "Allah Resûlü, bize evlerimizde namaz kılacak yerler yapmamızı, bu yerlere ihtimam göstermemizi ve temiz tutmamızı emrederdi."
Birisi 57'nci Piyade Alayı'ndan, birisi de topçu çavuşu olan bu iki eski askere sorduk:
"Dayı! Bu gâvur abidelerini niçin yıkmıyorsunuz?"
Birdenbire yüzleri aynı mana ile gölgelendi. Zorla gülümsediler.
"Hükümetimiz kuvvetlensin inşallah, o da olur efendi!"
Bu cevap gönüllerimizi, zaferlerde duyulan bir sevinçle sevindirdi.
Günaydın bugün dokuzuncu sahura kalktık. Dünya hayatında iki türlü iftira olduğunu fark ettim. Biri normal biri de pasif iftira. Normal iftira bellidir bir şey olur veya birisinin bir şeytanlığı olur size iftira atarlar, ikincisi de bir şey olmuştur, olacaktır veya olması düşünülüyordur meseleden sizin haberiniz bile yoktur hatta hem sizi ilgilendirmez hemde kafada kurgulanmış ve kabullenilmiş söylemeden değişik imalarla hissettirerek iftira atılır buda pasif iftira olur. Allah bu Ramazan'da ve sonrasında ilelebet bu şuursuzlardan korusun, Allah onlardan uzaklaştırsın inşallah. Âmin.
Bir şey için kesinlikle: “Bunu yarın yapacağım.” deme.
“Allah dilerse/inşallah” (de). Unuttuğun zaman Rabbini an. “Umulur ki Rabbim beni bundan daha yakın bir rüşde/olgunluğa eriştirir.” de.
Zeliha'nın olaylardan sonra sırf ailesi ve sevdikleri zarar görmesin diye dimdik durması ve hemen adapte olup devam etmesi güzeldi
Gurur Mert Çalıklı 🩷 en sevdiğim karakterler arasına girdi bile ki kendisi Dağ Komandosu olduğu için en en sevdiğim oldu Zeliha'yı kızdırdığı, uyandırdığı sahneleri okumak çok keyif vericiydi.
Girdap'ın yaşadığı şey beni üzdü
Hasan Basri beni etkileyen bir karakterdi
WhatsApp konuşmaları çok iyidi ya o sahnelerin daha çok olmamasını isterdim. Veya olanlarla geçen daha çok sahne o sahnelerin hepsi çok komikti özellikle Yener benim foverimdiiii onu Simge ile shipledim inşallah ikinci kitapta okuruz
Adanan'nın sahneleri çok keyifliydi ve onun da yaşadığı şeyler üzücü karakterlerin yaşadığı şeyler neler olarak üzücü ama ona rağmem hayatlarını gülmeyi ve eğlenmeyi biliyorlar belkide bu beni etkiledi (her gülüşün altında acı vardır)
Anlatmak istediğim çok şey var kitapta çok beğendim 2 kitabı çok beklemeyiz umarım çünkü bazı şeyler yarım kaldı merak ediyorum hatta çoğu şey yarım kaldı desem doğru olur
Bu sene yazın nasipse benim de planlarım arasında Afganistan’a gitmek. Yedi düvelle savaşan ve alnının akıyla çıkan mücahitler bizim canımız ciğerimiz. Türkiye’de solcusunu şunu bunu geçtim Müslümanlara oradaki yapıyı hakkaniyetle göstermek lazım. İnşallah bana da nasip olur Taliban hakkında bir kitap yazmak da bu meseleye hizmet etmiş olurum. Yoksa kemalist bataklıktan memnun görünüyor herkes! O seçimden bu seçime salıncak kurup iki dünyamızı da berbad ediyoruz.
Harun Çetin seyahat ve görüşmelerinden edindiği tecrübe ile Afganistan İslâm Emirliği üzerine bir kitap yazıyor. En yakın zamanda neşredilmesini niyaz ediyorum.