Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Aslan Asker Şvayk
Kupa Meyhanesi’nde tek bir müşteri vardı: Devlet güvenlik örgütünde görevli sivil polis Bretschneider. Meyhaneci Palivets bardakları yıkıyor, Bretschneider de onu kapana kıstırmaya çalışıyordu, ama boşuna. Palivets, ağzı bozuğun tekiydi. “Göt”ten, “bok”tan, “sıçmak”tan başka laf bilmezdi. Ama aslında mürekkep yalamış adamdı; önüne
Sayfa 19 - 1.Aslan Asker Şvayk Dünya Savaşı’na burnunu sokuyor - Birinci Bölüm CEPHE GERİSİNDEKitabı okudu
Yuvadaki Şeytan
İki insan, birlikte yaşamak için evlenir. Olağanüstü güzel, sıra dışı bir hediye olan bu imkâna neden bir de mutluluğun eklenmesi gerekiyor ki? İnsanlar neden hiçbir zaman yaldızsız, gerçek boyutlarla yetinmiyorlar da allı pullu yalanları tercih ediyorlar? Neden birbirlerine, kendilerinin ve üstelik dünyanın, doğanın, gökyüzünün, kaderin ve hayatın da tutamayacağı, hiçbir zaman hiçbir yerde kimsenin yerine getiremeyeceği sözler veriyorlar? Gerçek, kutsal, dünyevi bir sözleşmeye neden mutluluk gibi son derece edebi bir hayale yönelik talepler koyuyorlar? Nasıl olup da karşı taraftan, kendilerinin vermeye hazır olduklarından fazlasını bekliyorlar, daha doğrusu nasıl olup da bir şey bekliyorlar, ortak hayat denilen bu kadar büyük, bu kadar ciddi, bu kadar derin bir olay karşısında?
Sayfa 377 - Can Sanat Yayınları - Milena JesenskáKitabı okudu
Reklam
İnsan hayatı bu işte ! Biri ölür , diğeri doğar, üçüncü evlenir , biz de işte böyle yaşlanıyoruz ; yıl yıla, gün güne benzemiyor . Bu neden böyle ?
İnsan neden evlenir ki? Evlilik bir fantezidir; hayat öykümüze eşlik edecek yareni, bizi kabul buyuracak eşi, insan canlısının şu makûs yalnızlığını öteki yarısında arama fantezisidir.
Jane Austen Mansfield Park'ı 1813 yılının ilkbaharında yazma­ya başladı; kitap ertesi yıl yayımlandı.Austen romanında, Fanny Price adlı utangaç ve alçakgönüllü bir kızın öyküsünü anlattı: Fanny, Portsmouth'lu meteliksiz bir ailenin kızıdır.Teyzesi Leydi Bertram ile eniştesi Sör Thomas, Fanny'nin ai­lesini biraz rahatlatmak için yeğenlerini
1916’da Lenin’in (o sıra eski) metresi olan Inessa Armand, Lenin’e yazdığı bir mektupta, gelgeç bir tutkunun bile bir adam ile kadının birbirini aşksız öpmesinden daha şiirsel ve temiz olduğunu belirtmişti. Lenin in buna yanıtıysa şu olmuştu: “Görgüsüz eşlerin birbirini sevmeden öpmesi kötüdür. Buna katılıyorum. Peki bunu neyle kıyaslamak gerekir? Galiba: Aşk dolu öpücüklerle. Lâkin bunun karşısına gelgeç’ (niye gelgeç) bir tutkuyu (neden aşk değil?) çıkarıyorsun ve bunun sonucunda mantıksal olarak, aşksız öpücüklerin (gelgeçlik) aşksız evlilik öpücükleriyle tezat oluşturduğu sonucu çıkıyor.... Bu tuhaf.” Lenin in yanıtı, eski ilişkinin acı hatırasının sebep olduğu, şahsi küçük-burjuva cinsel kısıtlayıcılığının bir kanıtı olarak görülüp geçilir genelde; fakat bu yanıtın başka yanları da var: Evlilikteki “aşksız öpücüklerin” ve evlilik dışı “gelgeç ilişki’nin aynı madalyonun iki yüzü olduğu içgörüsüdür bu - her ikisi de, koşulsuz bir tutkulu bağlılığın gerçeğini simgesel duyuru biçimiyle birleştirmekten kaçınır. Evliliğin genel geçer ideolojisindeki örtük varsayım (veya buyruk), tam da, evlilikte aşkın olmaması gerektiğidir: İnsan kendini aşırı tutkulu bağlılıktan kurtarmak, onun yerine sıkıcı gündelik alışkanlıkları geçirmek için evlenir (tutkunun ayartısına karşı da konulamıyorsa, evlilik-dışı ilişkiler vardır...).
Reklam
Rıfat Ilgaz'ın hastaneye yatışı ile ilgili, Başdan gazetesinin, 28.1.1949 gün ve 25. sayısında şu haber verilmiştir: "... hastaneden çıkan Ilgaz, on gün kadar savcılıkta ifadeler ve muhakemelerle meşgul olmuş ve tekrar hastalığı arttığından yatağa düşmüştür. Rıfat'ı para ile yatıracak bir hastane dahi bulunamamış, nihayet Vali Vekili Haluk
150 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.