Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Mutlu Aşk Yoktur
İnsan her şeyi elinde tutamaz hiç bir zaman Ne gücünü ne güçsüzlüğünü ne de yüreğini Ve açtım derken kollarını bir haç olur gölgesi Ve sarıldım derken mutluluğuna parçalar o şeyi Hayatı garip ve acı dolu bir ayrılıktır her an Mutlu aşk yoktur Hayatı Bu silahsız askerlere benzer Bir başka kader için giyinip kuşanan Ne yarar var onlara
572 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
49 günde okudu
Bir insana “Hayatında en sevdiğin kitaplardan birisi hangisidir?” diye sorduğunda alacağın cevaptaki kitabı okursan mutlaka sana bir şey katacağını söyleyebilirim. İşte böyle bir sorudan sonra “Jane Eyre” cevabını aldıktan sonra bu kitap bir insanın kalbine dokunabilmişse elbet okumaya değerdir diyerek açtım İngiliz bir kadın yazarın olan bu
Jane Eyre
Jane EyreCharlotte Brontë · Martı Yayınları · 201331,4bin okunma
Reklam
76 syf.
9/10 puan verdi
·
10 günde okudu
İnsan algısından geçtikten sonra kavramların değişik anlamları vardır. Bu bize insanın ne denli yoğun bir varlık olduğunu kanıtlar. Nedir peki bu kavramlar? Mesela renkler. Herhangi bir renk, herhangi bir insanda her anlama gelebilir. Bu, insanın bakış açısına ve yaşamış olduğu şeylere göre değişir. Bir insanın geçmişinden hiç bahsedilmese bile bu gibi kavramların onda meydana getirdiği etkilere bakarak o insanın geçmişine dair fikir sahibi olabiliriz. İşte Tomris Uyar bunu mükemmel bir şekilde yapıyor. Karakterleri daha tanımadan neler yaşadığını, neler düşündüğünü bir nebze olsun anlayabiliyorsunuz. Bunu ustalıkla kullanmasının belki de en büyük kanıtı sadece tek bir kavramdaki bir örneği kullanması: Kırmızı renk. Sekiz öyküden oluşan kitapta her öyküde bir "kırmızılık", bir "kızıllık" var. Her karakter bu renge rastlıyor ve farklı şeyler düşünüyor bu rengi görünce. Kimisi sonbahar yapraklarındaki kızıllığı görüyor kalbi yumuşayıveriyor, kimisi kırmızı bir kıyafet görüyor anılarından dolayı üzülüyor. Bunların hepsi de o karakterler hakkında fazla bir açıklama yapılmasa dahi onlarla tanışmamıza yetiyor. Kitap da bir "kırmızı", bir "kızıl" olunca bizim de kitaba karşı olan algımız farklı farklı oluyor haliyle. Benim algım ise şu oldu: Kendine alıştırıveren hikayeler bunlar, tıpkı gözü almayan yumuşak bir kırmızı renk gibi. Aramızdaki Şey, gerek "kırmızılığı", gerek de hikayelerine ısındırıvermesi ile (benim algım) çok güzel bir hikaye deneyimi olacaktır yeni okuyacaklara.
Aramızdaki Şey
Aramızdaki ŞeyTomris Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20191,664 okunma
264 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Yazarın canı yanmış, yazdıkça canının acısı geçer sanmış, yazdıkça daha da yanmış… Yakınçağ Türkiye ve dünya tarihi kitaplarını gördüğünüzde, Japon turistler gibi şaşkın şaşkın bakmaya başlıyorsanız kitabı tam olarak özümsemeniz zor. Birbirinden farklı olayları art arda sıralıyor derken bir süre sonra tek bir şeyi anlattığını fark ediyorsunuz. Kurgu takdire şayan… Sözün özü, çook karamsar bir kitap. İnsanda ne parçalayacak edebiyat ne de söyleyecek söz bırakıyor. Ne yaparsak yapalım değiştiremeyeceğimiz DÜZEN i diyor. O zaman ne yapıyoruz ???? Hunileri çıkarıyoruz, kim ne derse desin umut fakirin ekmeğidir deyip , bugün gülmeyebilirim ama benden alamayacağınız bir “yarın” var diyoruz. Gelmeyeceğini adımız gibi bilsek de “o gemi bir gün gelecek İsmail Abi” demeye devam ediyoruz… Yani şarkı söylüyoruz hemi de avaz avaz… youtube.com/watch?v=o28aI34...
Tol
TolMurat Uyurkulak · Metis Yayınevi · 20132,139 okunma
"İnsanda ne var öğren?" İnsanda sevgi olduğunu anlamıştım.
Sayfa 25 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 8. basımKitabı okudu
"Git kadının ruhunu al, sonra da şu üç kelamımı öğren: İnsanda ne var? İnsana ne verilmemiştir? İnsan neyle yaşar?"
Sayfa 24 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, 8. basımKitabı okudu
Reklam
Düşünebilmek, insanın öğrendiği son şeydir. Düşünme denen işin zorluğu, çetinliği de buradan gelir. Zorlu bir kol çalışmasından duyulan acılar, düşünme sırasında duyulan acıların yanında hiç kalır: Çünkü düşünme, insanda ne var ne yoksa hepsini soğurur, insanın tüm gücünü, tüm zamanını tüketir.
Sayfa 102Kitabı okudu
632 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
11.09.2015
Rusya ya da değil Muhtemelen bu şekilde bir yapıt verebilmek için var olan müthiş zekânın yetenek, bilgi ve yorumlama yeteneğiyle harmanlanması gerekir. Oblomov, beraberinde baş ağrısı, uykusuzluk, kırgınlık, kimi zaman öfke kimi zaman yersiz bir bunalım, eleştiriye açmışçasına bir yorumlama isteği getiren bir roman. Roman değil, kaliteli bir
Oblomov
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,4bin okunma
"Git kadının ruhunu al, sonra da şu üç kelamımı öğren: İnsanda ne var? İnsana ne verilmemiştir? İnsan neyle yaşar?"
1.000 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.