Büyük bir umutla, merakla başladığım bu kitap Japon Edebiyatı adına okuduğum ilk kitap oldu. Yazarın intiharından önce kaleme almış olması kitabın albenisini gözümde yükseltti. Gelin biraz içeriğinden bahsedelim:
Ana kahramanımız Yozo, küçüklüğünden beri insanlardan ve toplumdan korkmuş, onlara aidiyet duygusu geliştirememiştir. İnsanlara ve topluma karşı korku duygusunu barındıran Yozo, tüm bunlarla başa çıkmak için 'Soytarı' maskesini takmıştır. Bu maskeyle insanları güldürüp eğlendirirken, arka planda korku duygusunu bastırmaya çalışır.
Yaşı ilerledikçe kadınlara, uyuşturucuya ve içkiye yönelir. Birkaç defa da intihar etme girişiminde bulunur.
Popülariterliliğin etkisiyle yükselmiş bir kitap olduğunu düşündüm okuyunca. Çoğu okuyucunun hayran kaldığı, müthiş dersler çıkardığı, çok derin manalara ulaştığına tanıklık ettim fakat bende bunların hiçbiri olmadı. Beğenenlerin çoğu baş karakter ile kendileri arasında bağ kurmuş olanlar. Fakat bende bu durum gerçekleşmedi.
Okurken genel olarak çok fazla sıktı beni, kendimi vermeye çalıştıkça başarısız oldum.
Tüm bunların dışında yazarın içinde bulunduğu psikolojik durumu çok başarılı aktardığını düşünüyorum. Kaleminin bu yönde kuvvetli olduğu çok belli. Saygı duydum. Ayrıca şöyle bir düşününce psikolojik olarak belirli bir sıkıntı seviyesinde olanlara da şahsen önermem.