Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Uyarı ⚠
Yaşam tarzınıza, kültürünüze, evlilik yapınıza ve bütçenize uymayan bir düğün, sizin düğününüz değildir, tribünün düğünüdür. 3 saatlik bir düğün için 3 yıl borç ödeyip, evliliğin en taze yıllarını elinde hesap makinesiyle geçirmenin var mı bir mantığı? İnsanlara güzel menüler, şık bardaklar, gelenlerin bile anlamadığı sırf elit görünmek için
Mescid-i Aksa
. Göçle İşgal Edilmiş Topraklar Ancak Güçle Kurtulur! .
Reklam
Eski Bir İstanbul Hanımefendisi anlatıyor; Yıl 1919. İstanbul baştan aşağı İngilizlerin işgali altındaydı. Liseyi yeni bitirmiştim. Güzel bir kızdım. Dünür gelmeye başladılar. Biri avukatmış. Gösterdiler uzaktan, boylu poslu yakışıklı bir delikanlıydı, beğendim. Nişanlandık. Nişanlımı seviyordum. Mutlu bir yuva kurmak hevesi ile lamba ışığının altında sabahlara kadar oyalar örüyor, çeyizler hazırlıyordum. Ama çok geçmedi ki mahallede bir dedikodu yayıldı. (Ayşe'nin nişanlısı avukat değilmiş, ipsizin biriymiş, üstelik cami önlerinden tabut taşıyarak karnını doyuruyormuş.) dediler. Alt üst oldum, babam götürdü, uzaktan izledik, gerçekten de tabut taşıyordu. Yıkıldım. Nişanı atıp, ayrıldık. Aradan 5 yıl geçti. Evlenmiştim, bir de çocuğum olmuştu. 1924 yılıydı. Artık ülkemiz özgürdü. Bir gün Beyoğlu'nda rastladım ona. Oğlum yanımdaydı. Beni görünce titredi, ceketini düğümledi. Saygı göstererek durdu önümde. “Vaktiniz varsa size bir çay ikram etmek isterim" dedi. "Olur." dedim. Bir büroya girdik. Burası bir avukatlık bürosuydu ve kapıda adı yazıyordu. İçerde yardımcıları çalışıyordu. "Siz gerçekten avukat mısınız?" dedim. "Evet" dedi. "Peki, avukatsanız neden cami önlerinden tabut taşıyordunuz ?" diye sordum. Durdu, başı öne eğildi. "Beni affedin" dedi. "İstanbul işgal altındaydı, her taraf İngiliz askeri kaynıyordu. Her şeyi didik didik arıyorlardı. Biz de Anadolu'ya, Milli kuvvetlere ancak, cenaze süsü vererek tabutlarla silah kaçırıyorduk. Bu ülke için hayati bir işti. Bunu size söyleyemezdim..!!"
Akışımın sürekli saçma sapan kitaplara yapılan sponsorlu paylaşımlarla işgal edilmesinden bıktım!
Gazee
Ramazan ayında, koca koca adamlar hâlâ orucu neyin bozduğunu tartışıyorlar. Oysa ki bilmiyorlar sessizlikte orucu bozuyor. "Haksızlık ve zulüm karşısında susan dilsiz şeytandır" Susmayın! haykırın: #Gazze işgal altında!
İçimizde ne kadar çok İsrail'i haklı gören Yahudi çıbanı varmış böyle... Hiç kimse de demiyor ki 80 yıldır işgal ede-ede bir kibrit kutusu kalan Filistin'de bu çıbanların ne işi var? Birileri gelip ailenizden bir çoğunu katledip sizi evinizden yurdunuzdan edip oraya yerleşse, yaygarayı koparıp olmadık yerlerinizi ayırmayı bilirsiniz ama.. Alçaksınız olm alçak, kansız ve şeref yoksunu olduğunuz kadar sizin tohumunuz da bozuk..
Reklam
Tercüman Recep
Her şey, bir iş görüşmesinde bana sorulan, "İngilizce biliyor musunuz?" sorusuna verdiğim "Evet" cevabı ile başladı. Bu sayede bir otelde güvenlik görevlisi olarak işe başladım. Garip olan ise benim İngilizce bilmiyor oluşumdu. Hem güvenlik görevlisine İngilizce niye lazım olsun ki? Ortaokul ve lisede altı yıl boyunca
İyi ki Yunan Galip Gelmedi
Kısa bir vaktinizi alacağım ama uygulamadaki bazı arkadaşların Kadir Mısır(lı)oğlu hayranlığı ve paylaşımlarına istinaden bunu paylaşmak istedim. Öncelikle bas bas bağıran bazı Kadir Mısıroğlu fanlarının "sözü eksik söylüyorsunuz devamını da getirin!" dediği söz tam olarak neymiş, tamamlayınca ne oluyormuş hep birlikte
“Keşke yunan yenseydi” diyenler, acınız sevincimizdir:))
Benim kahramanım M.Kemal ATATÜRK'tür.. Tüm dünyanın bildiği kabul ettiği ve önünde saygı ile eğildiği Türkiye Cumhuriyetinin tek başkomutanıdır. Ülkemi kanlar ve işgal altından kurtaran bir lider. Bugün o gündür işte.. Zafer bayramımız onurlu ve her şeye rağmen kutlu olsun.
Drew'im..
-"İlgi alanına girmiyor muyum yoksa?" +"Tüm alanlarımı işgal ettiğini hemen şimdi bu yatakta gösterebilirim ama unut bunu."
Reklam
Empati & Özeleştiri
Gına geldi bu yeni yazarlardan değil mi? Her önüne gelen kitap basıyor, sayfayı sürekli işgal ediyorlar, mesajla rahatsız ediyorlar... Bakın iddia ediyorum; onlarca okur tarafından takdir edilmiş, beğenilmiş olmasına rağmen, şu andan itibaren tanıtım yapmayı bırakayım tarihe karışır. Sık sık akışta görmenin verdiği rahatsızlığı anlıyorum, rahatsızlık verdiklerimden de özür diliyorum. Saygılar, sevgiler... Tedarik etmek için bu göneriyi inceleyiniz 👉 #197548228
Islahat
Islahat
Selahattin Tomar
Selahattin Tomar
Gazze
İstanbul haritasında Beykoz ilçesine göz atmanızı istiyorum. Gazze hemen hemen Beykoz ilçesi kadar bir yer. Gazze'nin nüfusu 2.3 milyon. Dünyada nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu yer. Gazze'de havaya doğru bir taş atsanız muhtemelen birinin kafasına denk gelecekken 1 haftada 6000'den fazla bomba atıldı. Hani kalabalığa
Ona aşık olmadım, sizi temin ederim. Fakat lakayt da kalmadım. Daha doğrusu beni biraz işgal etti İşte o kadar.
Peyami Safa
Peyami Safa
Bugünlere kolay gelinmedi..
Eski Bir İstanbul Hanımefendisi anlatıyor; Yıl 1919. İstanbul baştan aşağı İngilizlerin işgali altındaydı. Liseyi yeni bitirmiştim. Güzel bir kızdım. Dünür gelmeye başladılar. Biri avukatmış. Gösterdiler uzaktan, boylu poslu yakışıklı bir delikanlıydı, beğendim. Nişanlandık. Nişanlımı seviyordum. Mutlu bir yuva kurmak hevesi ile lamba ışığının
Filistin Hikaye şu: Beyaz noktalarda yaşayan Yahudiler yıl yıl Filistinlilere ait (Yeşil) bölgeleri işgal etti. Evlerine, tarlalarına yerleşimler kurdu. Filistinliler işgal edilmiş topraklarındaki saldırganlara saldırınca terörist oldu. 1- Filistin'li mücahidlerin daha bu yıl, geçen yıl, hatta geçen ay işgal edilen topraklardaki işgalci
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.