Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Anlam Arayışımız
Farkında olalım ya da olmayalım hepimiz yaşamak için bir anlama muhtacız. Özellikle de acı çektiğimiz zamanlarda. Eğer acımızda bir anlam bulamıyorsak hiç şüphe yok ki o acı daha da katmerleşir. Victor Emil Frankl tam da bu anlam üzerine yazmış "İnsanın Anlam Arayışı" kitabını.
Frankl, bir insanın yaşayabileceği en ağır acıları çekmiş,
https://balkandays.blogspot.com/2023/01/cevdet-said-ademoglunun-ilk-mezhebi.html
“ Sonuçta kim iyi şeylere nail olursa; bundan dolayı Allah Teâlâ'ya hamd etsin, kim de kötü bir sonuçla karşılaşırsa, bundan dolayı sadece kendi nefsini kınasın; suçu kendinde arasın!”, Hadisi Şerifi ile bu konudaki benzer birçok ayeti kerimeyi hakkıyla idrak edebildiği zaman Ademoğlu bu dünyada başına gelenleri ve kendi yapıp ettikleriyle
Öncelikle Bu değerli kitabı bizlere hazirlayarak sunan yazar ; Volkan Gümüş 'ün anlatım dili oldukça güzel ,akıcı ve öğretici olmuş.
Değerli yazarımızın emeğine sağlık.
Faşizm ilgili bildiğim yanlış bir bilgiyi ,
Yani Faşizmin ilk düşünürünün ve kurcusu Alman Adolf Hitler olmadığını ,
doğrusunun İtalyan Benito Mussolini olduğunu öğrendim.
️New York'tan Buenos Aires'a giden bir yolcu gemisinde geçen bir hikaye. Başrollerinde bir dünya satranc şampiyonu, hikayeyi nakleden sıradan bir oyuncu ve esas adam Dr. B. var.
️Nazi işgali sırasında tutuklanan Dr B. işkence görmek yerine tamamen tecrit edildiği, hiç bir şeyle uğraşma imkanı olmayan bir odada tutuluyor. Burada zihinsel, psikolojik sıkıntılı süreçleri ve sonrasinda gorevlilerden birinin cebinden çaldığı satranç kitabıyla zihinsel çöküşe dayanması anlatılıyor. Ancak bir süre sonra satrançla kafayı bozuyor, bir nevi "satranç zehirlenmesi" yaşıyor.
️Karantinadaki psikolojik , zihinsel durgunluk zamanlarımız aklıma geldi okuyunca.. Bizim için de zordu mutlaka ama bu derece bir soyutlanmislik tam bir işkence metodu ve bambaşka bir zorbalık bence. Mütercimin dediği gibi; kişinin hayat boyu izlerini tasiyabilecegi "entelektüel zehirlenme"nin ta kendisi...
266 syf.
·
Puan vermedi
Cesur Yeni Dünya,1932 yılında Aldous Huxley tarafından yazılan bir distopya romanıdır.
Aslında bu bir kitap George Orwell'ın 1984 adlı kitabına, toplumları uysallaştırıp yönetme bakımından benzerdir. Birinde büyük Birader'e biat ettirilirken diğerinde ise Ford Hazretleri'ne biat ettirilir fakat Orwell'ın 1984'ü sert, totaliter ve akıl almaz
Satranç
Stefan Zweig'in ilk okuduğum eseri. Çok merak ederek aldığım bir kitaptı; Nazi döneminde yaşayan ve kendisinden bilgi almak için her türlü işkenceye maruz kalıp hapsedilen Dr.B, kendisine işkence yapan kişinin cebinden çaldığı bir satranç kitabıyla satranç oynamayı öğreniyor ve New York'tan, Buenos Aires' e giden bir gemide dünya satranç şampiyonuyla satranç oynayan Dr. B' nin yaşadıkları kitabı heyecan içinde okumanıza sebep oluyor.Zaten yazar Zweig Hitler döneminde yaşamış ve bundan fazlasıyla etkilenmiş birisi olarak nazi işkencelerinin bir insanı fiziksel ve ruhsal olarak nasıl körelttiğini işlemiş; bir yandan da karakterin satranç ile özgürleştiğini okuyucuya güzel bir şekilde aktarmış. Satranç'ın bir oyundan çok kişinin karakter yapısını,bir adım sonra ne yapacağını nasıl hareket edeceğinin gösteren bir kişisel analiz metodu olduğunu da anlıyorsunuz.Okunması gereken günümüz klasikleri arasında...
80 syf.
·
Puan vermedi
Kitap çok akıcı , sade ve bir nefeslikte okunulabilecek bir eser.
Tuhaf bir işkence metodu kullanamışlar Dr.B.’nin düşüncelerini köreltmekle bedeninde ele geçireceğini zannetmişler ve hedefede ulaştığını görüyoruz kitapta ...
Asıl beynimi kurcalayan Zeynep Gazali’nin bütün bedensel , zihinsel , psikolojik olarak uyguladıkları işkenceye rağmen , her seferinde bir öncekinden daha da umutlu olması idi ...
Eee Müslümanlık , mü’minlik Allah’a inanç , İman şuuru bunu gerektiriyor ...Çünkü kendisi hiç yalnız değildi...Elhamdulillah
Kadınlara ithafen/ Homo Erkektus'a nasihat
İlk öncelikle incelemeye mizojininin tanımını yapmakla başlamak daha iyi olur. Sevgili okurlar mizojini tek ifadeyle kadın düşmanlığı demektir. Kitabın ana teması kadınlardan nefret etmenin tarihidir. Bu mizojini tarihine bakıldığında, okunduğunda bazı durumlardan ötürü insanın kanının donması hiçten bile değildir. İnsanlık tarihi boyunca kadın
Uzun süre önce okuduğum ama inceleme kısmını sürekli ertelediğim bir kitap (alıntılar gibi)... Kitabı bitirdikten sonra aklıma takılan tek soru acaba Zweig i intihara sürükleyen de hiçlik hissi miydi?... Hiçliğin ve sistematik hiçleştirmenin tarifi ancak bu kadar derinden yapılabilir. Hitler Faşizminin (ki genelde Faşizmin) Gestapo eliyle yürüttüğü en kusursuz ve sistematik işkence metodu olan hiçleştirme yi, okurken iliklerinize kadar hissedebileceğiniz bir kitap. Hiçleştirilen bir yalnızlığın çaresizlik içinde çıkış yolu ararken bir Gestapo komutanının cebinden aldığı satranç kitabıyla hayata tutunmaya çalışması ( ki sonucunda da ne kadar tutunabildiği - yaşama dair aldığı yaralar- ortada) ve dayatılan hiçlik içinde yalnızlığı köreltmesi ancak bu kadar muazzam anlatılabilirdi...Ne düşünürsünüz bilmiyorum ama Zweig yüzyılın yazarlarından biridir bence... Hiçleştirme çaresizliğinin yerini Tepkisizliğin aldığı bu dönemde okunması gereken bir kitap olduğunu düşünüyorum...