Bir bilge, dünyaya hükmeden üç güç
vardır diyor çok haklı olarak; bunlar akıllılık,
güçlülük ve şanstır. Sanırım bu sonuncusu
dünyaya en çok hükmedendir. Çünkü yaşam
yolumuz bir geminin rotasına benzetilebilir.
Yazgı, iyi ya da kötü talih, bizi hızla ileri
götürmekle ya da çok yana savurmakla bir
rüzgâr rolünü oynar; kendi çabalarımız ve
çalışmalarımız ise buna karşı çok az etkilidirler. Kendi çabalarımız kürek rolünü üstlenirler:
Kürekler saatler süren çalışma sonunda bizi
biraz ileri götürdükten sonra, apansız bir rüzgâr
bizi yine geriye savurur. Buna karşılık rüzgâr
uygunsa, bizi küreklere gerek duymayacağımız
ölçüde hızlandırır. Bir İspanyol atasözü şansın
bu gücünü isabetli bir biçimde dile getiriyor:
"Oğluna şans ver de sonra istersen denize at!"
Koheleth şöyle diyor : "Ölüm günü, doğum gününden daha iyidir."
Çok uzun bir yaşamı arzulamak, yine de bir yürekliliktir.
Çünkü bir İspanyol atasözü der ki: "Çok yaşayan, çok da kötü şey yaşar.”