Üzerine fazla yorum yapılacak bir kitap değil zaten herkes filmini muhakkak izlemiş duymuş bi şekilde bilgi sahibi olmuştur. Gerçekten bir baş yapıt. Romanıda filmi gibi gerçekten inanılmaz ve Stephen King'in Esaretin Bedeli'nden sonraki en iyi eseri mutlaka okunmalı. Çünkü izlemekle okumak bir değildir. Herkes izlemeyi tercih eder çünkü daha kolaydır ama aslında kitaplar çok daha etkileyicidir..
Yeşil YolStephen King · Altın Kitaplar · 20217,9bin okunma
kitap gerçekten akıcı ve ilişkiler üzerine yazılmış güzel kısa yazılar var ancak başlı başına okunulacak bir kitap gibi değilde asıl kitabınızı okurken canınız sıkıldığında iki sayfa da ' soğuk kahve' den okuyayım diyebileceğiniz bir kitap... İyi okumalar...
Soğuk KahveAhmet Batman · Destek Yayınları · 201314,3bin okunma
‘Kürk Mantolu Madonna; Maria Puder’, ‘Üst Kattaki Terörist’in Alt Kattaki Komşusu; Nurettin ‘, ‘Yüzüncü Ad’ın Dul Kadını; Marta’, ‘Baltası Kadar Masum Katil; Raskolnikov’, ‘İsimle Ateş Arasında; Nihade’, ‘ 5 yaşında kocaman bir çocuk; Alper Kamu’, ‘Afili Filinta; Nuh Tufan’, ve dahası...
Ben kimseyi Ömer kadar sevmedim.
Öyle roman
Çin'den gelen, tekerlekli sandalyede yaşayan bir adam Perry Mason'a müracaat eder ve komşusunda işlenen cinayetten ötürü kendisinin adının duyulmaması gerektiğini söyler.
Komşu binasında da her şey evin hanımının boş ama kapalı bir konserve kutusu bulması üzerine başlar.
Olayları merak eden Mason komşu binaya doğru hareket eder ve olaylar gelişir.
İlk defa mahkeme sahnesi olmayan bir Perry Mason romanı okudum.
Komiser Tragg de çok iyi idi.
Mutlaka okunması gereken polisiyelerden
Ölümün YüzüErle Stanley Gardner · Akba Yayınları · 19707 okunma
Bu kitap için eh işte bile der miyim? Sanmıyorum. Fazla yüzeyseldi, hiç zevk alamadım okurken. Yazar güzelim Dominic ismini Nic diye yazmasıyla zaten beni benden aldı. Olivia ismine de Livy demesi üzerine tuz biber oldu. Rahat bırak güzelim isimleri, değil mi.. Dominic, Olivia'ya afedersiniz etmediği kelimeleri bırakmadı kız da ne gurursuzmuş hep peşinden gitti. Peh dedim. Yazar gerçi bir yerde ters köşeye yatırdı. Zaten onu da yapmasaydı rezil bir kitap olmuş bu ne böyle derdim. Aslında konunun zemini iyi ama üzerini sağlamlaştıramamış, bu konuda başarısız kalmış yazar. Bir de bu kitap seri. Diğer kitapları da basılsa okur muyum, sanmıyorum..
Seriyi merak edenlere;
1. Led Astray by a Rake - Aşkın Kollarında
2. A Most Sinful Proposal
3. To Pleasure a Duke
4. Sin With a Scoundrel
5. Wicked Earl Seeks Proper Heiress
Çok daha iyi bir roman olabilirdi dediklerimden biriydi.Yazar, karşımıza çeşitli vesilelerle çıkmış Amerikan mevzularını derleyerek bir polisiye roman yazmış.Gizli mekanlarda denemeler yapan Amerikan hükümeti-CIA ortaklığı, insanlar üzerinde korkunç yan etkilere neden olan psikolojik tedavi amaçlı ilaçlar, FBI ve onun binbir çeşit ruhsal karmaşa içindeki ajanları ve bir seri katil...Bilmem sizlere de tanıdık geldi mi?Her zaman yorumlarıma yazarım romanlarda detayları severim. Ama bu detaylar tekerrüre dönüşüyorsa o zaman afakan basar. Bu romanda notumu kırmama neden olan unsurlardan birisi buydu.Aslında oldukça fazla sayıda karakterin yer aldığı, işin boyutunun nereden nereye uzandığını anlamanıza engel olan bir kurgunun üzerine inşa edilen bir romandı. romanlarda bir de geriye dönüşleri çok severim ve bu roman o anlamda ziyadesi ile zengindi. Ama...Yazar, romanını eserin adına bağlayabilmek adına sonu bir galeyanla yazmışlık hissi yarattı en başta.Her anında bir halüsinasyon anı bekliyorsunuz haliyle çünkü olaylara neden olan unsurlardan birisi ciddi yan etkilerinin geç idrak edildiği piyasada peynir ekmek gibi giden ilaçlar. Ve roman ilerlerken geriye dönüşlerle verilen gizli bir proje. sonda yazılanlar çok daha vurucu bir etkiyle verilebilecekken bir keşmekeş ortamı ile bağlanıp insana "nasıl yani?" dedirterek bitiverdi.kendimi kitabı baştan itibaren boşuna okumuş gibi hissettim birdenbire.Kahramana üzülemedim bile.Ama bence üzülebilmeli onun hisleriyle birlikte yıkılmalıydım.Neyse...yine de acil durumda bir polisiye roman ihtiyacı hasıl olursa okuyun derim.
HalüsinasyonAlein Kentigerna · Panama Yayıncılık · 20212,882 okunma
Son derece güzel bir Mike Hammer romanı daha. Velda 7 sene boyunca gizli bir işte çalışır ve Hammer elinde federal kimlikle geri döner. Bu arada eyalet vali adayı Sim Torrence'in kızını öldüreceği iddia edilir. Sue ile görüşen Hammer bu işi üzerine alır. Ancak işin içinde 3 milyon dolarlık bir hırsızlık ve cinayet teşebbüsleri bulunmaktadır. Mike acaba postu deldirmeden kurtulabilecek midir? Bunun da finali iyi bağlanamasa da güzel bir roman olmuş.
Kitap; "benlik", "Burada", "YENGEÇ", "SAHİCİLİK SAHTELİK üzerine Geri-bakışlı Notlar" adında bölümlerden oluşuyor. En başta benliği "Buradayım" önermesiyle benliğin zamana ve mekana bağlı olduğunu, gelip geçiciliğini, değişkenliğini tartışıyor, kendine özgü şüpheci tavrıyla ve daha önce aklımıza çok gelmeyen fikirlerle. Sonra içinde ulaşamadığı, tam olarak muvaffak olamadığı benliğe yengeç adını verip onun üzerine gidiyor. Daha sonra sahicilik ve sahtelik üzerinden benliğin dışavurumu olan tavır, davranış ve söylemin ne kadar açık olabileceğini, samimiyetin sınırlarını tartışıyor. Kitabı sanki bir iç monologmuşcasına okuyabilirsiniz. Okuma zevki bakımından da oldukça iyi.
Hayat can sıkıntıları okyanusunda vecde gelme adalarıdır ve otuz yaşından sonra kara nadiren görünür. En iyi durumda, aşınmış bir kumsaldan diğerine dolaşıp dururuz ve çok geçmeden üzerine bastığımız bütün kum tanelerini tanır gibi oluruz.