Jonathan Livingston

Ustalık Gerektiren Kafaya Takmama Sanatı Mark Manson

07 Mart 2020 16:13

Bir kitap okudu

200 syf.

8/10 puan verdi

Beğendi

7.2/10 · 13,1bin okunma

Reklam

Jonathan Livingston isimli okurun 8 yeni kitabını göster

Jonathan Livingston

07 Şubat 2020 00:00

Çavdar Tarlasında Çocuklar J. D. Salinger

"Olgunlaşmamış insanın özelliği, bir dava uğruna soylu bir biçimde ölmek istemesidir, olgun insanın özelliği ise bir dava uğruna gösterişsiz bir biçimde yaşamak istemesidir."

Sayfa 176 - YKYKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör

Jonathan Livingston

Öz: Eğitimde ve Hayatta Tutku Yaratmak Ken Robinson

05 Şubat 2020 18:33

Bir kitabı okumayı düşünüyor

8.2/10 · 143 okunma

Jonathan Livingston

23 Aralık 2019 23:40

136 syf.

6/10 puan verdi

Nedense enerjimiz pek tutmadı. Dili akıcı ama aynı zamanda kapalı idi. Her bölümde vermek istediği mesajı alıyorsunuz ancak keşke daha dolu dolu bahsetseydi diyorsunuz çünkü çok güzel tespitleri var. Arada kopukluk ve gereksiz ayrıntılar hissettim. Aslında kitabın tarzı bu. Bilerek böyle bir üslup seçmiş yazar. Her şeyi anlatmak istememiş, anlıyorsunuz. Boşlukları doldurma işini size bırakmış. Basmakalıp okuma algısını değiştiren önerileri var. Kalıpların dışına çıkarıyor okuru. Yine de vermek istediği mesaj için okunur. Belki bir başkası çok da sevebilir. Sadece ben daha farklı bir beklenti ile okudum sanırım. Son yirmi sayfada “Okurun Haklarından” bahsediyor. Almadan önce biraz içini inceleyin, zaten bir fikriniz olur diye düşünüyorum.

Roman GibiDaniel Pennac · Metis Yayınları · 2021738 okunma

Reklam

Jonathan Livingston

21 Aralık 2019 18:58

152 syf.

8/10 puan verdi

Beğendi

Neden okuruz? Kitap okuma teknoloji çağında devam ettirilebilir mi? Bir roman ile bir filmin zihin dünyamızda bıraktığı etkiler nasıldır? Kitap okuyan bir insanın zihninde neler olur? gibi çeşitli zihin açıcı sorular çeşitli yazarlar tarafından tartışılıyor kitapta. Yalnız içlerinden iki yazar var ki... Onların yazdığı kısımları özellikle okumanızı öneririm. Bunlardan birisi Blake Morrison "Okumayla İlgili On İki Düşünce" kısmını kaleme almış. Diğeri ise Tim Parks "Etkin Okuma" kısmında. Özellikle Tim Parks. Kendisine ait altını çizdiğim satırlardan birkaçını yazacaktım fakat çok fazla oldukları için ve bütüncül fikri tam yansıtmayacağını düşündüğüm için yazmadım. Kitaplara nasıl yaklaşmanız gerektiğini anlatan kılavuz türünde bir kitap. Kısa ve oldukça akıcı. Okunmaya değer.

Okuma Üzerine Yakın OkumalarKolektif · Delidolu Kitap · 201857 okunma

Jonathan Livingston

21 Aralık 2019 18:47

Mesele nereden ya da ne zaman başlanıldığı değildir. Mesele, sözcükleri düzenleme, onları sarf etme tutkusudur.

Sayfa 67 - Delidolu YayınlarıKitabı okudu

Jonathan Livingston

21 Aralık 2019 18:43

Kitaplar bahçeler gibidir, Kindle ya da tabletse daha çok birer süpermarkete benzer: Hayatı kolaylaştırırlar, ama içinde istediğiniz gibi dolanamazsınız.

Sayfa 48 - Delidolu YayınlarıKitabı okudu

Jonathan Livingston

21 Aralık 2019 18:41

Yani, gerçek dünyanın üzerimizdeki gücünü sınırlamak için okumak. Daha iyi bir neden olabilir mi?

Sayfa 31 - Delidolu YayınlarıKitabı okudu

Jonathan Livingston

21 Aralık 2019 18:38

Gerçek hayatta bu tip insanlara çapkın deriz. İyi kitaplar da böyledir, yalnızca bize ait gibi dururlar, ancak aslında herkese aittirler.

Sayfa 20 - Delidolu yayınlarKitabı okudu

Reklam

Jonathan Livingston

18 Aralık 2019 16:26

76 syf.

9/10 puan verdi

Beğendi

Kitabın özetini değil çözümlemesini yazmak istedim. Zweig de tıpkı Dr. B. gibi sadece yahudi olduğu için çok sevdiği ülkesinden ayrılmak zorunda kalmıştır. Acımasız gestaponun zulmü, tıpkı karakter gibi onun da hayata olan inancını bitirmiştir. Bu kitap Zweig’in son kitabıdır, daha sonra eşiyle birlikte intihar etmiştir. Dr. B ise Hitler döneminde

devamını oku

SatrançStefan Zweig · Doğu Batı Yayınları · 2017236,5bin okunma

Jonathan Livingston

01 Aralık 2019 19:32

545 syf.

7/10 puan verdi

Puşkin, Rus edebiyatını romanla tanıştıran ilk yazardır. Yüzbaşının Kızı romanı da bu ilk romanlardan bir tanesidir. Roman oldukça sade ve akıcı bir dil ile yazılmıştır. Buna rağmen karakterler romanın dili ile uyumlu bir şekilde derinleştirilmiştir. Savaş, isyan ve bu uğurda verilen kayıplar arasına gerçekçiliğin öne çıktığı bir aşk hikayesi sığdırılmıştır. Roman ne bir aşk romanıdır ne de bir savaş romanı. Genç bir delikanlının derinden hissettiği kahramanlık ve aşk duygularını okuyucuya tüm şeffaflığıyla aktarabilmiştir Puşkin. Roman, kendi dönemi içerisinde değerlendirilmesi gereken öncü bir romandır. Yüzbaşının Kızı yazılmasaydı, Tolstoy′un Savaş ve Barış'ının da yazılmamış olacağı söylenmektedir. Bu roman, gerek dili, gerek karakterleri ile kendisinden sonra gelen Gogol, Dostoyevski, Tolstoy gibi önemli yazarlara yol göstermiştir. Bu yazarların Puşkin'e hayran olmalarını sağlamıştır.

Yüzbaşının KızıAleksandr Puşkin · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202129,1bin okunma

Jonathan Livingston

29 Kasım 2019 14:10

58 syf.

7/10 puan verdi

Ceza sömürgesi birbirinden kopuk bir şekilde aynı odada bulunan dört karakter arasında geçmektedir. Bu karakterler şunlardır; ne için idam cezası aldığını konusunda bilgilendirilmeden idam edilmek üzere işkence odasına götürülen bir mahkum, mahkumun kollarından tutan kayıtsız bir asker, işkence makinasını hayranlıkla anlatan bir subay ve tüm bunları sorgulayıcı gözlerle seyreden bir gezgin. Kafka modern toplumu grotesk bir anlatım ile eleştirmektedir. Karakterler korkunç bir düzen içerisinde yaşamaktadırlar fakat bunun farkında bile değillerdir. Subay kitabın başından sonuna kadar makinanın ne kadar önemli olduğunu adeta bir insandan bahsediyormuşçasına anlatır. Kafka, işkence makinasına gösterilen bu abartı biçimdeki değeri alegorik bir şekilde anlatarak modern toplumdaki sistemin mekanikleştirilmesini göstermek istemiştir. Subay, makinaya insan muamelesi yaparken mahkuma insani değerlerden uzak, otoriteryan bir şekilde davranmaktadır. Subay ile mahkum arasındaki ilişki kafka’nın babası ile olan ilişkisine çok benzemektedir. Tüm bunlara şahitlik eden gezgin düzenin işleyişini yanlış bulsa da ilk başta eleştirmekten korkmuştur. Daha sonra düşüncesini dile getirdiğinde, eski sistemin tek savunucusu olan subay, yeni sistemdeki varlığını değersiz görmüş ve işkence makinasına yatıp kendini infaz etmiştir. Serbest kalan mahkum ve asker tek başlarına hareket etmeye alışık olmadıkları için oradan ayrılan gezginin peşine takılmak istemişlerdir. Çünkü onlar için karar veren kimsenin olmadığı bu yeni sisteme alışkın değillerdir.

Ceza SömürgesiFranz Kafka · Kırmızı Kedi Yayınları · 20188,5bin okunma

Jonathan Livingston