Çokluk denizinde yunmak herkese vergi değildir; bir sanattır kalabalığın tadını çıkarmak; beşiğinde bir periden kılık değiştirme ve maske zevkini, ev kinini ve yolculuk tutkusunu almış kişi, yalnız o kişi, insan türünün sırtınden bir canlılık sarhoşluğuna dönüştürür bunu.
Kalabalık, yalnızlık; etkin ve verimli ozanın birbirleriyle kolayca
Kalabalığın uzun sürmüş sözüne
Mine çiçeklerinden bir merhem edindim
Limonların denize gamzeler açtığı
Bir sokağı dünyaya ekleyip duruyorum
Ay masalı, kum masalı, nar masalı
Yalnızlığı seviyorum sessizce.
Denizden çocuk, dağlardan çıplak
Bir zaman oluyor kalbim..
Artık yalnızca yolculukları, hayalleri, dünyadaki gürültüyü, onun içinden gülerek geçmeyi, dahası geçmişe katlanabilmek için şiiri ve gelecekten umutla olmak için Tanrı'yı seviyorum. ✌️
Bıkmadan usanmadan #hercumaşiirgecesi yaptığımı ve haftanın tüm kirinden pasından şiirle arınıp şifa niyetine şiir okuduğumu söyleyeceğim.Siz de deneyin diye.Dün gece #aşkşiirleri okudum ama bitmiş bir aşka ait şiirler.Benim de üzerinde sıkça düşündüğüm hatta kendimce betimleyerek tarifini yapmaya çalıştığım bir kavram aşk.Yaşayan da yaşamayan
Uyanıp aldanıştan kendime geldiğimde
Ve gürültüsü kalabalığın ürkütüp öteye
Kaçırdığında benim çağrısız konuk hayalimi;
Ah! Nasıl bozmak istiyorum onların şenliğini!
Ve küstahça fırlatmak yüzlerine
Acıya ve öfkeye bulanmış demirden bir şiiri!..
Yazabileceğim her bir cümle eksik kalacak diye korkuyorum. Dilim döndüğünce dönüp baktığımda bir kaç hatırlatma, yönümü kaybettiğimde bir pusula şurada dursun diye bunu yazmaktayım.
Merhaba. Merhaba. MERHABAAA!
Torino atının neyi ifade ettiğini artık biliyorsun. Rimbaud’un kaçış arzusunu, Rousseau’nun gündüz düşlerini, Kiniklerin hiçbir yerde
İncelemenin ilk kısmı olayların geçtiği yer, tarih ve önemli olaylarla ilgili kısa bilgilerden oluşuyor, ikinci kısmı kitabın konusu hakkında.
*********************************
Cezayir, Fas ile Tunus’un arasında yer alıp Afrika’nın en büyük yüz ölçümüne sahip ülkesi. Başkenti de Cezayir. Resmi adı Cezayir Demokratik Halk Cumhuriyeti.
Kısa
Nerden çıktın karşıma böyle Sitâre
Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde
Kirpiklerin yüreğime batıyor
Telaşlı bir kalabalığın ortasında
Ayaküstü konuşuyoruz
Nedimin nigehban nergisleri gibi
Üstümüzde bütün nazarlar
Çok utanıyorum Sitâre...
Ben bir iyiliğim, diyorum
Yitiklik duygusundan doğan.
Çoğalmak istedikçe azalmaktan alırım
Güzelliğimi.
Seçilmiş bir yalnızlığın içinden
Seslenirim mahcup ve özgür;
Sevdiği herkesi bir kedere
Dönüştüren kalbimle.
I
Sevgilim bak, geçip gidiyor zaman;
Aşındırarak bütün güzel duyguları.
Bir yarım umuttur elimizde kalan,
Göğüslemek için karanlık yarınları.
Ağzımda ağzının silinmez ılık tadı,
Damağımda kösnüyle gezinirken;
Yüreğimde yılkı, aklımda ölüm vardı,
Dışarda rüzgar acıyla inilderken.
Unutulmuyor ne tuhaf dünya işleri,
Seninle bir döşekte sevişirken
"...Yazıyor musun?Döne döne, dedim.
Yazmazsam bir daha öleceksin
Yazmazsam seni sevemeyeceğim.
Dünya yetmedi
Mezarda bile yalnız bırakıyorum seni.
Biliyor musun Hatice
Şimdi binlerce Ömür Hanım seni seviyor
Ben binlerce Ömür Hanım'ı seviyorum
Binlerce güzellikle büyüyorsun, büyüyorsun.
Sana layık bir ölü olmak için çırpınıp