Bu romanda; düşmanın mutlak, müttefikin muğlak oluşunun hikâyesinde, istihbarat örgütleri ve elemanlarının gözünden, birinci paylaşım savaşının perde arkası aralanıyor. Sudanlı Musa, Kuşçubaşı Eşref ve Teşkilat-ı Mahsusa, Lawrence, Getrude Beli, Sykes-Picot, NİLİ ve Carbonari örgütü ile daha niceleri...(ARKA KAPAK)
Türk milleti açısından kıyameti yaşamak oldu. Genellikle cephelerde yaşanan mağlubiyetler ve sebepleri kaleme alınırken, kapalı kapılar ardında dönenler ile masa başı pazarlıkları yeterince dikkate alınmadı. Bu romanda; düşmanın mutlak, müttefikin muğlak oluşunun hikâyesinde, istihbarat örgütleri ve elemanlarının gözünden, birinci paylaşım savaşının perde arkası aralanıyor. Sudanlı Musa, Kuşçubaşı Eşref ve Teşkilat-ı Mahsusa, Lawrence, Getrude Beli, Sykes-Picot, NİLİ ve Carbonari örgütü ile daha niceleri...(ARKA KAPAK)
TÜRKLER ZEKİDİR
Şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki; milletimiz dünyanın en zeki milletleri arasındadır. Çabuk, kolay ve pratik çözümler bulma konusunda eğer her gün haber bülteni izliyorsanız vatandaşlarımızın kendi imkanlarıyla başardığı dahiyane projeleri görmeniz mümkündür. Bunun yanında hiçbir milletin aklına gelmeyecek tedbirler ve çözüm
Bana öyle geliyor ki, oturduğun evin kapısının önüne dikilmiş duruyorum, kapının da hiçbir zaman açılacağı yok. Kapıyı tıklatmalarım aramızdaki tek iletişim yolunu oluşturmakta. Ne var ki, kapının arkası da şu an sessizliğe gömülmüş durumda.
Nereden geleceğini bilmediğimiz bir zencefil kokusu Azrail... Aynı kapının tokmağında elimiz. Kapının arkası 'sonun başlangıcı'. Katran sıkıntı bir bekleyiş...
Sayfa 15
Herkesin vardır kaçıp saklandığı bir kapı arkası
... nasıl bir yerdi o kimsenin bilmediği, tek başına kaçtığı kapının arkası?...
Sayfa 90Kitabı okudu
Ölmek bu kadar kolay değil.
Ölümüm birden olacak seziyorum. Ve sen, gelip göğüs kafesimin ortasını tarumar ederken, ben yoksulluğun şakağına dayayacağım senin bana verdiğin revolveri. Sol omzumdan hırkamı al üzerine giy. Güneş’in bile üşüdüğü soğuklardan geliyorum. Talan olmuş çocukluğunu unut. Beni anımsa.
Yıllara, yollara ve dahi umuduma sıktığım yedi altımışbeşlik
“Çocukken de öyle yapardım ne zaman kendimi unutturmak istesem kaçar kapının arkasına saklanır oradan gözlerdim beni arayanları. Şimdi kendimden kaçıyorum ama saklanacak ne bir kapı arkası, ne de kuytu bulabiliyorum.”
Şimdi ne yapmalı ne yazmalıyım, ardından, canıma kıymalı mıyım? Yoksa susmalı, sessiz dualarla kapının eşiğine yüreğimi mi sermeliyim?
Sayfa 20 - Kapı Yayınları
Katran Bir Sıkıntı
İç çekilen her yaşam, biraz daha sıkıyor boyunlardaki ilmiği.
Ayaklar altındaki sandalyeler nasıl da kayıyor boşluğa?
Nereden geleceğini bilemediğimiz,
bir zencefil kokusu muydu Azrail?
Atının yelesinde özgürlük, belkide 'mavi' özlem..
Aynı kapının tokmağındaydı elimiz
Kapının arkası 'sonun başlangıcı'.
Katran bir sıkıntı bekleyiş..
Mezarlıkları tekrar tekrar ölürken,
hangi șehir sırtında tașırdı bu kadar ölüyü?
Hangi çatı bu kadar hüznü barındırır?
-Ki gökyüzünün rengi siyah m?
-Nefesiyle boğulmak mı aşk?
Kızıldeniz'in sularından kurtulmaksa eğer bedel:
gitme koșar adım geliyoruz Cleopatra sana...
Sayfa 13
"Kapılar insanlara tercihler sunar. Lakin insanlar tercihleri değil kapının kendisini istiyorlar bazen. Masumiyetin suratına kapamak için kocaman bir kapı lazım. Ama kendine güvenen, değerlerine kıymet veren, iyinin ve kötünün ayrımında olan insanlar için kapının arkası da önü de aynıdır."
Sayfa 59Kitabı okudu
BEYAZ LÂLE
Hudutta bozulan ordu iki günden beri Serez’den geçiyordu. Hava serin ve güzeldi. Ilık bir sonbahar güneşi, boş, çimensiz tarlaları, üzerinde henüz taze ve korkak izler duran geniş yolları parlatıyordu. Bu gelenler, gidenlere hiç benzemiyorlardı. Bunlar adeta ürkütülmüş bir hayvan sürüsüydü. Hepsinin tıraşları uzamış, yüzleri pis ve
