Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
"Birbirine dokunan elleriniz, bir kitabı aralayan parmaklarınız, şarkı söyleyen dudaklarınız, ince tebessümleriniz, çiçekli seviçleriniz, heveskâr hayalleriniz, kırılgan kalplerinizle siz ve sahilleri döven köpük köpük dalgalarıyla, ardıç ağaçları, ötücü kuşları, şaşkın sincapları, sabah serinlikleri, öğlen güneşleri, akşam rakıları, kırmızı kirazları, revnaklı yıldızları, her defasında muhakkak sabaha uzanan geceleriyle dünya, ne güzelsiniz. kahraman, korkak, şefkatli, ahmak, geçici, az sonra eriyecek bir kar tanesi kadar geçici ama ne güzelsiniz..."
Aklım Karışık (2)
Aklım karışık… Herkesim…/ hiç kimsenin kimsesiyim Her şeyim ve fakat hiç kimsenin hiçbir şeyiyim Her yerdeyim -haşa tanrı değilim- ve fakat hiçbir yerde değil gibiyim Herkes bana bakıyor gibi de -görmüyorlar- Hiç kimsenin umurunda değilim -Kimsede umurumda değil benim- Hep birlikteymişiz gibi de…/ sanki yalnız gibiyim Her gün yağmur
Reklam
KAR Yağdı yine Hasrettik Düşünce yere Bastık, ezdik Havuç taktık Suratına Yetmedi Silah yaptık Ateşledik Birbirine Çok geçmeden Şekva ettik Elimizin Direncine Ne kuşları Ne açları Düşündük Karda kışta Ne yer diye!.. Deli Filozof
Bir yaylı hatırlıyorum. Hayvan, yol ve yulaf kokan keçelerin üzerinde çocukluğumun sevgilisini, yumuşak ve tombul avuçlarıyla, yolun iki tarafında uçan kuşları, alkışlar görüyorum. Sonra yine çocukluğumun sevgilisini, bir deniz kenarında lacivert ve sıkı robunun içinde dolaşır seyrediyorum. Korku, yol boylarınca etrafımı sarıyor, önümde uzuyor.
Pencereden
Pencereden dışarıyı seyrediyorum Özgürlüğün tadını çıkaran kuşlara Ve gökyüzünde istediği yere giden bulutlara Yemyeşil ağaçlar yapraklarına kavuşmuş Köklerine kadar özlem çekmişler belli Sıra sıra tepeler dizilmiş Büyük dağın eteklerinde Kar sadece büyük dağın üzerinde Havanın kuru esintisi yüzümde yellenmekte Börtü böcek dışarı çıkmak
youtu.be/k64N-4Bs3Uw Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan Bulutlara rüzgara asarım suretini her akşam Her akşam bir mektup yazarım dağlar kadar Meşeler göğermiş diyorsun, varsın göğersin Anlamını yitiren bir şeyler mi var şimdilerde Yazdığım şiirlere yabancıyım, sokaklara yabancıyım Taşı delemiyor bir çığlık ve apansız Su oluyorum ipince, kendime sızıyorum Dünya yetmiyor bazan, bırakıp gidebilir miyim? Kuşları ürkütülmüş bir dal gibiydin, öylesine mahzun! Efkar da yakışırdı sana, ilk kadeh kekik kokardı Unutalım mı şimdi kente indiğimiz o ilk günü Sabahlara kadar okuduğumuz o kitapları Sabahlara kadar düşüncelerimizde yaşattığımız hayallerimizi Kar aydınlığında yürüdüğümüz o yolları Sen dostumdun benim gülünce güneşler açan Bulutlara rüzgara asarım suretini her akşam Her akşam mektup yazarım dağlar kadar Kayıp bir adresten geliyor sesin şimdi, üşüyorsun Unutma dostumsun sen, neredeysen orda ölmek isterim!
438 öğeden 421 ile 435 arasındakiler gösteriliyor.