yalnız olmak sensiz olmak tadına bir kavak gibi tek başına varıp gökyüzünün tek başına dokunmak kelebek kanatlarına beni senden alıp dağıtıyor senden alıp başkalarına dağıtıyor beni...
İnsan yatağından başka yerde böyle yüzükoyun uzandı mıydı, hayırlı olmazdı sonu. Bu biçim uzanmalar, siperlerde düşmandan saklanmak için yapılırdı. Askerler yüzükoyun yattıkları yerlerden arada bir kafalarını çıkarır, ateş ederlerdi. Hiç olmazsa doğrulabilecekleri bir mesafe olurdu başlarının üzerinde. Kemal şu anda doğrulacak olsa, geçidin tavan taşlarına başını vuracaktı. Birden bunaldı. Çocukken ona hiç de alçak ve dar gelmeyen geçit, şu anda onda tabuta konmuş hissi yaratıyor, yüreği sıkışıyordu. Bir an evvel çıkmak istiyordu buradan ama donmuştu sanki. Vakit geçmiyordu. Sağa sola koşuşan farelerin dışında hiçbir şeyin kımıldamadığı bu daracık mekânda, cendereye sıkışmışlık duygusundan kurtulmak için belki de en iyisi, hazır uzanmışken uyumaktı. Uyumak! Uyumak! Uyumak sonsuza kadar! Sonsuza kadar. Beyaz bir kelebek gibi savrularak rüzgârın önünde, yedi kat göğü aşmak... Uçuşan bir kar tanesi olmak... Kar olmak... Beyaz ve sonsuz olmak... Sonsuzluk olmak!
Sayfa 109Kitabı okudu
Reklam
acı bir tütün gibi yakıyor genzimi senden uzak olmak akşamları dağılan sonbahar bulutlan götürüyor bedevî sonbahar bulutları alıp götürüyor iki yorgun yaprak diye gözlerimi karanlığı karşılamak sulanmış toprak bir avluda pembe ve mor ve bir genç kız yüzü kadar dinlendirici gecesafalarıyla beraber karanlığı sensiz karşılamak açık deniz uğultuları çocuk şiirleri ve mapusâne türküleriyle dolduruyor içimi yıldızların pırıltılı ağırlığı altında kerpiç duvarlar çatlarken yalnız olmak sensiz olmak tadına bir kavak gibi tekbaşına varıp gökyüzünün tekbaşına dokunmak kelebek kanatlarına
Ruhun en güçlü ihtiyaçlarından birisi, topluluk ihtiyacıdır. Ruh bağlanmak için can atar; farklı kişilikler, yakınlık ve biriciklik için can atar. Ruhun aradığı, yekparelik ve benzerlik değil, toplumda zaten var olan renklilik ve çeşitliliktir. Bir kelebek gibi hangi çiçeklerle buluşup hangi renkle baştan çıkacağını seçmek ister. Var olmak, sırtını ötekine yaslayabilmektir
yollar kapalıysa ona ulaşan köprüler dinamitle havaya uçurulduysa, yapacak birşey yok, istediğin kadar gözünle yokla, istediğin kadar güzel bak, istediğin kadar gönlün güzel sevsin, istediğin kadar çiçeklerden, coşkun ırmaklardan, kalın demirlerden onun kalbine uzan, köprüler yap,nafile, en büyük iş kalpte bitmez, en büyük iş güzel gönül olmakta, güzel gönül almakta da bitmez, domuzun çamura gitmesi gibi, kelebeğin çiçeğe konması gibi, herkesin dinlendiği yer başka, her gönül bahçe açmadığından , sen kelebek olsan da konamazsın , çarparsın duvara, düşersin boşluğa, güzel olmak gerekmiyor ondan aşkta, Boşa,herkesin layığı başka...
AYAĞIN MASALI Çocuğun ayağı daha bilmiyor ayak olduğunu bir kelebek olmak istiyor, bir elma. Ama zamanla, taşlar, cam kırıkları,
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.