Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Şeriatçılar özgürlük istemiyor, kendilerinden farklı düşünenlerin özgürlüğünü ellerinden almak istiyorlar.
Sayfa 208Kitabı okudu
Gençlik eğer siyasete uzak kalıyorsa, bunun üç nedeni olabilir. Ya sorunu yoktur... Ya sorunlarının çözümü konusunda umudu yoktur... Ya da korkmaktadır...
Sayfa 351Kitabı okudu
Reklam
Okuyun.
Orman Bakanlığı'na ait kuruluşlarda "din eğitimi" kampları düzenleniyor. Polis bu "gerçeği" Vali'den bile gizliyor. "Yalan" bilgi veriyor. Sivas'ta yanarak ölen karikatürcü Asaf Koçak'ın cenaze namazını kıldırmayı Yerköy'deki imam ve müftü reddediyor. Ankara'nın göbeğinde bir büyük caminin imamı, Sivas olayında "köktendinci"lerin katkısından söz eden Başbakan Yardımcısı'na verip veriştiriyor. Sağlık Bakanlığı'na bağlı meslek okullarında, "şeriatçılık" ve "Atatürk düşmanlığı" eğitimin temel ilkeleri haline geliyor. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okulların önemli bir kesimi, "din eğitimi" öğretmenlerinin yönetimine terk ediliyor. Devleti "dinci güçlerden korumak" için kurulan Diyanet İşleri Başkanlığı; giderek devleti "dinci güçlerin emrine sokmak" işlevini üstleniyor. Her yıl, imam-hatip liseleri ile Kuran kurslarında yaklaşık 800 bin kişi "dini eğitim"den geçiyor. "Bilgili, çağdaş kafalı" din adamı yetiştirmek amacıyla kurulan imam-hatip okulu mezunlarının sadece yüzde 10'u Diyanet İşleri örgütünde görev alırken, valiler, kaymakamlar, emniyet müdürleri, yargıçlar, savcılar, öğretmenler arasında "dinsel eğitim" kökenlilerin oranı hızla artıyor. Milli Eğitim, Sağlık, İçişleri ve Orman bakanlıklarındaki "dinci kadrolaşma" artık saklanamaz hale geliyor.
Sayfa 173
Kemalizm, Türk devrimidir. Tam bağımsızlıktır. Cumhuriyetçilik, Milliyetçilik, Laiklik, Devletçilik, Halkçılık ve Devrimciliktir. Akıl ve bilim ilkeleri doğrultusunda çağdaşlaşmaktır. Kendi tarihinden beslenmek, kendi diline sahip çıkmaktır. İnsan sevgisi, doğa dostluğu ve barış severliktir. Ulusal kültürle evrensel uygarlığa katkı sunabilmektir.
Hatta "Atatürk de İslâm Âlimi" :D
"İslâm'da içtihat kapısı 11'inci yüzyılda kapanmıştı, ama Atatürk devrimiyle kendiliğinden açıldı; artık 'içtihat kapısı'ndan geçmek için imamlara gerek yok... İnsanın kendisi, kendisinin imamıdır. Çağımızın Müslümanı, İslâm'ı yorumlamak için başkasının aklına gereksinme duymuyor."
Sayfa 183 - Kırmızı Kedi Yayınevi - İlhan SelçukKitabı okudu
13,14,15yaştaki birisi için bu kitap listesi inanılır gibi değil
Liste şöyleydi; (Önce ortaokul dönemi) Allah'm Askerleri Komünist Rusya Darwin'in Yalanları Nasyonalizm ve Alman Milliyetçiliği Bilimde îslam Siyonistlerin Sonu Peygamber Efendimizin Üstün Ahlakı
Reklam
Bunlar Hep Fıkıhsızlıktan
İşgal altındaki ülkelerde kılınması "caiz" olmayan cuma namazını kılmak olanağını Anadolu Müslümanları'na sağlayan Atatürk'tü.
Sayfa 44 - Kırmızı Kedi YayıneviKitabı okudu
Kemalist “halkçılık”, toplumun en yoksul ve en eğitimsiz kesimini güçlendirmek, toplumsal dayanışmayı sağlamak istiyordu.
Şeriatçılar özgürlük istemiyor, kendilerinden farklı düşünenlerin özgürlüğünü ellerinden almak istiyorlar.
Sayfa 208Kitabı okudu
Kemalizm'i bu topluma kazandırdıklarını yitirmek istemiyorsak kabuklarımızdan çıkmak zorundayız.
Sayfa 106 - Kırmızı KediKitabı okudu
Reklam
ATATÜRK ülkü ateşiyle yanan ve bir avuç arkadaşı bularak Türk Bağımsızlığını ve özgürlüğünü, Türk şeref ve haysiyetini çiğnenmekten; vatanı parçalanmak-tan kurtardı. Aynı imanlı ve ülkücü arkadaşları ile Devrimleri yaptı; gençliğe, Türk Silâhlı Kuvvetlerine ve öğretmenlere emanet etti. Hiç bir zaman din düşmanı olmadı; din simsarlarının, cahil yobazların, devlet ve milleti yıkan medrese ve tekkelerin şeyh, dede, baba, derviş gibi menhus ve mendebur insanların düşmanı oldu. Vatanı imar edip, milleti refah ve saadete ulaştırmayı, millî kültürü muasır medeniyetin üstüne çıkarmayı hedef tuttu. Ondan bu mukaddes emanetleri teslim alan gençler, Türk Süâhlı Kuvvetleri ve öğretmenlerle, inanıp iman etmiş diğer aydınlar, ATATüRK'ün bu mukaddes ülküsünü şerefli bir sancak gibi elden ele ve nesilden neaile götürmeyi ve her gün yeni bir medenî hamle yaparak Kemalizm'in ışığı ile, cahil kalmış milletin beynine giren hurafeleri temizlemeyi, kafasının içi bomboş, din simsarı mutaassıp yobazı yok etmeyi bir şeref, bir vatan, bir milliyet, bir hürriyet ve bir namus borcu bilmek mecburiyetindedir.
Sayfa 17 - PDFKitabı okudu
Atatürk şöyle diyordu: "Bu memleketin asıl sahibi, toplumumuzun esas unsuru olan köylüdür. İşte köylüdür ki, bugüne kadar eğilim ışığından yoksun bırakılmıştır. Takip edeceğimiz eğitim siyasetinin temeli evvela mevcut cahilliği yok etmektir. Bütün köylüye okumak, yazmak ve vatanını, milletini, dinini, dünyasını tanıtacak kadar coğrafi, dini ve ahlaki bilgi vermek ve dört işlemi öğretmek, eğitim programımızın ilk hedefidir."
Sayfa 51
Ayrımcılık gericiliktir! İster ırka, ister dine, ister cinsiyete, ister yaşa ... İsterse etnik kökene ya da bölgeciliğe dayansın ... Bölerek ilerlenmez, bölerek gerilenir!
Sayfa 107
1960’lı yıllarda, çok tartışılan bir “Birleşme Kuramı” vardı. Bu kuram, kapitalist Batı ile komünist Doğu’nun giderek bir noktada birbirine yakınlaşacağını, hatta birleşeceğini öngörüyordu. Madem ki toplumsal düzenin biçimlenmesinde temel etken teknoloji idi… Öyleyse, “sanayi toplumu”nun gereksinmelerinin, benzer kurumlar yaratması kaçınılmazdı. Toplumsal barışı korumak için, Batılı kapitalistler giderek daha “toplumcu” önlemler almak zorundaydılar. Eğitim düzeyi yükselmiş, sağlam bir altyapıya kavuşmuş, temel gereksinmelerini karşılamış komünist ülkelerde ise “özgürlük” ve “demokrasi” gereksinmesi gündeme gelecekti. Birisi toplumculuğa, ötekisi demokrasiye doğru yönelirken, buluşma noktasının adı belliydi: “Demokratik sosyalizm”, yani “özgürlükçü toplumculuk…” Kemalizm’in 1920’lerde yakalamaya başladığı “sentez”di söz konusu olan!…
Sayfa 119 - 5Kırmızı Kedi Yayınevi, 1. Basım
ARAPÇA KUTSAL BİR DİL DEĞİLDİR!
"Sen Arap olduğun için, biz bu kitabı Arapça in­dirdik. Biz, her topluluğa kendi diliyle seslenen bir görevli gönderdik.”
Sayfa 208 - PDFKitabı okudu
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.