Bu sabah kalksan, seni dünyaya getiren, büyüten, o kadına öyle bir sıkı sarılsan. Sevginin ne güzel gösterisi sarılmak biliyor musun? Annene, kardeşine, kızına, sevgiline, eşine sarılabilsen. Çok zor değil, para ile satın alabileceğin bir şey değil; pahalı, çetrefilli karmaşık değil.. Bak şöyle anlatayım; kollarını iki yana açıyorsun, kalbin öyle güzel büyüyor ki önce onu hisset. Sonra, kalbine dokunsun onlar, kapat kollarını. Hisset, artık tek değil kalbin atarken. Çok güzel duygu, yaşa onu. Çünkü kırdın onları, incittin, yaşarken öldürdün, acı çektirdin, hatta o acı çekiyor diye zevk aldın bundan, hiçbirini yapmadıysan yalan söyledin.
Hadi soyun üstünden bu kirli kostümünü. Arındır kendini tüm kirllerinden çünkü şu an hayatında izi olan o kadın okulda, işte, çabası var hayatta, kendi kendine yetmeye çalışıyor. Ayakları üstünde durmayı yeniden öğreniyor.
Sadece sen değilsin tabii anlayacak olan, bütün sorun cinsiyetleştirmekten doğmadı mı? Yok kadın çalışmaz, onu yapmaz, yok erkek güçlüdür bilmem ne. Boş ver öncelik insan olmak ve insansın. Tekrar et : İnsanım!
Tüm kandınlar da kadın olarak da anlayın kadını. Senin gibi çekti o doğum sancılarını ya da çekecek. O da üstündeki yabancı bakışlardan senin gibi rahatsız oldu. Senin gibi sevdi, inandı, güvendi, sen çünkü o. Sen anla ki herkes anlasın. Kızını anla, anneni anla, yakın arkadaşını, karşı komşunu, yoldan geçerken gördüğün yabancı kadını...
Her şey anlamakla başlar.
Başta sevgi...