Pirus Denis bir coğrafya dergisine yazdığı makalede şöyle der: “Ele geçen belgelere göre en büyük piramidi yaptıran Mısır kralı Keops, işçilerine yiyecek olarak 1600 ‘talan’ gümüş değerinde soğan, turp ve sarmısak gönderdi. Bu miktar yiyecekle 100.000 kişi doyuruluyordu. Bu nedenle piramit, bitki ile yaşayan işçilerin kol güçlerinin bir sonucudur. Büyük piramit, her biri iki ton ağırlığında ve Nil’den taşınan 2.300.000 kayadan oluşmaktadır.
"Keops Piramidi'nin yapımında kullanılan taşları kullanarak İstanbul-Kayseri arasındaki mesafeyi 150 cm. yüksekliğinde bir duvarla çevirmek mümkündür."
Sayfa 259Kitabı okudu
Reklam
Dünyanın Yedi Harikası ve Anadolu
Antik çağlarda tapınakların merdiven basamaklarının sayısı yedidir. Yahudilerin yedi kollu şamdanı vardır. Bir hafta yedi gündür. Dünyanın en güzel şehirleri İstanbul ve Roma, her ikisi de Roma İmparatorluğu'na başkentlik yapmış ve yedi tepe üzerine kurulu şehirlerdir. Fatiha suresi yedi ayettir. Gökyüzü yedi kattır. Gökkuşağ yedi renktir. Yahudilik inancında Rab dünyayı yedi günde yaratmıştır. Mevlana'nın yedi öğüdü vardır. Hem İslamiyette hem de Hıristiyanlikta kutsal kabul edilen Yedi Uyurlar ve Hıristiyan dünyası için en önemli yedi kilise bulunmaktadır. Antik dünyanın yedi harikası vardir. Bu harikalar; Mısır'daki Keops Piramidi, Babil'in Asma Bahçeleri, Olympia'daki Zeus Heykeli, Rodos Heykeli, İskenderiye Feneri, Efes'teki Artemis Tapınağı ve Halikarnassos Mauseleion'u olarak belirlenmiştir.
Sayfa 108 - MayaKitabı okudu
Şuan birilerinin sahip olduğu zenginlik ya da mala daha önce ne çok kişinin sahip olduğunu, ancak şu an hiç birinden eser kalmadığını düşündünüz mü hiç? Dünya var olalı kaç medeniyet geldi geçti yeryüzünden. Ne çok şehir inşa edildi, ne ihtişamlı yapılar. Milattan önce inşa edilmiş dünyanın yedi harikası vardı hani. Keops Piramidi, Babil’in Asma Bahçeleri, Artemis Tapınağı, Zeus Heykeli, Rodos Heykeli, İskenderiye Feneri, Halikarnas Mozolesi. Keops Piramidi dışında hangisi kaldı ayakta? Yok olup gitmedi mi her biri? Tıpkı zamanı geldiğinde şu anki yedi harikanın yok olacağı gibi.
Keops Piramidi'ni kuran Firavun Kufu neden özellikle o kayalık teras bölgeyi seçmiş olabilir? Maalesef bunu açıklayacak tek bir ipucuna bile sahip değiliz. Belki kayada doğal bir yarık bulunduğunu ve dev yapı için elverişli olduğunu düşünebiliriz. Bir iddiaya göre de yapım aşamasını yazlık sarayından takip edebilmek için burayı tercih etmişti. Ancak bu iki fikirde akla yatmıyor. Firavun'un taşımayı kolaylaştırmak adına doğudaki taş ocaklarına yakın bir yer seçmesi gerekirdi. Ayrıca gece gündüz gürültünün eksik olmayacağı inşaat alanının dibinde oturması da beklenemezdi. Kitaplardaki açıklamalara verecek çok cevap var. Bu durumda, sorulabilecek mantıklı bir soru karşımıza çıkıyor. Bu işte tanrıların parmağı olabilir mi? Bu varsayımı makul bir biçimde açıklayabilirsek, insanlığın geçmişine dair kuramıma önemli bir kanıt daha eklemiş oluruz. Çünkü piramit yalnızca karaları ve denizleri ikiye ayırmakla kalmaz, aynı zamanda dünyanın ağırlık merkezinin tam ortasında yer alır. Şu ana dek bahsettiklerim tesadüf değilse, -ki buna inanması epey güç, piramidin yapıldığı bölgenin dünyanın biçimini , kara ve deniz dağılımını iyi bilen birileri tarafından seçildiğini düşünebiliriz. Bu bağlamda, Piri Reis'in haritalarına da hatırlamamız gerekir. Tüm bunlar ne tesadüftür ne de peri masalı.
Sayfa 95 - Artemis yayınlarıKitabı okudu
Keops Piramidi'nin yükseliğini bir milyarla çarparsak, 93 milyon çıkıyor. Bu da güneşle dünyamız arasındaki uzaklığı veriyor (93 milyon yıl). Sizce bu bir rastlantı mı? Peki ya piramidin üstüne denk gelen meridyenlerin, denizi tam ortadan iki eşit parçaya bölmesine ne demeli? Taban alanı, yüksekliğinin iki katına bölündüğünde Pi sayısını (3,14159) elde etmemize ne buyurulur? Piramitte dünyanın ağırlığını veren değerlerin bulunması tesadüf mü? Piramitlerin yapıldığı kayalık alanların büyük bir titizlikle pürüzsüz hale getirilmesi nasıl açıklanabilir?
Sayfa 94 - Artemis yayınlarıKitabı okudu
Reklam
55 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.