208 syf.
9/10 puan verdi
Spoiler İçerir..! Damga; sosyal açıdan tamamen kabul görme vasfından men edilmiş bireyin durumunu ifade etmektedir. Çalışma sosyal psikoloji üzerine inşa edilmiş, klinik araştırmalarla beslenmiş teorik çerçeve daima yeni kişi kategorilerine göre değişmiştir. Çalışmada çizilen sınırlar damgayla doğrudan ilişkili olgular ile “civar olgular”
Damga
DamgaErving Goffman · Heretik Yayıncılık · 2019322 okunma
Her yurttaş tek başına kalıncaya kadar parçala. Her bir oy değersiz hale gelene kadar. Tek başına kalmış birey kutsanır özel olduğu için... aslında, güçsüz bırakılmıştır. Ancak devletin amaçlarına adanmışlık yurttaşa gerçek gücünü bağışlar. Devlet görevi ve ideali, çaresiz bireyi, şanslı bir varoluş nedeni olan soylu bir kimlik haline getirir.
Sayfa 144Kitabı okudu
Reklam
432 syf.
9/10 puan verdi
Rollo May okuduğuma bir kez daha pişman olmamanın mutluluğunu yaşıyorum. Kitaptan beklentim çok yüksekti ve beklentimi karşıladığını her sayfayı okurken deneyimledim. Öncelikle kitap Viktorya döneminden, püritenlikten, daimonlardan, erostan, aşk, irade ve arzudan bahsediyor. Ve her birinin detaylı açıklamasını ele alıyor. Viktorya dönemindeki
Aşk ve İrade
Aşk ve İradeRollo May · Okuyan Us Yayın · 2019271 okunma
19. yüzyılın bilim imgesine bağlı bilim sosyolojisi, bilim insanını, dışsal etkilere açık olmakla birlikte, bu etkileri önleyecek normsal donanımlara sahip bir topluluğun üyesi bir birey olarak kabul ederken, bilimsel bilgi sosyolojisi, bilginin üretim koşullarından biri olarak gördüğü bilim insanını, karmaşık koşulların oluşturduğu ve bilim topluluğuna aidiyeti ile kimlik kazanan bir "üye" olarak değerlendirir. Bu nedenle bilimsel bilgi sosyolojisi içerisinde, bilimin öznesi diğer topluluklardan farklı olsa da onlar karşısında özsel bir ayrıcalığı bulunmayan "bilim topluluğu"dur. Böylece, eleştiriler ve karşıt-tezler yoluyla bilim çalışmaları bağlamında, bilim etkinliğinin öznesi olarak nesnel, evrensel, tarafsız bilim insanından, nesnel, tarafsız, evrensel bilim topluluğuna, oradan da öznel, taraflı ve bağlamsal/tarihsel bilim topluluğu anlayışına geçilmiştir.
Sayfa 449 - phoenixKitabı okudu
160 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
“İnsanın yalnızca kendi gücüyle, bu dünyada var olması olanaklı değil mi?” Kitabın kahramanı okuyuculara bu soruyu soruyor. Bütün kitap bu sorunun üzerine kurulu, süslü felsefe cümlelerden uzak, olabildiğince sade bir anlatımla şekilleniyor roman. Daha ilk sayfalarda kafamda oluşmaya başlayan soru: Neden yürüyor bu adam, geçmişte ne yaşamış,
Uzun Yürüyüş
Uzun YürüyüşAyhan Geçgin · Metis Yayıncılık · 2015190 okunma
250 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitap İnceleme Yazısı Kitap Adı : Afşar Timuçin’le Düşünceye Yolculuk Yazarı : Cengiz Yıldırım / Aydın Öztürk Yayınevi : Pencere Yayınları Baskı : 1. Baskı/ 1999/ 250 Sayfa Prof. Dr. Afşar Timuçin Bey’i, bu kitap ile birlikte tanıdım. 1939 Doğumlu Olan hocamız Fransızca eğitiminden sonra, Felsefe Alanında akademik çalışmalar
Afşar Timuçin’le Düşünceye Yolculuk
Afşar Timuçin’le Düşünceye YolculukAydın Öztürk · Pencere Yayınları · 1997 okunma
Reklam
668 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.