"Yakında seksen iki yaşında olacaksın. Boyun altı santim kısaldı, olsa olsa kırk beş kilosun ve hâlâ güzel, çekici, arzu uyandırıcısın. Elli sekiz yıldır birlikte yaşıyoruz ve ben seni her zamankinden çok seviyorum."
LOJMAN Lojmanda oturmak ayrı bir yaşam tarzı. Herkesin kocasının aynı işi yaptığı bir aileler topluluğu bu. Çalışmayan kadınlar için standart bir hayat: Sabah aynı saatte, hatta aynı dakikada evinden çıkan üniformalı kocalar, pencereden kocalarının servis araçlarına binişini seyreden kadınlar, öğleye kadar ev işleri, öğleden sonra kadın
http://www.hakanevrensel.com/guneydogudan-oykuler-2/Kitabı okudu
Reklam
HAKİM BEĞ Gene tehir etme üç ay öteye, Bu dava dedemden kaldı hâkim beğ. Otuz yıl da babam düştü ardına; Siz sağ olun, o da öldü hâkim beğ. Kırk yıl önce; yani babam ölünce,
Yaşımın yirmi sekiz olması bir şey ifade etmez, dertli seneler beni belki kırk yaşına gelmiş kadar ihtiyarlattılar. Senin cildin iyi kremler kullanılarak güzelleşir. fakat benim kayıp olan senelerimin geri gelmesine imkan yok.
Sayfa 27 - yapı kredi yayınlarıKitabı okudu
Belki de kırk yıldır bu dünyada dolaşan bendim ama sizin gördüğünüz sadece gölgemdi, sadece duvara yansıyan karanlık gölgem..
İsveçli bir genç on sekiz yaşına geldiğinde ailesi veriyor tasını tarağını eline ve “Git, kendi hayatını kur, bizden medet umma” diyor. Türkiye’de ise aileler çocuklarını mümkün olabildiğince evlerinden ve görüş alanlarından çıkarmamaya çalışıyor. Kırk yaşma gelmiş bekâr bir Türk erkeğinin hâlâ ailesiyle yaşamasını, ayrı evi olsa bile her akşam annesinin yemeğini yemesini, onlarla beraber tatil yapmasını ‘sevgi dolu’ olarak tanımlıyoruz fakat bunun sözlükteki karşılığı ‘anormal.’ Bizim için aileye bağlılık, bu ifadeden tamamen uzaklaşarak ailenin yakasına koala gibi yapışmaya denk geliyor.
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.