Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Zeus insanları yaratıp biçim verdikten sonra Hermes'i çağırmış: "Şunlara akıl dağıt" demiş. Hermes aklı almış, bölmüş, kimsenin payı kimseninkinden aşkın olmasın diye çok çalışmış. Ama işte bunun için kısa boyluların aklı bütün gövdelerini doldurmuş; uzun boylular ise tam dolamamışlar, bir hayli boş yerleri kalmış. Bu masal boyca uzun, akılca kısa insanlar için söylenir.
80 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
Kadın ile Erkeği Bir Araya Getiren Esas Dürtü Ne?
Felsefe okumalarına devam ediyorum. Şimdiki durağım Aşkın Metafiziği. Filozof Arthur Schopenhauer tarafından kaleme alınan bu kitap birçok yayınevi tarafından basıldı. Ben düzgün ve nitelikli bir yayınevi olduğu için Ayrıntı’nın baskısının tercih ettim. Schopenhauer ile ilgili Varolmanın Acısı kitabını hazırlayan Veysel Atayman’ı çeviride çok
Aşkın Metafiziği
Aşkın MetafiziğiArthur Schopenhauer · Ayrıntı Yayınları · 201813,3bin okunma
Reklam
120 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
* Bir kitap daha bitti. Denis Diderot'dan " Aykırı Düşünceler ". Bu okuduğum 2. Diderot kitabı; geçen ayda " Rameau'nun Yeğeni"ni okumuştum. Başka kitabını da okumak isterim, Diderot'yu sevdim . Ama birde ona sormak lazım; okur olarak oda beni sevdi mi ? ( sırıtma bayat bir espri yaptım ) * Çeviri ve dilde bir sorun yok ,
Aykırı Düşünceler
Aykırı DüşüncelerDenis Diderot · Arya Yayınları · 2012231 okunma
88 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Çabuksığınları tanıyor musunuz? Yok, hayır haritalara bakmayin, eski atlaslara da. Çünkü Cabuksığın diye bir ülke yok, evleri , herhangi bir yerleri yok. Ve Cabuksığınlar nereye giderlerse gitsinler, sevilmiyorlar. Cabuksıgınlar sevilmiyor çünkü uzun boylular, belki de kısa boylu, belki esmerler, belki de beyaz tenli, belki burunları yuvarlak olduğu için belki de burunları sivri olduğu için. Kim bilir gözleri mavi olduğu içindir ama kahverengi olduğu için de olabilir!! Yani kısacası sevilmiyorlar! Hem çocuklar hem de yetişkinler için tavsiye edilir.
Çabuksığınlar
ÇabuksığınlarJean Claude Grumberg · Yapı Kredi Yayınları · 201674 okunma
Eş Seçimi
İnsan hücrelerinin üzerinde HLA (Human leukocyte antigens) olarak anılan bir tür protein vardır. Bu HLA proteini kişiye ait hücrelerin bir tür kimlik kartıdır. Bugün organ nakillerinden evvel, doku uyuşmazlığı olmaması için bu proteinlere bakılır ve HLA eşleşmesi belirli kriterler baz alındığında en yakın olanlar arasında organ nakli gerçekleştirilir. Örneğin, tek yumurta ikizlerinin HLA'ları tıpa tıp aynıdır. Gelelim eş meselesine. Karşı cinsin ter kokusunu beğenen kişiler arasındaki HLA benzerliği en az, beğenmeyenler arasındaki HLA benzerliği ise en yüksektir. Daha açık şekilde ifade etmek gerekirse beğendiğimiz vücut kokularına sahip kişiler ile bizim aramızdaki HLA proteinlerinin benzerliği daha azdır. Peki neden böyle? Neden bize en çok benzeyeni değil de, en az benzeyeni tercih ediyoruz? Polimorfizmi, yani farklı genlerle çiftleşmeyi tercih ediyoruz, çünkü gen havuzunu büyütmeyi1 çalışıyoruz, ki doğadaki muhtemel problemler karşısında ayakta kalacak, yaşamını sürdürecek bireylerin olma ihtimalini kuvvetlendirelim. Doğa, "aynılık değil, "çeşitlilik” yaratarak büyüme eğilimindedir. Uzun boylular, kısa boylular, esmer tenliler, sarı saçlılar hep bir çeşitlilik söz konusu. Örneğin, insan boylan birbirinden farklı olmayıp herkes uzun boylu olsaydı, Buzul Çağı'nda tek bir insan ayakta kalamazdı. Oysa aramızda kısa boylular vardı ve kısa boyluların ısı kaybı uzunlara göre daha az olduğundan onlar bu soğuk devirde ayakta kalmayı başardılar.
Sayfa 236Kitabı okudu
344 syf.
10/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Sonuna dek okursanız çok sevinirim.
Halide Edip Adıvar'ın okuduğum dördüncü kitabı. Ateşten Gömlek, Handan, Vurun Kahpeye ve şimdi de Mor Salkımlı Ev. Sayfaların altında kitapta bahsi geçen kişiler ve mekanlarla ilgili dipnotlarla bilgi verilmiş. Ayrıca bugün artık kullanılmayan Arapça ve Farsça kelimeler için arka sayfalarda güzel bir sözlük oluşturulmuş... Yazar bu kitabında
Mor Salkımlı Ev
Mor Salkımlı EvHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 20183,540 okunma
Reklam
Terör'e vermiş olduğum destekten bahsedicem ve geçmişe götürücem yine sizleri bu Pazar yazımda.. Büyük destek vermiştim Terör'e, hatta o dönemler de Terör'ü büyüttüğümde söylenebilir.. Lise 2'de sınıfta kalıp, iki yıl ara verdikten sonra tekrar Bafra İmam-Hatip'in kalabalık koridorlarına, üçer kişi oturulan, 40-50 kişilik sınıflarına yeniden
Karlı havada kısa boylular için söylenmiş şiir olarak kabul ediyor ve kendime "Seni yok sayacaklar sen daha çok var olacaksın" diyorum. Şairlere şiirlere tutunalım. Onlar bizim gücümüz.
Modernliğin ikinci büyük düşünürü Türkiye'de biraz yanlış anlaşılmıştır, o da Friedrich Nietzsche'dir. Nietzsche bir ateisttir, Avrupalı bir ateisttir ama Nietzsche bir sosyalist değildir. Nietzsche sosyalistlerden nefret eder. Nietzsche'nin en nefret ettiği kavramların başında eşitlik gelir. Mesela, eşitlik kavramı konusunda şöyle
20 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.