Çünkü isteği fetihten ayıran uçurumu aşar da, Parmenides’le birlikte Bir’in (ne olursa olsun) gerçekliğini kesinlersek, tüm birliği kesinleyen, ama bu kesinlemesiyle hem kendi ayrılığını, hem de çözümlemek savında olduğu çeşitliliği kanıtlayan bir aklın gülünç çelişkisine düşmüş oluruz. Bu ikinci kısırdöngü, umutlarımızı boğmaya yeter.