Akış
Ara
Keşfet
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
Kitap Türleri
Dergiler
Çevirmenler
İncelemeler
Alıntılar
İletiler
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.38.2
LİVANELİ; bu kitabında hak,adalet,eşitlik, özgürlük, demokrasi gibi birçok kavramın kendi kimliğinden arındırılarak güç ve hırs fakörünün etkisiyle nasıl çirkinleştiğini dile getirmiş. Yaşadığımız toplumsal sorunları fantastik bir kurgu ile dile getirmeyi fazlasıyla başarmış. Kitabın ilk paragrafını okumaya başladıktan sonra herkesin huzur ve mutluluk içinde yaşadığı ütopik bir adanın içine bizler de misafir oluyoruz. Huzurun, mutluluğun kumaşını ilmek ilmek dokuyoruz içimize. Lakin bir gün adaya huzur içinde yaşamak isteyen bir adam yerleşir ve bu cennet adanın bütün dengelerini bozar. Demokrasi getirmeye çalıştığı adayı kaosun ortasına sürükler, ütopya bir anda distopyaya dönüşür. Bu gidişata başkaldıranlar olur tamamıyla sessiz kalanlar olur. Yazar; ada, başkan, demokrasi, martı, vb. meteforlarla insan fıtratını otoriteyle karşı karşıya getirerek kendi dünyamızı yeniden sorgulamamızı sağlıyor. İçinden geçtiğimiz şu zor günlerde kesinlikle okunması gereken bir eser.
Julie Garwood'un en meşhur kitaplarından biri olan Gelin'i okumayı çok uzun zamandır istiyordum. Geçen sene, yazarın günümüzde geçen bir kitabını okuyup çok sevince bu kitabı da daha fazla bekletmemeye karar verdim ve en nihayetinde okuyabildim.
Başlarda kitaba adapte olmakta zorlandım. Birçok karakter olması ve hepsinin bir ağızdan
Herkese merhaba, nasılsınız? Ben çok iyiyim. Bu aya kişisel gelişim tadında bir kitap eklediğim için çok mutlu oldum. #hiçbirzamanolmaz kitabının yorumuyla geldim. Kitap 59 sayfadan oluşuyor. Kahvemi içerken okumaktan keyif aldığım ve bir oturuşta bitirdiğim bir kitap oldu. Kitap akıcı ve yalın bir dille yazılmış. Puntoları da büyük sayılabilir bu
Keşke daha önce okusaydım...
4 yıldır okumayı ertelediğim, 3 kere elime alıp ilk 10 sayfasında geri bıraktığım bir kitabın beni bu denli etkileyeceğini hiç tahmin etmezdim. Yarım bıraktığım her sefer için çok pişman olduğumu dile getirmeliyim.
Kitaptaki her karakter beni ayrı bir etkide bıraktı fakat Sidney Carton... O bambaşka biriydi. Onun sayesinde final öyle etkileyici
Ferdydurke, Kundera’nın çok sevdiği bir kitap. “Gombrowicz, Ferdydurke’de XX. yüzyılda gerçekleşen dönüm noktasını yakalanmıştır.” diye yazıyor Perde kitabında. Devamı ikinci görsel.
Ferdydurke’de otuzlu yaşlarda olan anlatıcı çocuğa dönüşüyor ve okulda, kaldığı evde, teyzenin çiftlik evinde yaşadıklarını anlatıyor. Grotesk bir hikaye. Toplum
“ İhtiyar bu hüzünlü sesle ayağının altından çıkan toprak rengindeki yalnızlığının sesini dinlerken kalbindeki boşluğun bu kurak dünyadan çok daha uçsuz bucaksız olduğunu hissetti. ”
“…ayın battığına inanmazsan yıldızların parladığını da göremezsin. ”
#günleraylaryıllar #yaşamak kitabından sonra Çin edebiyatıyla tanıştığım ikinci kitap.
Kuraklık sebebiyle insanların yaşamış oldukları yeri terketmesi ve geride yalnızca ihtiyar ve kör köpeğin kalmasıyla yaşanan bir hayat mücadelesini anlatıyor.
Ihtiyar ve kör köpeğin aralarındaki bağlılık, sadakat etkileyici.
Fakat o kadar çok " sıçan " kelimesi okudum ki kitapla çokta duygusal bir ilişkim olmadı.
Kitabın son paragrafı beni daha çok etkiledi.
Sanırım Çin edebiyatı ile ilgili böyle hissedeceğim.
Bir şeyler oluyor, duygu dolu anlar yaşanıyor evet ama bana geçmiyor bu maalesef.
Okuduğuma sevindim.
