Korkusuzlara imrenirken korkaklığı gururla taşımak komik geliyor kulağa. Öğrenmek zaman alıyor. Benim sürecimi başlatan o kelimeydi. Minnettâr olmalıyım aslında…
“Orospu!”
AŞKIN BİR YÜZÜNDE DURUR SADE
Bunu hak ettiğimi düşünmüyorum. Hiç kimse hak etmez. Hak eder mi bilmiyorum. Kendimi de dâhil ettiğim bu karmaşaya senin olduğun yerden bakabilmek; erkek olup kadınına sahip çıkmakla, kadın olup bedenine sahip çıkmak arasında nasıl bir fark olabileceğini bilmek isterdim. Her şeyin başlangıç noktası vardır, benimki bu kelimeydi.”
DİĞER YÜZÜNDE TUNUS
“Onu yakalayamadığımda ellerimin arasından kayıp gidişine seyirci kaldım. Yağmurun altında öylece baktığımı hatırlıyorum. Kulaklarımda çınlayan tek kelimeyle üstelik…
“Orospu.”
Aşk İki Yüzlüdür adlı romanında Leylâ Yıldırım, aşkın her iki yüzünde yer alan Sade ile Tunus’un hikâyesini çok yalın ve çarpıcı bir dille anlatıyor…
Aynı olayda ve anda kadınla erkeğin olaylara bakış açılarının ne kadar değişken, beklentilerin ne kadar farklı olduğunu göreceksiniz. Yapmayı düşleyip yapamamak, söylemek isteyip de susmak… Bu değil midir zaten ilişkileri içinden çıkılmaz hale getiren?
Aşkın her iki yüzünde yaşanan: kendileriyle hesaplaşan, yarım hikâyeleri kapatan, sorunların üstesinden gelebilmek için yok oluştan geçen bir çift yüreğin hüzünle ettikleri gece dansı, ustaca…
