Ekrem Aral Tuna'nın Aşkın Patolojisi isimli romanı samimi, içten, yanınızda kulağınıza seslenen bir arkadaş gibi veriyor meselesini. Siz de yüzünüzü çevirip kucaklamak istiyorsunuz kahramanımız Metin'i. Başını omzunuza koymak istiyorsunuz. Kitap ilerledikçe öyle sizden biri oluyorki Metin. Bir süre sonra siz romanın ana karakteri oluyorsunuz. Hatta kitabın içinde duygularınızla başetmeye çalışıyorsunuz. Kaçıyorsunuz, yürüyorsunuz, uyuyamıyorsunuz, nefes alamıyorsunuz, ağlıyorsunuz, boğuluyorsunuz, kalbiniz sıkışıyor. Duyguların her türlüsüne gark oluyorsunuz. Elinizi sımsıkı tutacak bir aşk arıyorsunuz.
Öyle güzel anlatmışki aşkın yasını Ekrem Aral Tuna, en samimi haliyle ve en yalın diliyle... Aşkın acısıyla sizi başbaşa bırakmış. Kaybolmuşsunuz...
Dünyadan bir süre uzaklaşıp aşkı hissetmeniz için hemen okumanızı ve bir yerlerde yazarımız ile karşılaşıp sımsıkı sarılmanızı tavsiye ediyorum.