Çehov’un bir oturuşta okunacak gayet akıcı eserlerinden biri olan Çukurda, bakkal dükkanı işleten zengin Grigori Petrov Tsıbukin ve ailesi üzerinden o zamanki Rus toplumunda zengin olan kesimin parayı nasıl kazandığını ve fakir kesimle olan ilişkisini anlatıyor.
Anisim ve Stepan adlı iki oğlu olan Tsıbukin polis teşkilatında olan oğlu Anisim ile Sağır (Stepan) diye seslendiği diğer oğlunun güzel ve becerikli karısı Aksinya ile gurur duymaktadır. Tsıbukin’in övündüğü aile bireylerinin yaptıkları, sonradan evlendiği Varvara Nikolayevna’nın sadaka vermesi ve iyilik peşinde koşmasının tezatları, halkın aç olmasına rağmen yapılan düğüne harcanan paralar, Lipa üzerinden annelik ve yoksulluk psikolojisi anlatılırken gayet az olan sayfa sayısına rağmen vermek istenilen mesaj merak uyandırıcı bir hikayeyle okuyucuya veriliyor. Diyakozlar (papaz yardımcısı) ile zengin ve yoksul insanlar üzerinden de din sorgulaması yapılıyor. Haklının haksız olması, haksızın haklı olması, haksızın yargılanmaması, bir polis hafiyesinin kanunsuzluğu, evliliğin muhabbet gerektirdiğini anlatırken adaletin tecellisiyle biten kitap diğer adaletsizlikler için de bir umut ışığı yakıyor sanki.
Okuyup da yüksek puan almasına rağmen içinin bomboş olduğunu gördüğüm bir kitabın neden o kadar puan aldığını sorguladığım gibi bir kez daha bir kitabın neden bu kadar az puan aldığını sorguladım. Puanına bakmadan bir Çehov kitabı ve dünya klasiği olduğunu da göz önüne alarak okumanızı tavsiye ederim. Keyifli okumalar.