Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Kur’an-Evrim Münasebetinde Usuli Hatalar

Eşref-i Mahlukatı Anlamak

Melikşah Sezen

Eşref-i Mahlukatı Anlamak Sözleri ve Alıntıları

Eşref-i Mahlukatı Anlamak sözleri ve alıntılarını, Eşref-i Mahlukatı Anlamak kitap alıntılarını, Eşref-i Mahlukatı Anlamak en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Tabiat ilimleri ilgilendiği konunun daima nasılını tespite çalışır. Mesela maddenin hal geçişleri nasıl olur? Canlılar nasıl nefes alır? Gök cisimleri nasıl yörüngede kalır? Belirttiğimiz bu misaller gibi daima nasıl sualinin cevabını arar 'niçin/neden' sualine cevap aramaz ve zaten veremez.
Sayfa 15 - Kayıhan Yayınları
İnsanların tamamı bilgiye ulaşırken onun doğruluğundan emin olmak istemektedir. Bu ise ancak şaibe ve şüphe durumlarının ortadan kaldırılması ve müşterek kabul-teyid alanının genişlemesi ile gerçekleşmektedir. Doğru bilgiye ulaşmamızı sağlayan ve genel-geçer kabule mazhar olmuş bazı bilgi kaynakları bulunmaktadır. Bunlar; doğru haber, sağlıklı duyu ve akıldır.
Sayfa 20 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Pozitivizm ile birlikte bilimsel çalışmaların dini, felsefi beyanlara karşı kazandığı karizma bugün 'bilimcilik' inancına evrilmiş durumdadır. Bilimsel bir beyan olduğu iddia edilen herhangi bir kabule itiraz etmeniz -gerekçeniz her ne olursa olsun- sizi bilimden anlamayan, bağnaz, tutucu vb. biri olarak nitelemeye yetecektir. Bugün hemen her konuda ancak bilim insanlari konuşmalıdır gibi bir algı yayılmakta ve bu algı sebebiyle bilim insanları kendi sınırlarını aşan konularda cesurca söz söylemektedirler. Konjonktürel psikolojik gücü kullanan bazi bilim çevreleri bundan hiç rahatsızlık duymamakta ve dini de felsefeyi de sosyolojiyi ve trahidi de kendi kabulleri çerçevesinde âdeta yeniden inşa etmektedirler..
Bazen iki türün ortak vasıflarına sahip canlıların 'ara form' gibi telakki edilmesi doğru değildir.
Sayfa 105Kitabı okudu
Kur'ân-ı Kerim'i bir bilim kitabı olarak görmek ve bilhassa halihazırda üzerinde çalışılan, neticeye varmamış, sübut kazanmamış teorileri Kur'ân'a nispet etmek, söz konusu bilimsel çalışmalar neticeye varana değin geçirdiği her safhada ve yaşadığı değişimde sanki Kur'ân'ın sıhhati de değişiyormuş intibaı yaşatacağından dolayı son derece tehlikelidir. Bu konuda Muhammed Ebû Zehre'nin (ö. 1974) şu ifadeleri dikkate değerdir: "Bu tip (henüz sübüt kazanmamış) teorileri Kur'ân'a şahit yapmak ve Kur'ân âyetlerini bu tür kesinleşmemiş ilmî buluş ve nazariyelere tatbik etmek büyük bir yanlıştır; çünkü kesinleşmemiş ilmi teoriler zamanla değişebilir, bu durumda ise Kur'ân'ın mânâlarının bilimsel teorilere göre değişebildiği düşüncesi ortaya çıkmış olur ki bu kabul edilebilir bir şey değildir."
Sayfa 64
bilimin anladığı ile sünnetullahın sunduğu tabiat işleyişi ve anlayışı aynı değildir. Sünnetullah, âlemin nizamının zorunluluk ilkesiyle sürdürülmesini ifade etmez. Bu nizama müdahaleyi, onda gerçekleşecek inkıtaı kabul eder. Mucizeler inkıta ve müdahalenin en müşahhas misalidir.
Sayfa 50
Reklam
Evrim konusunda yapılan çalışmalar ve ortaya çıkan neticeler o konuda çalışma yapan herkes için farklı bir netice çıkarmaya imkân bırakmayacak derecede açık ve sabit midir? Evrim konusundaki bilimsel izahlar meselenin tüm noktalarını/safhalarını boşluksuz ve ama'sız izah edecek kadar mütekâmil midir? Bu konuda yapılacak yeni hiçbir çalışmanın mevcut bilgileri değiştiremeyeceği, şekillendirmeyeceği kat'î midir?
Sayfa 25 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Bir Müslümanın Allah'ın insanları hem icbar ettiği hem de mesul kıldığı ve böylelikle abes bir fiil işleyen tutarsız varlık olduğunu kabul etmedi mümkün değildir. Bu bilimden hareketle bilim dışında konuşmak ve itikadî bur ilkeyi ihlal etmek olacaktır.
Sayfa 79 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Mütekaddim ulemânın meyveyi ağaca, yağmuru buluta hamleden cümlelere dahi temkinli yaklaşıp 'meyveyi ve yağmuru Allah'tan bil!' şeklindeki tembihlerine 'saflık' ve 'gereksiz takıntı' gözüyle bakanlar bizce bu mevzuyu tekrar düşünmelidirler.
Sayfa 127 - Evrim ve tesadüf teorisiKitabı okudu
Evrim kelimesinin muhtevasında 'kemâl bulmak' gibi bir vurgu ve mânâ kesinlikle söz konusu değildir. Hatta bu itibarla (Evolutionnisme) kelimesinin tekâmül kelimesiyle Türkçeye tercümesine itirazlar da getirilmiştir.
Reklam
Kur’ân-ı Kerim’i bir bilim kitabı olarak görmek ve bilhassa halihazırda üzerinde çalışılan, neticeye varmamış, sübüt kazanmamış teorileri Kur’ân’a nispet etmek, söz konusu bilimsel çalışmalar neticeye varana değin geçirdiği her safhada ve yaşadığı değişimde sanki Kur’ân’ın sıhhati de değişiyormuş intibaı yaşatacağından dolayı son derece tehlikelidir. Bu konuda Muhammed Ebu Zehre’nin (ö. 1974) şu ifadeleri dikkate değerdir: “Bu tip ( henüz sübüt kazanmamış) teorileri Kur’ân’a şahit yapmakve Kur’ân âyetlerini bu tür kesinleşmemiş ilmî buluş ve nazariyelere tatbik etmek büyük bir yanlıştır; çünkü kesinleşmemiş ilmî teoriler zamanla değişebilir, bu durumda ise Kur’ân’ın mânâlarının bilimsel teorilere göre değişebildiği düşüncesi ortaya çıkmış olur ki bu kabul edilebilir bir şey değildir.”52
Evrim teorisinin bugün açmaza düştüğü ve işin içinden çıkamadığı iki temel kırılma noktası bulunmaktadır. Bunlardan ilki cansızlıktan-canlılığa geçiş, diğeri ise bilinçsizlikten-bilinçliliğe geçiş safhalarıdır.
Sayfa 114 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Bazen bir kelimenin kendisi bile dönemden döneme, âlimden âlime ve eserden esere farklılık arz edebilmektedir.
Sayfa 102 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
Eğer bir gün evrim çalışmaları temas ettiğimiz kat'îyyeti taşırsa o zaman âyetlerle ilgili bilimsel neticelerin nasıl bir araya getirileceği konuşulabilir. Lakin evrimin varlığı ve menşei/tarihi konusunda öne sürülen özel koşulların tespit, ölçüm ve gözlem gibi bilimsel imkânlardan mahrumiyetinin hiçbir zaman tam mânâsıyla giderilemeyeceğini düşündüğümüz için bu durumun mevzubahis olacağına ihtimal vermediğimizi de belirtmeliyiz.
Sayfa 26 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
'Bilim-din' çarpışması/çatışması olduğunu düşünen kişilerin belki de en sık düştükleri yanlış, bir konuda bir bilginin var olmasının onun sübutunun da garanti altına almış olduğunu zannetmeleridir. Halbuki çoğunlukla bilgi diye bize ulaşan şey aslında bir kısım isimlerin yorumları ve değerlendirmelerinden ibaret olabilir.
Sayfa 24 - Kayıhan YayınlarıKitabı okudu
141 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.