"Seni sevmeyeceğim, çünkü gereğinden fazla tanıyorum."
(Je ne t'aimerai pas: je te connais trop.)
Ich werde dich nicht lieben: dazu kenne ich dich zu gut.
Bei geschlossenen Türen (Huis Clos)
Demek cehennem bu. Hiç aklıma getirmezdim böyle olacağını. Acı, ateş, kızgın ızgara hepsi sizsiniz demek... Ne gülünç şey! Kızgın alevlerin ne gereği var;
Cehennem başkalarıdır.
cehennem üzerine birtakım satırlar:
"biz canlıların cehennemi gelecekte var olacak bir şey değil, eğer bir cehennem varsa, burada, çoktan aramızda; her gün içinde yaşadığımız, birlikte, yan yana durarak yarattığımız cehennem. iki yolu var acı çekmemenin: birincisi pek çok kişiye kolay gelir: cehennemi kabullenmek ve onu görmeyecek kadar onunla bütünleşmek. ikinci yol riskli: sürekli bir dikkat ve eğitim istiyor; cehennemin ortasında cehennem olmayan kim ve ne var, onu aramak ve bulduğunda tanımayı bilmek, onu yaşatmak, ona fırsat vermek.”
"Demek cehennem bu. Hiç aklıma getirmezdim böyle olacağını. Acı, ateş, kızgın ızgara hepsi sizsiniz demek. Ne gülünç şey! Kızgın ızgaranın ne gereği var: Cehennem başkalarıdır."
L’enfer c’est les autres**