Sadece 45 saat 7 dakika vakitleri vardı. Sürenin bitmesine 44 saat 38 dakika kaldı!.. Geri sayım başladı. Sürenin bitiminde ya ölecek, ya kurtulacak... Ancak, söz konusu olan hayat kendi çocuğunuzun hayatı!.. Siz olsanız ne yapardınız?
.
O, Göz Koleksiyoncusu olarak biliniyor. Çünkü, annelerini öldürüp, çocuklarını kaçırıyor. Annenin eline sıkıştırdığı kronometre ⏱ ayarlandı. Baba gördüğü anda geri sayım başlıyor. Baba, ya bu sürede çocuğunu bulacak, ya da göz koleksiyoncusu çocuğun sol gözünü alıp, çocuğu öldürecek...
.
Kapanış ile başlayıp, geriye doğru okuduğumuz kitap, geriye çevirdiğimiz her sayfada, korkuyu ve gerilimi hissettiriyor. Sahi sürenin bitimine 39 dakika kaldı.. Hızlanmalı, dedektif Alexander Zorbach ve geçmişi görebilen kör görgü tanığı Alina ile bu gizemi çözmeliyiz... Ve çok geç olmadan, çocukları kurtarmalıyız... Ya bildiğimiz her şey yanlışsa... Ya yaklaştığımız son, bizi geri dönüşü imkansız bir çıkmaza götürüyorsa... Sona ulaşmadan bilemeyiz değil mi? Öyleyse ne duruyoruz? Zamana karşı amansız bir mücadele, çözülmesi zor bir gizem var!...