Kitap çok iyidi, olaysız geçen, aşkın ve dostluğun hissedilmediği tek bir sayfa bile yoktu. Sayfaların akışına kapılıp adeta film izler gibi okuyup bitirdim. Sanki daha önce okumamış gibi ama aynı zamanda onlara yeni okuyuculardan daha yakın ve bilerek okudum; ki ben normalde daha önce okuduğum şeyleri tekrar okuyamam ama bu seri söz konusu olduğunda bu geçerli bir durum değil. Kitaplarda sevdiğim her şey bu seride mevcut; dostluk, aşk, güç, bol olay, tahmin edilememezlik, komiklik, zekice olaylar silsilesi ve özgünlük.
Ada ve Dawson'un aşklarının bol bol sınandığı, kendi hayatlarından çok birbirlerinin, ailelerinin ve dostlarının hayatları için savaştıkları ve tüm kurtların değişime adım adım yaklaşlaştığı bir kitaptı. Geçmiş biraz daha açığa çıkarken, bugünler, büyücülerle ve başka kurtlarla süregelen güçlü bir mücadeleyi gözler önüne seriyor.
Ada'ya, hikâye olarak okuduğum zamanlarda kızdığım bir konuyu kitap haliyle daha kısa ve diğer şeylerle birlikte okumak farklı hissettirdi ve Ada'ya bu sefer kızamadım. Hikâyedeki her duyguyu güçlü bir şekilde hissettim. Bu derece bağlılık, vahşilik seviyorum sanırım. Her an yeni bir olay ve bu olayların hem duygusal hem fiziksel hem de yönetimsel vs. etkileri var. Bazen, keşke biraz rahat etseler dediğim bile oldu, fazlasıyla olay seven yapıma rağmen, düşünün. Savaş mı ararsın, birebir mücadele mi ararsın, planlar, yeni bilgiler ve güçler... Kesinlikle çok kapsamlı bir seri, her konuda zengin bir konusu ve bakış açısı var. Kitabın sonuna doğru gelişen durumlarla ucu açık kalan her şeyi okumak için sabırsızlanıyorum. Kesinlikle şiddetle önerdiğim bir seridir; okuyun, okutun.