Klasik Yunan Mitolojisi sözleri ve alıntılarını, Klasik Yunan Mitolojisi kitap alıntılarını, Klasik Yunan Mitolojisi en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğer ışık olmasaydı, rengini tanyerinin kızıllığından alan güller açar mıydı? Eğer ışık olmasaydı ilkbaharda ağaçlara su yürüyerek, ormanların sık saçları yeniden biter miydi? Eğer ışık olmasaydı, hayat olur muydu?
Akşam karanlığında kavak ağaçlarının sallanması, karaağaçların titremesi, ormanda duyulan bir çatırtı, bir kayanın kopup yuvarlanması, bütün bunlar Pan’ın oracıkta olduğunu diye bildiren birkaç işaretten başka bir şey değildi. Öküzler, keçiler duydukları ani gürültüler, beklemedikleri yaygaralar karşısında darmadağın olarak, çıldırmış gibi koşmazlar mı? Çobanlar bile bu düzensiz kaçışdan ürkerler, korkarlar, onlar da düşünmeden koşar, durmadan kaçar, hayvanların arasına katılırlar, onlar da deli gibi koşarlar. Bu “panik”tir yani Pan’dan gelen korku ve dehşet 
"Sphinks'in bilmecesini cevaplayıp Thebai kentini kurtaran Oidipus'tur.
Bir gün sırtında seyahat elbisesi, elinde bir mızrak olarak Oidipus, korkunç Sphinks'in karşısına dikildi. Yüksek bir kayanın üstüne oturan bu acayip mahluk ona şu bilmeceyi sordu:
–Sabahleyin dört, öğle vakti iki, akşamleyin de üç ayak üstünde yürüyen hayvan hangi hayvandır?
Zeki Oidipus azıcık düşündükten sonra:
–Sabahleyin dört, öğle vakti iki, akşamleyin de üç ayak üstünde yürüyen hayvan; insandır. Çünkü insan hayatının sabah vaktinde yani çocuk iken dört ayak üstünde emekler, büyüyünce iki ayak ustunde yürür. Ömrün akşamı olan ihtiyarlık çağında dermansız bacakları onu çekmez bu sebepten bir bastona dayanmak zorunda kalır.
Bilmecenin çözüldüğünü gören Sphinks, kendini yüksek kayadan aşağı atarak kafasını parçalar ve intihar eder."
İnsan yaratıldıktan sonra yaşayacağı zamanın , yani ömrün tesbiti meselesi kaldı. Zeus insanın , normal olarak 25 sene yaşamasını kâfi görüyordu, insan sızlandı. 25 senede ne yapabilecekti? Aşağı yukarı bunun yarısı uyku ile geçecekti. Çocukluk devrini de çıkarınca geriye bir şey kalmayacaktı. Zeus "Ne yapayım; en son yaratıldığım için güçlü
“Gerçekten insanların, umutları da, korkuları da hep gökten gelmekte idi ve insanlar tanrının rahmetini de, hiddetini de hep semadan beklemektedirler.”
Khaos karışık ve hiçbir şekil almamış olan uçsuz bucaksız boşluğu ve karanlığı ihtiva ediyordu. Khaos'dan geniş göğüslü her şeyin dayanağı olan Gaia(Yer) çıktı. Sonra sevginin temeli, bütün varlıkları, her şeyi birbirine doğru çeken, birleştiren, hayatı kuran, çoğalma sembolü olan Eros(Aşk) doğdu.
Khaos'dan Erebos(Gece) doğdu. Onlar da birleşerek yerin üst tabakasının ışığı olan Aither ve yeryüzünün ışığı olan Hemera'yı doğurdular. Işık meydana geldikten sonra yaratılış durmadan devam etti.
Khoas bunları doğururken Gaia da Ölmezlerin yeri olan ve yıldızlarla bezeli bulunan göğü Uranus'u doğurdu. Ona, yani göğe kendi büyüklüğünü verdi ki tamamıyla kendisini kaplasın, içine alsın. Ondan sonra Gaia yüksek dağları, ahenkli dalgaları bulunan Pontos'u(Deniz) meydana getirdi.
“Gerçekten gökyüzünün açıklığı, sükûnet ve tatlılığı içinde yeryüzüne yayılan tanrısal ışık olmasaydı, rengini tanyerinin kızıllığından alan güller açar mıydı?