Din asla yalnızca metafizik değildir. Bütün halklar açısından, tapınmanın biçimleri, araçları ve nesneleri derin bir ahlaksal ciddiyet havası içinde etrafa yayılır. Kutsal olan, içinde özünlü bir yükümlülük duygusunu barındırır: sadakati yalnızca yüreklendirmekle kalmaz, onu talep eder; entelektüel onayı yalnızca kazandırmakla kalmaz, duygusal bağlılığı zorunlu kılar.