Bir Şemseddin Sivasi Romanı

Lâl

Fatih Duman
Cânım kâri, görmek bir şeye hudut koymaktır belki. Ya görmeden yaşayanlar, bizim anladığımız gibi dünyayı anlamayanlar? Hem görmek için illa göz mü gerekir ki? Bence hayır. Bazıları bakmasa da görür, gözleri görmese de bilirler… … Hayal mi gerçek; gerçek mi hayal kestiremediğim zamanlarım oluyor benim de. Ve bazı şeylerin hayali güzel kendisi değil, biliyorum. Bu kez kendi hayal ettiğim birinin hayalleriyle kuruyorum cümlelerimi ben. Kitabı okuyup da bitirdiğinde ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksın. Ama şimdiden söyleyeyim ki hayal gerçek gibi değil, sınırı, saati, yeri ve hududu yok. Belki de bunun için güzel ve hayali olmayanlar bunun için eksik belki de… … Bu hikâyeyi uzun zamandır taşıdım gönlümde. Zaman geçtikçe unuturum sandım ama unutmadım. Her defasında yeniden ve yeniden hatırladım. İçimizde her vakit var olan birinin dilinden, kibrin dilinden bir derdi anlatmak için düşürdüm gönlümü bu satırlara. Kibrim galip gelmesin diye kendimi onunla anlattım. Hayal ettim ve hayalime inandım. Hem yaşadığımız her şey bir rüya ise ve biz ismine “hayat” diyorsak?
256 sayfa
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

256 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
–Bizim derdimiz dünya derdi olmasın–
Bir âmâ ile lâl'in buluşması.. İlerleyen yaşından sebep gözleri artık görmeyen Şeyh Recep'in, Şeyhi Şemseddin Ahmed Sivasi'nin hayatını lâl(dilsiz) bir kâtibe yazdırdığının hikayesi. Şeyh Recep anlatır, kâtibin de yanına diz kırmış hiç bir kelimeyi kaçırmadan, gönlüne de kazıyarak yazmasının hikâyesi. Kendini arayışın öyküsü; Nefsiyle mücadelenin, Allah'ı arayışın, huzuru buluşun öyküsü. Dervişanlara yapılan sohbetin kelimelerini gönlüme kazıdım bende. Kendimden parçalar, yüreğime deva satırlar buldum. Biz de arayıştayız, yalnızız, sabırsızız.. Bu yüzden bu eser dokunmakta, etkilemekte zorlanmadı. "İlim karası" tanımına da ilk defa denk geldim. Bildiklerinin gözünü kör edip, ondan doğrusu olmadığını sanma hastalığına deniyormuş. Bu hal gönle sirayet edip hakikatine zarar veriyormuş. Çok bilmenin her şey olmadığı gerçeği burda da çıktı karşıma.. "Hem demiyorlar mıydı bazı adamlar için 'bu kadar cehalet ancak ilimle olur' diye?" Dünyaya ne kadar bulandık, heva-heveste ne kadar süründük, hak-hakikat için nelerden vazgeçebiliriz, vazgeçmeliyiz.. belki bunların hesabını yaptırabilecek bir eser. "Tövbe Allah'ım.. Dünyaya daldımsa tövbe, nefsime aldandımsa tövbe, rızandan şaştımsa, gaflete saptımsa tövbe..." Her kitabında ayrı lezzet almayı bekleyenler için diyorum; üslubu hep aynı. Bir yerde sıkabilir. Anlatılanlar bile çoğu yerde benzer. Dört eserini okudum ikisi etkilemezken, bununla beraber Ene kitabı da çok tesir etti. Ne aradığına bağlı insanın. Muhabbetle tavsiye ediyorum. Şifa olmasını dilerim.
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Bir Şemseddin Sivasi geçti Sivas'tan
Fatih Duman
Fatih Duman
Lâl
Lâl
kitabında Şemseddin Sivasi’in yaşam öyküsünü, rüyasında adını duyduğu yeğeni ve müridi Recep Sivasi son zamanlar da gözleri görmeyen ama zamanı geldiğini bilerek Katiplik yapan lâl Talha( aynı zamanda peygamber efendimizin katibinin adı da Talha) katibe kaleme aldırıyor. Şemseddin
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
255 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Tasavvufun o ince ruhuna şahid olduğum her yerde aynı huzur geliyor gönlüme. Nefis terbiyesinin basamaklarını çıkmak her babayiğidin harcı değil. Herkes bir anda zirvede olmak istiyor lakin zahmetsiz rahmet olmuyor işte... Fatih Duman'ın Lâl isimli bu güzel eserinde dilsiz bir katibin Şemseddin Ahmed'in nasıl Şemseddin Sivasî (k.s) olduğunu, hazretin âmâ olan kardeşinin oğlu Recep Sivasî'nin ağzından dinleyerek yazması anlatılıyor. Lâl olan katibin nefis terbiyesi de burda başlıyor. Olmak mı? Bulmak mı? Hikayenin sonu bize bunun cevabını verir mi dersiniz? İki yarımın bir tam olduğu bu hikayede nefsimize pay çıkaracağımız hikmetlerin özüne varacağımız keyifli bir okuma olsun...
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
Her Şehrin Bir Sahibi Vardır
Her şehrin bir sahibi vardırla başlıyor kitap ve Şemseddin Ahmed'in arayış yolunu yeğeni Recep Efendi ve Lâl Katip ağızıyla anlatılan şahane bir kitap. İnsan her zaman arar. Yeni şeyler arar, yeni birisini arar ama bazen aradığını bulamazsın sorarsın soruştuturursun ama hiçbir yerde bulamazsın. Ne yapmam lazım nerelerde bulmam lazım dersiniz bazen, bir boşlukta kalırsınız sonra anlarsınız ki her şeyin bir vakti ve zamanı olduğunu, sabırla beklemek belkide senin arayışına çare olacaktır.
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Fatih Duman'ın üç harfliler serisinin 4.kitabının yorumuyla karşınızdayım. ️ Açıkçası bu tarz serileri okumaktan oldukça keyif alıyorum, birbirinden bağımsız ama birbiriyle eşdeğer özelliklere sahip olup hele bir de her okuduğumda aynı tat ve heyecanı yakalıyorsam itina ile o seriyi tamamlamaya çalışıyorum, tıpkı Üç harfliler serisi gibi... Lâl, ismini daha önce duymadığım ama kitap sayesinde derinden tanıdığım Şemseddin Sivasî'nin hayatını satırlara aktarıyor. Ama nasıl bir aktarış? Direkt biyografi kitaplarını sevmeyen biri olarak bir kişinin hayatı ancak bu kadar güzel şekilde verilir diye düşünüyorum. Kendi içinde kurgusuyla, küçük küçük bilgilerle kült bir Fatih Duman eseri Lâl. Hayatını âmâ olan yiğeninin dilinden ve lâl olan bir katibin kaleminden okurken ruhunuzda farklı kapılar açacak nitelikte. Anlam yoğunluğunun yanı sıra akıcı ve zevkli bir şekilde okutturması da en güzel yönlerinden biri. Herkese tavsiye ederim. ️
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
8 saatte okudu
Ne çok ağlattı beni.. Neye ağlamalı sahi? Şemseddin Sivasi gibi nice alimlerin olduğu zamanda yaşamamanın nasipsizliğine mi, Allah'tan ne denli uzak yaşadığımızı bir tokat gibi yüzümüze çarpsa da yine de bir şey yapmayacak olmamıza mı, bu dünya sürgününe verdiğimiz gönüle mi, şu çağımızda gaflet uykusundan belki hiç uyanmayacağımıza mı yoksa bizleri uyandıracak Şemseddinler olmadığına mı? Neye ağlamalı? Sahi sizin, uğruna her şeyden vazgeçebileceğiniz bir davanız var mı? Nedir sizin içinizdeki şey? Nedir uğruna ömür tükettiğiniz? Çokça iç muhasebemizi yapacağımız, takkemizi önümüze alıp bir düşüneceğimiz, almak istersek nice ibretlerle dolu bir kitaptı. Bilen bilir ki güzel bir kitabı incelemek sıradan bir kitabı incelemekten daha zordur. Çok şey söylemek istersin de kifayetsiz kalır hep kelimeler.. Bir kaç cümle ile geçiştirebilinecek bir şey değildir. Onun sırrına ancak okuyanlar ve nasibinde olanlar mazhar olur.. Nasiplenin..
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Kitabı sizlere yorumlayacağım ama biliyorum, hep bir eksik olacak, bir şeyler yarım kalacak... Okurken hissettiğim duyguları ne yazsam da sizlere nasıl anlatabilsem diye çok düşündüm... Lâl kitabında, tüylerinizi diken diken eden, içinizi coşturan ve ne ara dolduğunu anlamadığınız gözyaşlarınızın yanaklarınızdan süzülmesine neden olan satırlar
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
☘︎ "Her şehrin bir sahibi vardır ve o sahipleri toprağın üstünde yaşayan değil, toprağın altında yaşayanlardır. ☘︎ "Desene" dedi "Allah iki yarımı bir tam olsun diye bir araya getirdi?" ༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛༛ ༄ Aslında hikayemiz, Şemseddin Ahmed'in yıllar önce bir rüya görmesi ile başlar. Rüyasında biri âmâ diğeri de lâl olan iki adamın, bir araya gelip bir şeyler yazdığını, efsunlu halde mescitte bulunduklarını görür. ☘︎ Recep Efendi, Şemseddin Sivasi'nin yeğeni aynı zamanda damadıdır. Bildiği ne varsa ondan öğrenmiş, Sivasi ona hem derttaş hem yoldaş olmuştur. Amcasi vefat ettikten sonra, onunla ilgili bildiklerini yazmak ister ama bir türlü nasip olmaz.Ama içinde kocaman bir yaradır bu.Hacca gittiklerinde yanına gelen ve amcasını tanıyan Buharali tüccardan sonra, daha da bu konu onu dertlendirir ama ne var ki,zamanla gözleri görmemeye başlayınca da , Kendi elleriyle yazmaya da gücü yetmez.O da bildiklerini ve hatıralarını bir katibe söyleyerek yazdırmaya karar verir. Sonra ise Lâl ve âmâ iki iki adamin yolları kesişir. Hocamızın Üç Harfliler serisinin son kitabi Lal ile Şemseddin Sivasî'nin hayatını, yeğeninin dilinden okumuş olduk. Her zamanki gibi kalemini konuşturmuş ve farkını göstermiş. Lâl kitabını herkese öneririm. Okuyun okutturun
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bir şehrin sahipleri o şehrin toprağının üzerinde yaşayan, gezen, adım atanlar değildir. O şehre gönül verip o toprağın altında ölseler bile hâlen dahi diri bir gönülle yatanlardır bence. Bu kez de Şemseddin Sivasî için gecelerimi günüme ilikledim ben. Aylarca onu okudum, onu dinledim, onu düşünerek uyudum, onunla ilgili cümlelerle uyandım hep. Bir şehri sevmek ne demektir ve bir şehre gönül vermek ne demektir ondan öğrendim. … Yine gönlüm derde düştü kâri, bir sır var içimde bilmem ki nerede düştü? Beraber arayalım ister misin? Aynı derde düşelim, aynı sırrı bölüşelim ve geçelim bu zamanın onca derdinden de bir eski vakitte Sivas’ta buluşup Şemseddin Sivasî dergâhına göçelim. … Bu kez seni gözleri görmeyen bir adamın dilsiz, lâl bir kâtibe yazdırdıklarıyla çağırıyorum hayallerime. Gönüller almak için yollara düşmüş birini onlar anlatıyor bize. Peki nasıl olacak da anlatacaklar? Birinin gözleri âmâ, görmüyor; diğerinin dili lâl, konuşamıyor…
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Fatih Duman Tasavvuf tarzını karakterler üzerinden kurguya çevirerek anlatan bir yazar. Öyle güzel kurgular varki kitaplarında o kurguya kapılıp kitabın ne zaman sonunun geldiğini anlamıyorsunuz. Bu kitabında da Fatih Duman, gönül ehli Allah dostu olan Şemseddin Ahmed Sivasi’nin yaşamını konu ediniyor. Allah dostunun mübarek hayatını ise talebesi, aynı zamanda yeğeni olan ve gözleri görmeyen âmâ bir anlatıcının, bunları yazıya döken doğuştan konuşamayan lâl katibe yazdırdıklarından dinliyoruz. Ve hepsinin ortak bir yanı var ki gönüllerindeki Allah sevgisi.. Gönülde Allah sevdası olanlar dünyaya sultan olurlardı. Ve Allah sevdasıyla yananların bedeni bu alemden göçse de isimleri kalır, eserleri kalır da unutulmazlardı. Unutturmazdı Allah onları. Çok severek,hüzünle okuduğum bir Fatih Duman kitabıydı. Mutlaka okuyun tavsiyemdir.
Lâl
LâlFatih Duman · Nesil Yayinevi · 20211,112 okunma

Yazar Hakkında

Fatih Duman
Fatih DumanYazar · 26 kitap
1987 yılında Sivas'ın Şarkışla ilçesinde doğdu. Çatalca İmam Hatip Lisesini bitirdikten sonra 2006 yılında Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesine başladı. Bir dönem Ürdün Devlet Üniversitesi'nde de öğrencilik yapan Fatih Duman Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi dördüncü sınıfında öğrenimine devam etmektedir. Buruciye Edebiyat, Dikili Ekin ve Ferda gibi dergilerde yazı ve şiirleri yayınlanan Fatih Duman pek çok kurumun düzenlediği şiir ve makale yarışmalarına katılmış ve ödüler almıştır. 2007 yılından beri de Ferda Edebiyat ve Kültür Dergisinin editörlüğünü yapmaktadır.
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.