Ölüler Senfonisi

Abbas Maroufi

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
318 syf.
·
Puan vermedi
Ölüler Senfonisi, bir ailenin dört bir yana dağılması gibi. Ailedeki her bireyin bir yana savrulup kendi hayatlarında yaşadıkları mutsuzlukları birbirlerine yaşatmaları üzerine aslında. Erkek karşısında(baba) ses çıkaramayan bir kadın (anne), umarsız hastalığa düşmüş bir büyük kardeş Yusuf, okuma sevdası yüzünden babasının suçlamaları ve hayatı onun istekleri doğrultusunda yaşamak yerine çekip giden Aydın, ikiz kardeşi Aydın gibi evi terk eden ama bunu bambaşka amçalarla yapan ve bu yüzden de yüz karası ilan edilen kız kardeş Ayda, evin babasının yörüngesinden çıkamayan Orhan ve bir anlamda despot baba. Burada hava sert ve kar altındadır. Kargalar dahi kar kar diye öter. Sert kış havasının getirdiği ya da hissettirdiği yalnızlık duygusu bu aile için yaşanan bir şeydir. Savaş vardır dışarıda. Baba, aydın kişiliğe karşı muhafazakar bir tutum içindedir. Anne evlatlarını kanatları altında tutmak ister ama korkar bir yandan. Baba, tüm despotluğuna, aileyi istediği gibi tutmaya çalışmasına karşın tek başına kalır hayatta. Ölüler senfonisi, bir ailenin her bireyinin bir yana savruluşunu ele alır. Aşk da vardır bunların arasında. Bu aşk Ölüler Senfonisi için son bir umuttur belki de.
Ölüler Senfonisi
Ölüler SenfonisiAbbas Maroufi · Sonsuz Kitap · 2009121 okunma
Reklam
318 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kitabı ilk gördüğümde merak ettim bu senfoniyi,nasıl bir yazar bu kadar güzel verebilir bir ismin hakkıni işte okuyunca anladım,bu hikaye ölümü durmaksızın sırtlarında taşıyan kadersız birkaç insanın hikayesi işte,herkesin hayatında ölümüne aradığı o mecnunu kim bu hale getirdi?herkesin aslında ölüme sürüklenen bir "aydın"ı yokmudur?herkesin kendi elleriyle öldürdüğü hayalleri?hayatın acımasizca katlettiği "aydın" değilmiyiz bizde?hayat bir ölüm senfonisi değil mi?
Ölüler Senfonisi
Ölüler SenfonisiAbbas Maroufi · Sonsuz Kitap · 2009121 okunma
318 syf.
9/10 puan verdi
Ölüler Senfonisi
Abbas Maroufi; Çeviren: Veysel Başçı; Yakamoz Yayınevi; İstanbul, 2010, 317 sayfa; Roman Konu 'İran Edebiyatı' olunca aklıma ilk gelenler Ömer Hayyam, Sâdık Hidâyet, Furuğ Ferruhzad, Samed Bahrengi, Sadık Çubek ve Saide Kuds oluyor. Şimdi bunlara Abbas Maroufi eklendi. Bir vesile ile Abbas Maroufi'nin FERHAT'IN NAAŞI adlı romanını okumuştum, Yazarımızla ilk tanışmamdı... Abbas Maroufi hakkında internetten araştırma yaptım fakat Yazar'ı tanıtan bir sayfaya ulaşamadım. ÖLÜLER SENFONİSİ adlı kitabın başında Abbas Maroufi ile ilgili bir tanıtım yazısı var; buradan alıntılıyorum: Abbas Maroufi 1957 yılında Tahran'da dünyaya gelmiş. Çeşitli liselerde edebiyat öğretmenliği yaptığı sıralarda gazetecilik ve senaristlik ile uğraşmış. Tiyatro alanında yazdığı piyeslerle ülkesinde adından söz ettirmiş. Hâlen İngiltere'de yaşayan Yazar, Sâdık Hidâyet Sanat Edebiyat Akademisi'nin kurucusu imiş ve bu akademinin başında bulunuyormuş. Abbas Maroufi ÖLÜLER SENFONİSİ başlıklı bu romanında mutsuz bir aileyi anlatıyor. Aile bireylerinin yılgın, huzursuz geçimlerini anlatıyor. Üstelik yaşadıkları muhit kötü, kış günleri,,,geceleri karlı... Okuyorken fenalık geçirmiştim, ruh hâllerim beni de aileden biri yapmıştı. Devrettiğim ânı yaşamaktayım günler geçmiş olsa da: İçinin havası boşalmış,,, sölpük bir balon olmuştum ben.
Ölüler Senfonisi
Ölüler SenfonisiAbbas Maroufi · Sonsuz Kitap · 2009121 okunma
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.