Osmanlı'da Kadın Sözleri ve Alıntıları
Osmanlı'da Kadın sözleri ve alıntılarını, Osmanlı'da Kadın kitap alıntılarını, Osmanlı'da Kadın en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Müslümanlar, tesettürden gördükleri fayda üzerine onu daha da arttırmışlardır.
Sayfa 65Kitabı okudu
"“Antakya’da kadınlar gelin olurlarken, bohça içinde bir
de mavi feraceyi yanlarında götürürler. Kadın ne zaman kocasını istemezse, mavi feraceyi giyer. Artık kocasından boşanmış sayılır. Böyle inanırlar. Bu gelenek o beldede kabul görmüştür..."
Sayfa 110 - Türkiye Ekim Yayınları 2017Kitabı okudu
Dünyada her şeyin bir iyi yönü, bir de kötü yönü vardır. Hatta bazı şeylerin kötü yönleri, iyi yönlerinden fazladır. İnsanlar, en iyi şeyleri bile suistimal etmeye, bozup değiştirmeye eğilimlidirler.
Sayfa 23
Dil ve coğrafi farklılıklar, kavimler ve milletler arasında büyük ayrılıkları doğurmuştur. Böylece eskiden beri her biri kendi küçük âleminde yaşamış, diğerlerinin durumlarından habersiz kalmıştır.
Sayfa 9
Hristiyanlarda Aryan mezhebi
İskenderiye papazlarından Aryos ve taraftarlarının mezhebi. Tek bir Allah inancına sahiptiler. Isa (A.S)'nin Allah'ın bir kelimesi olduğuna, fakat bir ilâh değil, Allah'ın dışında yaratılmış bir varlık olduğuna, yaratılmış kamil bir insan olduğu görüşüne sahiptiler. Aryos Istanbul'u kuran I. Konstantin zamanında yaşamıştı (M.S. 300ler). Ariuscular kelamın tanrısallığın ikinci planda gördükleri için Katoliklerle çatışırlar. Zira Katoliklere göre Kelam, Tanrı'nın oğludur ve baba gibi gerçek bir Tanrı'dır.
Hz. Muhammed 'in evlatlığının eşiyle evlenmesi
Bizde peygamberin onunla evliliği önemli bir meseledir. Konunun gerçek yönlerini iyi anlayabilmek için Zeyd'in ve gerekse Zeynep'in hayat hikayelerini genel olarak bilmek lazım gelir.
Zeyd bin Harise, Kuzaa Kabilesi'nden olup küçükken esir edilmiş ve Mekke'de satılmıştı. Hazret-i Hatice de onu satın alip Resul-i Ekrem'e
Çünkü bir azatlı cariye kendisini idareden aciz kaldığı takdirde, onu her kim azat etmiş ise geçimini sağlaması şer’i kurallarca zorunludur. Eğer yapmazsa kadı zorla gereğini yerine getirtir.
Sayfa 20Kitabı okudu
Hazret-i Havva (Aleyhisselam) biri erkek diğeri kız olarak ikiz doğum yapardı. O zaman, tek batından doğmuş kızla oğlanın birbiriyle evlenmesi uygun olmadığından diğer batında doğmuşlarla evlendirilmesi Hazret-i Adem'in şeriatının bir gereğiydi. Hazret-i Âdem (Aleyhisselam), ilk önce doğmuş olan Kabil'in ikizinin Habil'e ve Habil'in ikizinin de Kabil'e nikâhlanmasını emretmişti, ancak Kabil buna razı olmadı ve Habil'i katletti. İşte dünyada ilk dökülmüş kan budur. O da bir kız için ol muştur. Önce ikizi almak yasakken sonra bütün bütün kız kardeşi nikâh etmek haram oldu. Hazret-i Musa'ya kadar bir adam, iki kız kardeşi birlikte nikâh edebiliyordu. Sonra bu hüküm de kaldırıldı. Matta Incil'inin on dokuzuncu faslında olan bir fıkrayı örnek olarak hatırlatayın. Hazret-i Isa Tevrat'ı tasdik etmiş olduğu halde boşanmayı menetmiştir. Kendisine 'Öyle ise niçin Hazret-i Musa boşan- maya izin vermişti' diye sorduklarında; 'Musa ancak sizin kasvet-i kulubunuz (kalplerinizin sıkıntısı ve katılığı) için kadınları boşamaya izin vermişti.' diyerek cevaplamıştır. Nitekim zina olmadıkça boşanmayı yasaklamıştı."
Sözün kısası bizim ortamımız yok. Ne tarafa gideceğimizi şaşırmış gibiyiz. Oysa her şeyde ifrat ve tefrit yani aşırılığa kaçmak fenadır. Her hususta itidal üzere olmak gerektir.
Sayfa 11 - Hayrü'l umur-i evsatuha: İşlerin hayırlısı ortasıdır. (Hadisi Şerif)
O cazibe değil midir pek çok çirkinleri güzeller kadar sevdirir. Lakin o nedir? Kendini göstermez ki bilinsin. Şekli yok, rengi yok ki görülsün. Bu hâl yüzde olduğu gibi sözde ve seste dahi vardır.
Sayfa 79Kitabı okudu
Hâlbuki başımızı aşağıya indirsek ve yukarıya kaldırsak Cenabı Allah’ın yüceliğini ve kendi zayıflığımızı görürüz. Kendimizi dibine varamayacağımız bir deniz ile en üst noktasına çıkamayacağımız gökyüzü arasında görürüz.
Hz. Muhammed'in eşleri
Peygamberimiz ilk önce Haticetülkübra ile evlendi. Onun sağlığında başka kadınla evlenmedi. Hazret-i Peygamber'in soyu da ondan kaldı. Onun vefatından sonra halifesi olan Ebu Bekir Hazretleri, kızı Ayşe'yi onunla evlendirdi. Sonra Hazret-i Ömer'in kızı Hafsa dul kalmıştı. Ebu Bekir veya Osman'la evlendirmek istedi. Bu teklif
Peygamberimizin vefatından sonra eşi Ayşe-i Sıddıka (r.a) hazretlerinin huzuruna ashaptan büyük alimler ve fazıllar gidip çeşitli konular hakkında sorular sorup, cevap alırlardı. O zamanda kadınlar da erkekler kadar bilgili idiler.
Sayfa 62Kitabı okudu
Başlarına çöken heves belasını aşk sanarak birçok delilik yapan ne kadar zavallı gençler vardır.
Sayfa 70Kitabı okudu