Bu kitapta; ruh deşifre edilebilir mi, deşifre edilirse ortaya neler çıkar? İnsanın kabiliyeti nedir? Neler yapabilir? Düşüncesiyle neleri başarabilir? Düşünce gücü var mıdır? Beynin ve ruhun kullanmadığı, bilmediği başka güçleri var mıdır? v.s. gibi sorulara yanıt veriyor.
Bu kitap kişisel gelişim kitaplarını anımsatıyor. Fıtratta olan yeteneklerin sonuna kadar götürmenin gerekliliği, kendi özünde bulunan yetenekleri geliştirme, insanın kendini tanıyıp ona göre kainatta kendisine göre bir eser bırakmanın çabasını vurguluyor.
“Mucizeler insanın yapabilirlik sınırlarıdır” diyor yazarımız. Yazarımızın görüşüne göre, Kur’an-ı Kerim’in alegorik ve çok katmanlı bir lisan kullanmıştır. İnsan kabiliyetinin anlayışına göre size bir şeyler verir, hayatta da böyledir, hayatın içindeki kavramlar da böyledir, dinin bütün kavramları da böyledir.
Kitap, hayal kurarken bile hep olumlu düşünmenin faydasına da dikkat çekiyor. Beynimizdeki önyargıları kırmayı amaçlıyor. Tembellik edip kader böyleymiş demek yerine çaba gösterip ilerlemenin, gayretin azmin kaderin üzerinde etkisi olduğunu önemle vurguluyor.
Umuda ve gayrete vurgu yapılan bu kitapta vicdanımıza ve aklımıza çok şey yükleyip sorumluluklarımızı hatırlatıyor ve bunun ipuçlarını veriyor. Yani çaba olmadan umudun da istidat da bir yerde son bulur.
Her şeye rağmen ayakta durabilmenin sırrı ruhta bulunan imkan ve kabiliyettir. La ilahe illallah’ın gönüldeki yeriyle insan güç alıp içindeki ayarları değiştirebileceğini, başarıya doğru büyük adımlar atabileceğini vesveselerden kurtulup hedefe ulaşabileceğini anlatır bu kitap.