Merhaba sevgili okur
Aşk Tüm Zamanların İçinden Geçer ve Silber serileriyle oldukça geniş bir kitlenin beğenisini kazanan Kerstin Gier ile tanışmanın mutluluğunu yaşıyorum. Hakkında neredeyse tek bir olumsuz yorum olmadığı için, okumadan önce acaba abartılıyor mu diye düşünmüşsem de ilk kitabı bitirdikten sonra yorumların ne kadar doğru ve haklı olduğunu anladım. Konusu gerçekten oldukça özgün olan bir seri. Sadece ilk kitabın başlarında konu itibariyle bocalıyorsun ama sonra toparlıyorsunuz. Yazarın yazışını beğendim, anlatımı sayfaların akıp gitmesine ve tebessüm etmenizi sağlıyor.
Kısaca kitabın konusundan bahsetmek istiyorum.
Ana karakterimiz Gwendolyn on altı yaşında olan bir lise öğrencisi. Ancak Gwendolyn sıradan bir lise öğrencisi değil, ailesinin çok çok eskiye dayanan bir sırrı var: zaman yolculuğu yapabilmek. Hayatı okul, dersler, en yakın arkadaşı Leslie, dedikodulardan ibaret olan Gwendolyn'un kendini bir anda eski zamanların Londra'sında bulmasıyla macera başlıyor. Zaman yolculuğu, sırlar, değerli taşlar, muhafızlarla dolu bu macerada Gwendolyn kendini zaman zaman on sekizinci yüzyılın dar korselerinin içinde , zaman zaman da sınıfta tarih öğretmenini dinlerken buluyor. Günümüzün iki Gen Taşıyıcısı Gwen ve Gideon ile zamanda yolculuk yapmaya ne dersiniz?
Şahsen ben Yakut Kırmızı'ya bayıldım. Okurken fazlasıyla keyif aldım. Eğer sizde fantastik ve aşk temalı kitapları seviyorsanız bir şans verin derim. Kitapla ve sevgiyle kalın ️