Yediklerinizin İçinde Ne Var? kitaplarını, Yediklerinizin İçinde Ne Var? sözleri ve alıntılarını, Yediklerinizin İçinde Ne Var? yazarlarını, Yediklerinizin İçinde Ne Var? yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Bu kitabı okuduktan sonra tükettiğim her besinden vicdan azabı çeker oldum. Bildiğimi sanıyordum(!) ama gıda sektörü fena halde sağlığımızla oynuyormuş. Bilindik bir marketten aldığım ekşi mayalı ekmeğin içinde bazı ülkelerde yasaklı olan katkı maddesi var, çocuklar için aldığım meyveli yoğurdun içinde gdo’lu ve sakınılması gereken katkı maddesi var ve bunun gibi bir sürü, bunlar benim için marketten ne kadar zararlı olabilir diyerek aldığım ürünlerdi oysaki. Hadi paketli olanlardan kaçınalım ya radyasyona maruz bırakılan sebzeler, meyveler, kuruyemişler ve etler bunlar ne olacak?
Sağlığımızı nasıl koruyacağız hepsi muamma …
Başvuru Kaynakları:
● 🌐 Gıda Dedektifi, gidadedektifi.com
Eğitim Kitapları:
● 📕 Gıda Bilimi ve Teknolojisi, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 Gıda Güvenliğinin Temel Prensipleri, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 Besin Güvenliği ve Hijyen, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 Mikrobiyal Gıda Kalite Kontrolü, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 Gıda Muhafaza, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 Gıda Mevzuatı, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 Temel Mutfak Teknikleri, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
● 📕 İçecek Bilgisi, Kolektif, Anadolu Üniversitesi Yayınları
Ek Okuma:
●
Gıda Bilimi: Ne Yediğimizin ve Nasıl Pişirdiğimizin Bilimi
●
Yediklerinizin İçinde Ne Var?: A'dan Z'ye Tüm Katkı Maddeleri
● 📕 Son Kullanma Tarihi: İşlenmiş Gıdanın Evrimi ve Geleceği, Nicola Temple, çev. Gülten Kolcuoğlu, Sabri Ülker Vakfı
●
Beslenme, şefkatli anne ellerinden market raflarını 'süsleyen' sentetik gıdaların insafına terk edildiğinden beri sağlığımız da bozuldu. Gıda sektörü son derece rasyonel: Daha çok kazanmak için ne gerekiyorsa yapıyor. Yiyeceklerin tabiî hallerine tahammül edemiyorlar! Çünkü bizim için sağlık demek olan bu tabiîlik onlar nezdinde 'para' etmiyor. Büyük üreticiler ve onların emrindeki mühendisler, gıdaların raf ömrünü mümkün olduğunca uzatmak, rengini cazip kılmak, tadını değiştirmek, hacmini artırmak için gece gündüz çalışıyorlar. Bu 'yapay' değişimi sağlamak için de 'katkı maddeleri' kullanıyorlar. Ama 'küçük' bir sorun var: Bu katkı maddeleri hem sağlığımızı, hem de insanlığın geleceğini çok ciddi şekilde tehdit ediyor
Mükemmel bir kitap lakin maalesef bu 'yapay çağın' her geçen gün üzerine eklediği daha daha zararlı, başka başka maddeleri de içine aldığı için sürekli yenilenmesi gereken bir kitap haline geldi...
Ünlü kapitalis eğitimci, gerçeği şöyle dile getiriyor:
Geri ülkelerde ekonomik , sosyal ve politik ortamı istenilen yöne değiştirmek için , bizden yana 200 bilim adamı( !) hizmete sokmamız yeterlidir!
Yiyecekler üzeride oynanan oyunlar, insani hasletlerimizin korunup korunmayacağıyla da yakından ilişkilidir. Bozuk yiyeceklerle beslenen insanlar vücudunun birliğini nasıl muhafaza edecek?
CANLIYI HER AÇIDAN ŞEKİLLENDİREN ŞEY VE BİR MİDE KENDİSİNE SUNULAN ŞEYLERİN GIDA ,DİL İSE TATTIĞI ŞEYİN ZEHİR OLUP OLMADIĞINI ANLAYAMAZ HALE GELMİŞSE , ACABA BOZULAN ŞEY SADECE GIDA MI YOKSA BİZLER Mİ?
Her bireyin ortalama sekiz-on hastalığı var. Peki, neden bu haldeyiz?
Bu sorunun cevabı, Hipokrat'ın "Gıdalarınız ilacınız, ilacınız da gıda olsun" cümlesinde yatıyor. Hipokrat son derece haklıydı ama öngöremediği küçük bir ayrıntı vardı: 1950'lerde yaşanan dönüşüm yani kimyasallaşma süreci! Yiyeceklerin iyileştirici özelliklerinin kasıtlı olarak yok edileceğinden ve sadece vücut yakıtı'na indirgeneceğinden nasıl haberi olabilirdi ki?
İnsanlık ne zaman bu kadar acımasızlaştı.Biz mi çok masum kaldık bilmiyorum.Küresel bir savaşın öylesine içindeyiz ki..Bu savaşta her şey mübah..Göz göre göre değil gizleye gizleye insan öldürmek bu savaşın taktiği.Bilinçlenmemiz gerek,en basitinden etiket okumayı öğrenmemiz gerek.Tembelleşip kolay olan her şeye paketli olan her şeye koşmamız gerek..Kitap daha önce bildiğim bir çok gerçeği gözlerimin önüne tekrar serdi.Yalnız bilmek yetmiyor,uygulamak gerekiyor.Gelecek nesiller bizden gelecek..Bile bile insan azaltılır mı azaltılıyor.Okuyun, okutun
"Bir gaz yağı yani petrol, isim ve şekil değiştirmiş bir formda hem enerji, hem bomba, hem tatlandırıcı, hem gübre, hem de asit olarak karşımıza çıkar. Sonra da 'güvenli' bir 'gıda' olarak pazarlanır."
"Hayvanların meralarda otlaması yerine, ahırlarda kimyasallarla obez hale getirilerek süt makinesine çevrilmeleri, bu amaçla verilen kimyasallar, sağım sonrası verilen 'hidrojen peroksit', sütü şifa kaynağı olmaktan çıkarır."