İlk defa Coben kitabı okuyorum ve polisiye sevdiğimden midir nedir gözü kapalı aldığım bir kitaptı. Tatmin etti mi derseniz açıkçası öyle heyecandan heyecana sürükleyen bir içeriğe sahip değil. Kıyaslama ne kadar doğru olur bilmiyorum ama, bir John Verdon tadı vermedi mesela. Belki de Coben'le tanışmak için yanlış bir tercih olmuştur bu kitap.
Hikayesine gelirsek; eski tenis yıldızlarından Suzze, Facebook sayfasındaki bir yorum sonrası, eşinin ortadan kaybolmasının peşine düşerek; hem menajer, hem avukat, hem de ajan olan Myron'ın ofisine gelir. Çoklu yetenek mi demeli, alanlar arası bağlantı mı demeli bilmiyorum ama akla yatmayan bir meslek grubu harmanı oluşturulmuş. Neyse, Myron adamı bulur bulmasına fakat, yıllardır görmediği kardeşinin eşi mekanda karşısına çıkar. Kadının peşinden gitmesi, ilerleyen zamanlarda Suzze'nin öldürülmesi derken işler sarpa sarar ve ortaya bir çok yalan çıkar. Hikaye içinde uyuşturucu, fuhuş, pedofili, mafya gibi pek çok konu var. Polisiye olunca, bu konuların hepsi olmak zorundaymış gibi bir görüş mü var ortada bilemiyorum. Fazlasıyla dibi görmüş anlayacağınız...
Sonunda bir çok kayıp olsa da, artık gizli kalan bir şeyler yoktur. Olaylar çözülür. Bağımlı olanlar rehabilitasyona yatırılır, cinayetler çözülür, ortada kalanlar ise güvenli bölgelere gönderilir... Pek mutlu olmasa da son!
"Sevdiklerinizle aranızda sır olmamalı" mesajı, kitabın mottosu gibi olmuş...