Bizim işimiz toplumu uyandırmak değil ağbiciğim, tam tersi, biz insanları pışpışlamak için varız. Pişmiş kelle gibi seyredecekler, mışıl mışıl uyumaya devam edecekler. Olayımız bu.
Murat Dağıtmaç Bey, benzer bir bilinçaltı oluşturmaya örnek olarak Rambo filmlerinden bahsetti. Murat Bey, özetle, Rambo filmleri aracılığı ile dünyaya ABD'nin kurtarıcı olduğuna dair fikrin empoze edildiğini anlattı.
Uğur Dündar
Yalandan kim ölmüş
Heyecanla başladığım bu kitabı yorgun bir şekilde bıraktım, bölümlere ayrılmış kitabın ilk bölümlerini keyifle okudum medyadaki olayları eğlenceli bir şekilde kaleme almış ama sonunda biraz sıkıcı gelmeye başladı belkide gerçekler sıkıcı olduğu içindir. :)
Herhangi bir endüstride ürünün başarısı için en önemli unsurlardan birisi reklamdır. Reklam endüstrisinin olabildiğince büyük bir kalabalığa ulaşmakla ilgili takıntısını anlamak için Super Bowl'dan (Amerikan futbolunda iki farklı ligin şampiyonlarının karşılaştığı maç) daha fazlasına bakmaya gerek yoktur, her yıl en yüksek fiyat teklifi verenlere, bu ister Coca Cola ister Nike ayakkabılanı veya başka bir multimilyon dolarlık şirket olsun, ürünlerini tanıtacakları, akılda kalıcı klipleri içerecek kısa programlar teklif edilir.
(...)
Demem o ki, medyada her şey imaj. Yazılan yazılar ve yapılan değerlendirmeler içinde, okura gerçekten bir şeyler katan, onu besleyen, zihnini açan, onu düşünmeye ve kafa yormaya sevk edeni çok çok az.
Medyanın ve dolayısıyla genelde kolektif olarak "biz"in burada kaçırdığı şey, kadınlara ne olursa olsun güzel ve yeterince iyi olduklarını hatırlatmaktır. Nokta.
Medyanın gücü sadece önemli konularda haber yapmasında ve hüküm vermesinde yatmaz, ayni zamanda hangi konuların öncelikli olarak yer alacağına da karar verir. Neyin vurgulanacağına dair bu kararın kendine has sonuçları vardır. Basında yer alan ve aşinalığımızın olduğu yanlış bilgiler gerçekleri yansıtıyormuş gibi gelebilir, bir mit kılığında sunulsalar bile.
Medyadaki bilinçsiz ön yargı bir salgin hastalık gibi yayılabilir: film yapımcıları bunun taşıyıcılarıdır, film vektör etkisi görür ve çocuklar da kurbanlardır. Kadının önemsiz ve itaat eden rollerde oynadığı çok sayıda filmi izlemek, gizliden gizliye bir nesil boyunca kız çocuklarının da iddialı olmaktan uzak durmalarını öğütler. Kadınların, bedelini ödemeden erkeklerin yaptıkları şeyleri yapamayacaklarını anlatan hikâyelerle büyüyen bu çocuklar, bir sonraki nesli aynı berbat derslerle eğitir ve bu kötücül döngü aynen devam eder.
Medyada gördüklerimizin başlangıçta bizi birbirimize yakınlaştırmasını, bilgimizi artırmasını umuyorduk. Oysa bugün insanların nasıl göründüklerine ve bizim gerçekte nasıl insanlar olduğumuza ilişkin bakış açımızı daraltıyor.