Yaşadığı çağda kimsenin kendisini anlamasını beklemediğini, onu duyacak kulakların olmadığını söyleyen Nietzsche, bunun sebebi olarak da yaşadığı çağa ait olmamasını gösteriyor ve kitapta da şu sözlerle düşüncelerini destekliyor:
"Beni anlamıyorlar, ben bu kulaklara uyan ağız değilim."
Nietzsche'ye göre her şey yalan. İnceleme bu kadar dağılabiliriz arkadaşlar. Şaka şaka menemen yalan değil, o tek gerçek :)
Nietzsche'ye göre insanoğlu dünya ötesi denilen umutların imgesel ayartıcılığına teslim olmuştur. Bu yüzdendir ki insan kendisini unutmuştur. İnsan, varlığının yaşamsal kaynağını kendi gerçekliğinden ayırmış, varlığından
Kitabı, başlangıcından itibaren ele almamız gerek. Osmanlı için yazılan kitaplarda direkt olarak Padişah ve hikayelerine girişler yapılıyor ve bunu yapanların çoğunu da okurken insan ister istemez hani güzel bir başlangıç bekliyor. Bu kitap oan sahip. Güzel bir önsöz, hem Bizans, hem Osmanlı, hem Batılı hem de Günümüz tarihçileri kâle alınarak
Aklın, nefsin elinde zebun olmasın. Sabah sana selam vermeyen ahbabını sen ara. De ki seni dalgın gördüm. Derdinden mi daldın, yoksa uykunu mu alamadın? Derdin varsa söyle çare düşünek.
Bir ozan oluyorum galiba ya da bir derviş. Hangisiysem de yaşamadan yaşlanıyorum. Alnıma ve yüzüme doğru çizgiler uzanıyor. Ellerim titriyor. Saçımdan bir kar fırtınası geçiyor.