Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
... birbirlerini tanımaktan korkuyorlar sanki...
Birbirlerini tanımaktan korkuyorlar sanki. ...
Reklam
Artık hepsi güçsüz, çünkü bölünmüş bir halde, hepsi güçsüz ve yanılmış intikamcılar olarak karşı karşıya duruyorlar. Onlar güçsüz çünkü her şeyi yenecek inançları yok, inançtan bile güçlü olan sevgileri yok. Güçsüzler çünkü kendi kibirlerinde donup kalmışlar, çünkü onlarda insanların kendilerini feda etmesini sağlayan şey, bir gün değil, günlerce, asla yorulmadan, asla umutlarını kaybetmeden mücadele etmelerini sağlayan şey yok. Onlar güçsüzler sünkü insanlardan korkuyorlar. ( LAMENNAIS )
Amerika'daki CEO'lar, ortalama bir işçinin yüzlerce katı maaşı kolayca kazanıyorlar ve ulusal gelir adaletsizliğini ölçen Gini indeksine⁵² göre, bu adaletsizlik oranı Birleşik Devletler'de eşi benzeri görülmemiş bir seviye ulaşmış durumda. Amerika'nın en zenginlerden oluşan yüzde birlik dilimin kazanç oranı Büyük Buhran dönemini yakalamış görünüyor. Robert Frank'in de dikkat çektiği üzere, Birleşik Devletler, kazananın her şeyi aldığı ve gelir uçurumunun bütün sosyal yapıları tehdit ettiği bir topluma dönüşmüş görünüyor. Yoksullar zenginlere karşı kin besliyor ve zenginler de yoksullardan korkuyorlar. Ciddi anlamda kamplara bölünmüş böyle bir insan yığınını toplum olarak adlandırmak nasıl mümkün olabilir ki?
Sayfa 303 - Akılçelen KitaplarKitabı okudu
dargınlar
Beni öp dersem gidersin diye susuyorum Her şey ondan susuyor biraz, burası ondan sessiz Mesela senin yüzünün sessizliği beni öpmemenden, Benim ağzım uzun zamandır öpülmediğinden sessiz.. Dikkat et, bak, pencere, aşağı sokak, oradaki misafirler Sonra, mutfakta ocakta kendiliğinden fokurdayan çaydanlık, Hiç toplanmayan yatak, kirli çoraplar, teki kayıp terlik.. Her şey ondan susuyor biraz, korkuyorlar Burası ondan sessiz, herhangi biri konuşsa sanki hemen sevişeceğiz..
Beyaz Geceler
"'Söylesenize, neden hiçbirimiz birbirimize karşı kardeşçe davranmıyoruz? Neden en iyi insanlar bile sanki hep başkalarından bir şeyler gizler, hep susar? Sözlerinin yel olup gitmeyeceğine emin olduğun zamanlarda bile neden yüreğinden geçenleri dosdoğru söylemezsin? Herkes olduğundan daha ketum görünüyor, sanki hemen dile getirirlerse duygularının zedeleneceğinden korkuyorlar...'"
Reklam
"Herkes olduğundan daha ketum görünüyor, sanki hemen dile getirirlerse duygularının zedeleneceğinden korkuyorlar..."
"Birlikte dolaşan insanlara çok rastlanmaz. Nedendir bilmem. Şu kör olası dünyada insanlar birbirlerinden korkuyorlar da ondan, belki."
Gerçek kolay ve yalındır. Bu yalınlı­ğın içinde de vahşi bir güç yatar. Yaşamın vahşi, ilkel gerçekleri­ne ancak yıllar süren bir savaşımın sonunda varabildim. Çünkü insanlar yaşamın yalın ama çirkin ve güçlü olan gerçeklerine bir­ kaç yıl içinde varamazlar pek. Gerçeğe ulaşmak, artık ölümden korkmamak demektir. Her ikisiyle de yüz yüze gelmek büyük bir cesaret gerektirdiğinden, ölümle gerçek birbirlerine benzer. Ger­çekler de insanı öldürdüğü için, ölüm gibidir. Ben bir insanı öl­dürdüğüm zaman, onu bıçakla değil, gerçekle öldürdüm. Bu yüz­den korkuyorlar; beni yok etmek için bu yüzden acele ediyorlar. Bıçaktan korkmazlar. Onları korkutan gerçeğimdir. Bu korkutucu gerçek bana büyük bir güç veriyor. Beni ölümden, yaşamdan, aç­lıktan, çıplaklıktan ya da yılgınlıktan koruyor. Beni hükümdarlar­la polisin zalimliğinden koruyan da bu korkutucu gerçektir. Yalan sözlerine, yalancı yüzlerine, yalancı gazetelerine rahat­lıkla tükürebiliyorum.
Sayfa 105Kitabı okudu
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.