Korkaklık, kuşkusuz hor görülmeli ama o da yaşamın bir parçası. Kabullenmek gibi, hayatta kalma araçlarından biri.
Sayfa 135 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
"İnsanlar babalarından çok, zamanlarının çocuklarıdır "diyordu. Bu kuşkusuz her zaman doğruydu, ama asla bugünkü kadar doğru olmamıştı.
Reklam
Saçını, adını, yerini yurdunu değiştirmek de acıyla baş etmenin yollarından biriydi kuşkusuz.
Sayfa 168
144 syf.
10/10 puan verdi
·
23 saatte okudu
İnsanların yaşama isteğinin tamamen yok olduğu bir zaman düşünün. İşte böylesi bir çağda en fazla ilgi görecek şey ise ölümü kolaylaştıracak bir İntihar Dükkanı. Elbette intihar dükkanında işler tıkır tıkır işliyor. İntihar etmek isteyenler için özel karışımlar hazırlanmakta, yağlı urganlar, keskin jiletler, özel tasarım silahlar veya ihtiyaca göre yeni tasarımlar yapılmakta. Dükkândan ayrılan müşterilerin memnuniyetinin tek ölçüsü bir sonraki gün o müşterinin intihar ettiğine dair bir üçüncü sayfa haberi okumak... Dükkanı işleten ailedeki bireylere gelecek olursak bunların her biri ayrı bir tip ve psikolojik olarak ayrı bir inceleme konusu. Hepsinin bir görevi var: Anne Lucréce zehir hazırlamakta deneyimliyken, baba Mishima özel intihar kitleri tasarlar, büyük oğulları Vincent, jiletleri keskinleştirmekle görevliyken kızları Marilyn ise insanlara zehirli dudaklarıyla ölüm öpücüğü dağıtıyor. Bu nizamı bozan ise son çocuk "Alan" oluyor. O, adeta çevresindeki tüm insanlığa bir tepki olarak varlığını gösteriyor ve bu karamsar nizamı da onun neşe saçan ruhu bozuyor... İntihar Dükkânı, trajikomik bir kitap… Bunun sebebi hiç kuşkusuz yazarının karikatürist olması. İntihar gibi acıklı ve acı veren bir durumun bu denli eğlenceli hale getirilmesinin, sivri bir zekâ ürünü olduğunun apaçık bir göstergesi. Dükkana girip alışverişinizi yapıyorsunuz ve çıktığınızda size “karanlık geceler dilerim bayım, elveda” deniyor. Veya sizden alışveriş yapan bir müşteriden bir telgraf alıyorsunuz ve o telgrafta şu yazıyor: “Yarın saat 11’de cenaze törenime bekliyorum”...
İntihar Dükkanı
İntihar DükkanıJean Teule · Sel Yayıncılık · 20207,5bin okunma
Sümer ve Babil söylencelerine göre, kadınla erkek aynı anda, çift olarak -Tanrıça tarafından- yaratılmıştır. Ama eril dinde ilk yaratılanın eril oluşu ve yaratıcının imgesiyle yaratılması çok büyük bir önem taşır - ikinci ve üçüncü sıradaysa eril akrabalık haklarına sahip çıkış gelir. Ayrıca erkeğin bedenindeki küçük ve pek önemli sayılmayan bir organından yani kaburgasından, kadının yaratıldığı söylenir. Kuşkusuz Levilerin de çok iyi bildiği doğumun dirimbilimsel olgularıyla ilgili bilgilerimize karşın, erkeğin kadından değil, kadının erkekten yaratıldığına inanmamız istenir. Burada Athena'nın Zeus'un kafasından doğduğunu anlatan Hint-Avrupalı Yunan öyküsünü anımsayabiliriz.
Hücre hem kendisi için, hem de organizma için yaşar, ona canlılık getirir ve onunla yaşamsallık kazanır; eğer organizmanın ona gereksinimi varsa kendini feda edecektir; ve bu durumdayken, eğer bilinçli ise, kuşkusuz bunu kendisi için yaptığını söyleyecektir.
Reklam
1.000 öğeden 981 ile 990 arasındakiler gösteriliyor.