Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Her şey ve her şey başka türlü olabilirdi. Başka türlü bir melodinin kutsal harmonilerinde tütsülenebilirdi kaderim. Gözbebeklerim dolaşırken geçmişimin kirli kaldırım taşlarını, kafamda yankılanabilirdi coşkun bir ırmağın memnuniyet haykıran çağlayanları. Oysa şimdi işittiğim yalnızca ve yalnızca utanç fısıldayan kokular…
Müslümanlar, peygamberleri Muhammed’in cenneti ziyaret etmek için üstünden yükseldiği yerin bu Kutsal Kaya olduğuna inanırlar. Kuran’a göre (İsra Suresi I. Ayet) Muhammed “gecenin birinde Mescid-i Haram’dan... Mescid’i Aksa’ya” getirilmişti; (İslam bilginlerinin bu yolculuğun fiziksel ya da ruhsal bir yolculuk olup olmadığıyla ilgili farklı görüşlerinden ve de rivayetlerden edinilen bilgiye göre Ç.N.) Muhammed peygamber melek Cebrail tarafından Mekke’den alınıp Sina Dağında bir moladan sonra Kudüs’e getirilmişti. Sonra da bir “Işık Merdiveni” ile göğe doğru yükselmişti. Cennetin Yedi katından geçen Muhammed peygamber sonunda Tanrı’nın huzuruna çıkmıştı. İlahi talimatlar aldıktan sonra da yine aynı ışık huzmesi yoluyla Dünya’ya geri gelmiş ve Kutsal Kaya’nın üstüne inmişti. Meleğin kanatlı atının üstünde yine Sina Dağında bir mola vererek Mekke’ye geri dönmüştü.
Reklam
Ancak, Muhammed, yine bu aynı Kur’an’ı, batıl inançlara yer veren hükümlerle doldurmuştur. Verilebilecek örnekler pek çok; bunlardan birkaçına göz atmakla yetinelim: Kur’an’da, puta tapmanın “batıl” olarak tanımlanmasıyla ilgili ayetlerden biri şöyledir: “...Allah ‘Hak’kın ta kendisidir. Onun dışında taptıkları ise, batılın ta kendisidir. Gerçek şu ki, Allah, evet o, uludur, büyüktür” (Hac Suresi, ayet 62). “Put” denen şey, bir tahta ya da taş parçası olabilir. Nitekim Muhammed’in “cahiliye” diye adlandırdığı dönemde Arapların tapar oldukları putlar arasında “al-Lat”, “al-Uzza” ve “al-Menat” adıyla bilinenleri ve daha niceleri vardı; bunlardan “Lat” dört köşe bir taş, “Menat” ise Mekke ile Medine arasında bulunan el-Kudeyd mevkiindeki siyah bir kaya parçasıydı. Muhammed, kendisini “peygamber” olarak ilan ettiği tarihe (kırk yaşına) gelinceye kadar, Arap geleneği gereğince, bu putları (özellikle “Uzza”yı) ve ayrıca Kabe’deki Kara Taş’ı (Hacer-i Esved’i) kutsal bilir ve bunlara tapardı. Hatta İbn Kelbi gibi kaynaklardan öğrenmekteyiz ki, “Uzza” putuna kurban adadığı olurdu. Ancak, putlara tapma geleneğini engellemeden Arapları tek bir Tanrı’ya ve dolayısıyla Tanrı’nın “elçisi” olarak kendisine baş eğdirtmenin mümkün olamayacağını düşündüğü içindir ki, putlara tapıp saygı göstermenin “batıl” nitelikte şeyler olduğunu söyleyerek Kur’an’a. ayetler koymuştur (örneğin, Necm Suresi, ayet 19-23)
Yoni : Kadın cinsel organı. Tek başına veya *Liiıga ile birlikte *Sakti inananlarının tapındığı ve kutsal saydığı cisimdir.
“Kutsal olan hakikat değil, kişinin kendi hakikati için çıktığı arayıştır! Kendi kendini sorgulamaktan daha kutsal bir şey olabilir mi? Kimilerine göre benim felsefi çalışmalarım kaygan bir zemine oturtulmuş. Görüşlerimde sürekli kaymalar oluyormuş. Ama kaya gibi sağlam bir sözüm var: Neysen o ol. Hakikat olmadan kişi kim ya da ne olduğunu nasıl keşfedebilir?” Alıntı Şuradan Nietzsche Ağladığında Irvin D. Yalom
RAB'be övgüler sun, ey gönlüm! Ya RAB Tanrım, ne ulusun! Görkem ve yücelik kuşanmışsın, Bir kaftana bürünür gibi ışığa bürünmüşsün. Gökleri bir çadır gibi geren, Evini yukarıdaki sular üzerine kuran, Bulutları kendine savaş arabası yapan, Rüzgarın kanatları üzerinde gezen, Rüzgarları kendine haberci, Yıldırımları hizmetkâr eden
Reklam
°•○● Kutsal sözlerin şiarını diktim bu dünyaya Palmiye ağacı çoktan kuruduğunda Kaya paralanıp dağıldığında Parlak hükümdarlar coktan cürük yaprak gibi toz olduğunda Taşır her günah selinden Nuh un bin gemisi benim sözümü: Var olacaktır!
Sayfa 125 - Cem YayıneviKitabı okudu
İyinin ve kötünün savaşında hep iyiliğin kazandığını yazıyor kutsal kitaplar ama kötünün olmadığı yerde iyilik varlığını ortaya kaya bilir mi ?
288 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
İyi Aile Yoktur
Çocuk yetiştirmede kendimizi ve anne - babamızla olan ilişkimizi eleştirmemizi sağlayan bir kitaptı. Annenin sadece anne olduğu için kutsal biriymiş davranılması bana da yanlış gelen bir öğretidir. O çocuk doğmayı kendisi istemedi ya da dünyaya gelecekmisin diye sorulmadı. Ailenin bizim olmamızı istermisin diye sorulmadı. Onu biz istedik biz dünyaya getirdik. Bunun için bizim ona şükran borcumuz varken, onun bizi kutsamamızı bekleyemeyiz. Kitapta katılmadığım noktalardan bir tanesi. Hz. İbrahim 'in oğlu İsmail kurban etmek üzere olduğunda gökten bir koç indirip Allah tarafından bunun kurban edilmesinin istenmesi. Orada bir teslimiyet örneği var. Verilmek istenen mesaj çok farklı. Kitapta çocuk zayıf halka o yüzden o kurban edilmek istenmiştir algısı kurana aykırı bir düşünce yapısıdır. Kitap genel olarak anneliğime ve annelik yolculuğuma katkı sağlamıştır.
İyi Aile Yoktur
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186bin okunma
Bu kutsal mekandan içeri girdiğimiz vakit bizi dikdörtgen bir arazi karşılar. Etrafı bir taraftan şehir surları, diğer taraftan Memlüklü Medreseleri ile çevrili bu arazi yukarıda anlatmaya çalıştığımız arazidir. İçinde son derece kıymetli bir yer daha vardır: Kubbetü's-Sahra, yani Kaya Kubbesi. Kubbeden ziyade kayanın kendisi son derece kıymetlidir. Allahu Teala yeryüzünü yaratmaya önce bu kayadan başlamıştır. Nice peygamber bu kayaya yüz sürmüş, altında ve üstünde kurbanlar kesmiş, ibadet etmiş ve hepsinden önemlisi Peygamber Efendimiz(sav) bu kayanın üzerinden Mirac'a yükselmiştir. Kısaca ifade etmek gerekirse yeryüzünde Allah' a yakın olmanın son noktası bu kayadır.
Sayfa 29 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Kutsal sözlerin belgilerini (şiarın) diktim bu dünyaya. Palmiye ağacı çoktan kurudugunda, kaya paralanıp dağıldığında, parlak hükümdarlar çoktan çürük yaprak gibi toz olduğunda: Taşır her günah selinden Nuh'un bin gemisi benim sözümü: Var olacaktır!
Sayfa 125Kitabı okudu
288 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitabın ismi oldukça çarpıcı değil mi?" "İyi evlat yoktur" doğduğumuz günden beri dünyanın bize tekrar edip durduğu bir cümle. Bu cümle yeryüzündeki insan nüfusunun çoğunluğuna gayet iyi, güzel, doğru, normal görünürken, "İyi aile yoktur" cümlesi söylendiği andan itibaren çok kişiye küfür gibi görünüyor." diye
İyi Aile Yoktur
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186bin okunma
Bu mukaddes alan dolayısı ile, üzerine inşa edilen Süleyman Mabedi'ne de Beytü'l-Makdis, yani mukaddes ev denilmiştir. Bu özel alanın tam ortasında son derece önemli bir kaya vardır, bu kayanın ortasında da içine girilebilen bir mağara Süleyman Mabedi'nin kalbi işte tam burasıdır. Hem Davud Peygamber hem de Süleyman (as) sıklıkla bu mağaraya girmiş ve burada Allahu Teala'ya yakarmışlardır. Kutsal Kaya üzerinde kurbanlar kesmiş ve Allah'ın huzurunda iki büklüm olmuşlardır. Süleyman Mabedi'nin sunak, yani dua ve Allah'a kurban sunma alanı işte tam bu kayanın üzeridir.
Sayfa 20 - Timaş YayınlarıKitabı okuyor
1.268 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.