Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eylül

Sabitlenmiş gönderi
Tom Bombadil'in şarkıları
İşim vardı orada: yeşil yapraklar, beyaz zambaklar, nilüferler devşiriyordum güzel hanımıma, senenin son çiçeklerini kara kıştan korumaya, karlar eriyene dek güzel ayaklarının dibinde açsınlar diye.
Sayfa 172Kitabı okudu
Reklam
80 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
Adem ile Havva'nın Güncesi
Adem ile Havva'nın GüncesiMark Twain
7.6/10 · 4.127 okunma
Eylül
@lemuriia·Bir kitabı okumayı düşünüyor
Tolkien'in Ağacı
Tolkien'in AğacıSabri Gürses
7.5/10 · 10 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
88 syf.
8/10 puan verdi
Arka Kapak - Sayı 22
Arka Kapak - Sayı 22Arka Kapak Dergisi
7.7/10 · 29 okunma
Yukio Mişima
Bu dünyadaki bütün düşüşler, alçalışlar arasında en tiksindirici olan saflığın düşüşü, azalışıdır.
Reklam
Yüzüklerin Efendisi üçlemesi bir çok farklı okumalara açıktır. Kimi kritikler kitabı I. Dünya Savaşı'nın alegorisi olarak görür ve Sauron'un Stalin ya da Hitler olduğunu, Orkların Almanlar olduğunu, yüzüğün atom bombası olduğunu iddia ederler. Tolkien ise bunların hepsini reddeder ve alegorileri sevmediğini söyler. Tolkien belki George Orwell’in Hayvan Çiftliği'nde olduğu gibi yoğun bir alegori yapmamıştır ama, en azından kitabın sonunu Nagasaki ve Hiroşima döneminde yazdığını varsayarsak etkilenmiş olduğu gerçeğini de yadsıyamayız.
I.ve II. Dünya Savaşları, Avrupa'nın başından geçen kuşkusuz en büyük yıkımlardandır. O yıllarda yaşanan büyük ve trajik kayıplara rağmen en çok sanat eseri verilen dönem olduğu da göz ardı edilemez. Sanatçılar, müzisyenler ve ressamlar en iyi eserlerini vermişlerdir. Tolkien ise I. Dünya Savaşı'nda Fransa'ya karşı savaşımak üzere Somme Muharebesi'ne gönderilir. Tolkien burada sıcak savaşı, topu, tüfeği görür, ölümlere şahit olur, sonunda da hummaya yakalanarak askeri hastaneye kaldırılır. Cephe dönüşü Yüzüklerin Efendisi'ni yazmaya başlayan Tolkien, Samwise Gamgee karakterini savaşırken umudunu yitirmeyen askerlere adar. Savaş sonrası askerlerin binlercesinde görülen “shell-shock” yani savaş sonrası sendromunda yaşanan ani körlük, tat-koku kaybı, titreme, anksiyete gibi belirtileri ise ünlü karakteri Froda’da kullanır. Frodo, Shire'a döndüğünde her şeye karşı ilgisini kaybetmiş, kâbuslar gören ve inzivaya çekilmek isteyen bir delikanlıya dönüşür. Merry, Pippin ve Sam ise Shire hayatına adapte olmuştur.
Her ne kadar Tolkien “Eserimde alegori yok.” dese de sanat eserlerinin sanatçıların bireysel beyanlarıyla sınırlı olmadığı bilgisine sahibiz. Kendisi 1. Dünya Savaşı'na bizzat katılmış ve 2. Dünya Savaşı'na şahit olmuş bir yazar ve inançlı bir İngiliz ve ilginçtir Protestan değil Katolik.
Tolkien her ne kadar bir akademisyen/bilim insanı olsa da Yüzüklerin Efendisi evrenini inşa ederken gündeminde bilimsel bir kaygı yoktu. Sınıfsal/kültürel bir dürüstlük derdi de yoktu. Bilimsel bir tez veya eğlencelik bir masaldan çok daha fazlasına odaklanmıştı. Ulusal bir efsanenin müellifi olmak ve İngiliz ulusal kimliğinin sahipleneceği, gurur duyacağı modern bir millî mitoloji yazmak istemişti.
Tolkien
Güç, iktidar, kardeşlik, iyi-kötü mücadelesi, erdem, cesaret ve sınırları zorlayan linguistik yapısıyla Yüzüklerin Efendisi edebiyat tarihinin deniz fenerlerinden biri. Bir roman düşünün ki Rus ve Fransız klasiklerinin derinliğine, sinemanın yaratıcı heyecanına, postmodern anlatıların sürükleyiciliğine, batı mitolojilerinin kahraman kadrosuna aynı anda sahip olsun. Ve içinde yazarının icat ettiği yepyeni diller yer alsın.
Reklam
Kedim Pangur ve ben Ayrı dünyalarda, aynı düzen Fare kovalamak onun keyfi, Benimki, gece boyunca kelimeleri
İstanbul'da Kedi- Gündüz VassafKitabı okudu
Eylül tekrar paylaştı.
çok güzellllllllll
Benim kaybedip tekrar bulduğum kendime olan sevgimsin sen.
Sayfa 110 - Aylak Adam YayınlarıKitabı okudu
“İdam mahkûmunun biri ölümünden bir saat önce, yüksek bir dağın tepesinde, ancak iki ayağının sığabileceği kadar daracık bir yerde yaşaması gerekse, çevresindeyse uçurumlar, okyanuslar, sonsuz karanlıklar, fırtınalar ve sonsuz bir yalnızlık olsa, yine de o bir avuç yerde ömrü boyunca, binlerce yıl, sonsuza dek yaşamanın, o anda ölmeye yeğleneceğini söylemiş. Yeter ki yaşasın! Yalnızca yaşasın! Aman Tanrım, bu nasıl gerçek böyle! Bu nasıl gerçek! İnsan ne alçak yaratıkmış!” Raskolnikov bir dakika kadar durup düşündü, sonra “Bunun için insana alçak diyen de alçaktır!” diye ekledi.
Yüreği öylesine bomboştu ki, şu anda bu karakol odası polislerle değil de en sevdiği dostlarıyla dolu olsaydı bile, herhalde onlara söyleyecek bir tek insanca söz bulamazdı. Yapayalnızlığin, tek başına kalmışlığın sonsuz acılar veren karanlık duygularıyla doluvermişti birden yüreği.
264 syf.
10/10 puan verdi
·
15 günde okudu
Yalnızca sevilmek istiyordu
Grenouille eşsiz bir yetenekle doğmuş dünyanın en şansız insanı. Bu yeteneği onu ilah bile yapabilecekken hem de... İnsanüstü bir koku alma yeteneğine sahip Grenouille insanların kendilerine has olan kokularını bile ayırt edebiliyor. Fakat şansız karakterimizin kendine has o kokusu yok. Aman ne var ki bunda diye düşünseniz de yazar, insanın kendisine has olan kokusunu bir buhar bulutu gibi yanında taşıdığından bahsediyor. Yani görünmez bir imaj denilebilir. Adını koyamasalar bile Grenouille ile karşılaşan herkes onun kokusuz olduğunu hissedip ondan uzaklaşma içgüdüsü gösteriyor. Yani Grenouile hayatı boyunca dışlanıyor, doğduğu andan itibaren sevgisiz ve ilgisiz yaşıyor. Kimse onu hiçbir zaman kendisi olduğu için sevmiyor. Sevilmek ihtiyacı ise onu korkunç bir katile dönüştürüyor.
Koku
KokuPatrick Süskind · Can Yayınları · 201921,9bin okunma
%44 (303/687)
Suç ve Ceza
Suç ve CezaFyodor Dostoyevski
9.1/10 · 159,8bin okunma
375 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.