Stephen Crane’in gözlemlerine dayanan kısa romanıdır.
Kimler Sever: Dünyayı iyiler ve kötüler olarak ikiye ayıranlar.
Kimler Sevmez: Mutlu bir kurtuluş hikayesi arayanlar.
Roman, Johnsons ailesinin çocukluklarının küçüklüklerinden başlar ve kısa bir bölümle ailenin ebeveynlerinin alkol ve şiddet sorunlarını okuyucuya aktarır. Kitap boyunca kötü geçen çocukluğundan dolayı sevmek ve sevilmek isteyen Maggie’nin acı hayatına tanık oluruz. Her ne kadar romanın adı Maggie için olsa da bu hikaye sadece ona ait değildir. Bu aynı zamanda Maggie’nin sokak serserisine dönüşen erkek kardeşi Jimmy’nin, aşık olduğu Pete’in ve onu sevmeyen annesinin hikayesidir.
Sokak Kızı MaggieStephen Crane · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20201,485 okunma
André Gide’nin en çok övülen romanlarından biri olmakla beraber 19. Yüzyılın en dokunaklı ve hüzünlü aşk hikayesi olarak karşımıza çıkar.
Kimler sever: Sevdiğini ve sevildiğini bilmesine rağmen sürekli huzursuz bir ruh halinde olup mutlu olmak istemeyenler
Kimler sevmez: Aşkı ve inancı arasında kaldığında hiç düşünmeden aşkını seçenler
Dar Kapı, André Gide’nin okuduğum ilk kitabıydı. Romanın ilk sayfalarında kitabın nasıl sonlanacağını çok rahat tahmin edebildiğimden maalesef benim için heyecanlı ilerleyen bir kitap olmadı. Romanda normalde Paris’te yaşayan Jerome’nin Normandiya’daki dayısının hüzünlü kızı Alissa’ya yıllar geçtikçe hiç eskimeyen bir aşkla bağlandığını görürüz. Alissa’da aslında onu seviyordur fakat bence içinde bulunduğu depresyon nedeniyle kendine garip bir şekilde acı çektirmeye çalıştığını düşündüğüm için hep çevresindekilerinin iyiliğini bahane ederek Jerome ile birlikte olmak istemez.
Romanda aslında Alissa, karşımıza dini inançları ve onlar doğrultusunda hareket etmesiyle karşımıza çıkar. Ancak bence Alissa Tanrı’ya olan inancını hayatına o kadar çok sokuyor ve yer yer o kadar yanlış yorumlayarak hayatına müdahale etmesine izin veriyor ki aslında düştüğü tuzağın farkına bile varamıyor. Aşkını, Tanrı ile olan ilişkisi önünde görüyor ve bu nedenle Jerome ile mutlu bir hayatı istemiyor.
Herkesin gördüğü romantizmi ben kitapta göremedim. Tek gördüğüm birbirine acı veren iki aşıktı….
Dar KapıAndré Gide · Can Yayınları · 20222,867 okunma
Graham Greene’in gençliğinde kendi isteği ile seçtiği katolik mezhebinin kendinde yarattığı sorgulamayı yasak aşk yaşayan Sarah ve Maurice karakteri çerçevesinde yansıtmaya çalışmış. Kitabın ilk bölümleri beni malesef içine alamadı. Özellikle karakterlerin sürekli tanrıyı sorguladıkları ve konuştukları bölümler beni çok sıktı. Sarah’nın günlüğünden sonraki bölümler akıcıydı. Beni etkileyen Maurice ve Henry’nin arkadaşlığı oldu. Her ne kadar birbirini sevmeyen karakterler olsalar da kitabın sonunda birbirleri için sadece arkadaşlıklarının kalması hüzünlüydü.
Aşkın SonuGraham Greene · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2022667 okunma
Kitty Fane son derece otoriter, hırslı ve hayatı boyunca küçük hedefleri olan sığ bir kadın tarafından yetiştirilen genç bir kızdır. Karakterli yetiştirilmeyen Kitty, sevmediği ve sıkıcı bulduğu Walter ile istemediği bir evliliğe girmeyi kabul etmiştir. Kocasını aldatan Kitty, Walter’ın bunu fark etmesiyle hayatındaki her şeyi, öncelikle kendini sorgulayacağının farkında bile değildir.
Boyalı Peçe genel olarak beni özellikle sonlara doğru hüzünlendiren bir kitap oldu. Aslında başlarda basit bir aldatma hikayesinden ibaret olduğunu düşündüğüm hikaye
W. Somerset Maugham’ın karakterlerin iç düşüncelerini detaylarıyla okuyucuya göstermesi ve Walter’ın beklenmedik tehdidiyle tamamen değişti.
Yaşadığı aşk acısı ile Walter aslında aldığı karar ile Kitty’ye çok büyük iyilik yaparak Kitty’nin içinde bulunduğu benmerkezcilikten uyanmasına neden olur. Walter aslında bence hastalığın olduğu o şehire giderken hem kendinden hem de Kitty’den onu
sevmesine rağmen vaz geçmek istiyordu. Walter’a tüm hikaye boyunca üzüldüm. Kitty dünyanın kendi etrafında dönmediğini anladığında gerçekten inandırıcı bir şekilde değişmeyi başarıyor ve aslında nefret ettiğiniz bir karakter olarak kitabın sonunda Kitty’yi sevmeyi değil belki ama anlamayı başarabiliyorsunuz.
Boyalı PeçeW. Somerset Maugham · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20162,866 okunma
Büyülü Nisan , betimlemeleri ve kafamda oluşturduğu görüntüleri ile içimi ısıtan, son derece hoş bulduğum bir roman oldu.
Birbirlerini tanımayan ve birbirlerinden oldukça farklı olan 4 kadının İtalya’da büyüleyici bir şatoda kendileri ile yüzleşmeleri konu alınıyor. Her bir kadın şatoya gelmesiyle kendi hayat mücadeleleri hakkında derin düşüncelere dalıyor ve aslında birbirlerinden ne kadar farklı olsalar da ortak noktaları kendi yaşamlarından çaresizce uzaklaşmak, kaçmak istemeleri. Kitap ilerledikçe her karakterin gelişimi ön göremediğim şekilde hızlı ve doğru şekilde gelişti. Olayların her ne kadar büyülü bir şekilde mükemmel ilerlemesini gerçekçi bulmasam da kitapta aslında güzel olan her şeyin altında yatanın ‘sevgi’ olduğu mesajı doğru ve önemliydi.
Sevgiyle birbirine eskisi gibi bağlanan hayatlar, farkındalıklar…
Hiçbir şey için geç olmadığı ve her zaman umudun olduğu, toplumun farklı kesimlerinden temsil edilen karakterleri ile zaman zaman güldürürken zaman zaman da okuyucuyu derin düşüncelere itiyor.
Büyülü NisanElizabeth Von Arnim · İş Bankası Kültür Yayınları · 2021512 okunma
Lavinia 94 sayfalık ince bir kitap olmasına rağmen derinliği olan bir okumaydı. İki novelladan oluşan kitapta yazar
George Sand yaşadığı çağın kuralları dışında yaşamayı tercih eden iki kadını başarılı betimlemeler ile anlatıyor. Hayatta güçlü olmayı öğrenen Lavinia her ne kadar değişen ilişkiler ve yaşadığı zamanın ötesinde bir karar almasıyla herkesi daha çok etkilese de beni asıl etkileyen Markiz’in hikayesi oldu. Markiz hayatında gerçekten bir kere aşık olmasına rağmen kendine dürüst kalmasıyla beni daha çok etkiledi.
LaviniaGeorge Sand · Can Yayınları · 2021909 okunma
Kitap, Marcantonio Ravi’nin kızı Stellina’yı çevresinden gelen olumsuz tepkilere rağmen zengin ve yaşlı bir adam ile evlendirme niyeti ile başlıyor. Adam yaşlı olduğu için Ravi’ye göre bir kaç yıl anca yaşacaktır ve öldüğünde kızı hayatını devam ettirebilecek mal varlığına miras yoluyla sahip olacaktır. Nitekim olaylar böyle gelişmez ve gerçekten okurken benim de şaşırdığım bir şekilde ilerler. Dili son derece akıcı ve okuması ince olduğu için de hızlı biten bir kitap oldu. Genel olarak beğendiğim hayatımızda ne kadar planlarsak planlayalım bazı işlerimizin yolunda gitmeyebileceği, insanların huylarının her zaman da iyi olmayacağının vurgulandığı bir kitap oldu benim için. Stellina kitabın en önemli karakteri olmasına rağmen bence hissettiği ve yaşadığı şeylere diğer karakterlere yer verildiği kadar yer verilmeliydi. Bir yanım bir süre Stellina gözünden de kitabı okumak ve Pepe ile olan ilişkisi hakkında ne düşündüğünü görmek istedi.
Evleneceği kişinin son derece asil ve zengin olmasını isteyen, ailesinin bile hakkında kibirli ve şımarık olarak nitelendirirdilen kızı Emilie’nin tabiri yerindeyse hazin sonlu hikayesi. Zeki ve güzel olan kızımız Emilie Sceaux’de bir kır balosunda ilk görüşte çok etkilendiği Maximilian’a aşık olur. Her ne kadar bu aşk karşılıklı olsa ve itiraf edilse de Emilie’nin ön yargıları ve kibiri yüzünden bu aşk acı içinde son bulur. Kitabı okurken sonunu gerçekten çok merak ederek devam ettim. Kısa ve ilgi çekici ilerleyen bir kitap oldu benim için. Okunmasını tavsiye ederim.